Mümin’in ve toplumun anahtarı Kur’an

İlim Yayma Cemiyeti Afyonkarahisar Şubesi’nden M. Arif Özdilek, Kur’an-ı Kerim’i anlayıp hayatına dahil eden müminlerin ve bu müminlerden oluşan toplumun refaha kavuşacağını anlattı

İlim Yayma Cemiyeti Müşavere Heyeti Üyelerinden Mehmet Arif Özdilek cemiyet toplantısında Kur’an-ı Kerim’in mümin hayatındaki önemine yönelik bir konuşma yaptı.
KUR’AN-I ANLAMA ÇABASI SÜRMELİ
Mehmet Arif Özdilek konuşmasına Milli Şair Mehmet Akif Ersoy’un, “Ya açar bakarız nazmı cemilin yaprağına, yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına. İnmemiştir hele Kur’an şunu hakkıyla bilin; Ne mezarlıkta okunmak ne de fal bakmak için.” dizelerini okuyarak konuşmasına başladı. M. Arif Özdilek, günümüzde Kur’an-ı Kerim’i anlama çabası ile geçirilen uzun yılların ardından toplumda Kur’an-a yaklaşım konusunda sağlıklı bir bakış geliştirildiğini söylemenin mümkün olmadığından yakındı.
İSLAM COĞRAFYASI KAN AĞLIYOR
Kur’an-ı anlama çabasının muhakkak devam etmesi gerektiğini dile getiren Özdilek; “Bugün İslam coğrafyasının hali ne kadar üzücüdür. Nereye bakılsa acı ve gözyaşı ve geri bırakılmışlık vardır. Adeta coğrafyamız kan ağlamaktadır. Dünyayı ele geçirip sömürmek isteyen egemen sömürgeci güçlerin payı elbette büyüktür. Onların dünyaya karşı tamah ve hırsları, önüne geleni sömürme arzuları yaşadıklarımız da ne kadar ciddi payları olduğunu gösteriyor. Bu olayın sadece bir cephesidir.” dedi.
MÜMİN KİŞİSEL
MUHASEBESİNİ YAPMALI
M. Arif Özdilek, Müslümanlar’ın başına gelenlerde kendilerinin suçlarının olup olmadığına bakılması gerektiğini söyledi. “Başımıza gelenlerde bizim hiç mi suçumuz yok diye?” soran Özdilek; “Bu soruyu kendisine soran her müminin önce kendi nefsinden başlayarak ailesi, toplumu, milleti ve ümmeti de içerisine alan bir muhasebe yapması, çözüm için ilk adımı atması ve nefsi ile ilgili aldığı kararları hayata geçirerek azmederek ortaya koyması gerekmez mi? Mehmet Akif’in şiiri ile başladım sözlerime. Akif’in ne kadar dertli olduğu mısralarına yansımış. Bilindiği üzeer dert adamı söyletir derler.” diye konuştu.
KUR’AN İNSAN ONURUNU YÜCELTİR
Kur’an-ı Kerime sağlıklı bir bakış ile bakılamaması halinde yolların aydınlanamayacağı gerçeğine işaret eden M. Arif Özdilek, Kur’an-ın nazil olduğu coğrafya da kısa sürede gerçekleştirdiği değişimin düşünülmesi gerektiğini söyledi. Kur’an-ı Kerimin insan onurunu yüceltip, gücün köleleştirdiği insanları Allah’a kulluğa yükselttiğini vurgulayan Özdilek; “Peki Kur’an-ı Kerim bunu nasıl sağladı? Bunun yolu Kur’an-ı anlayıp hayata geçirme çabasından geçmektedir. Bugün toplumun Kur’an-ı okumaya yüklediği anlamın Allah Resulü’nün (SAV) ve ashabının yüklediği anlamla benzeştiğini söyleyebilir miyiz? Sorumuzun cevabı maalesef hayır olacaktır.” şeklinde konuştu.
AHLAKEN GELİNEN NOKTA ORTADA
İçerisinde yaşanılan toplumun Müslüman olmasına rağmen ne tür sosyal problemler yaşandığına bakılması gerektiğini savunan M. Arif Özdilek, ahleken gelinen noktadan duyulan rahatsızlığa dikkat çekti. Hased, fitne, kibir, bencillik gibi hastalıklardan şikayetçi olmayan var mı sorunu soran Özdilek şöyle konuştu: “Şairin de dediği gibi Ebu Cehil kıtalar dolaşıyor. Aileler ne halde? Evlilik yaşı gün geçtikçe daha ilerilere çekiliyor. Daha aklı başında evlilikler beklerken boşanma oranlarında ki artış hepimizi şaşırtmıyor mu? Aynı şekilde İslam doğru tüccarı Peygambere (SAV) komşu ilan ederken İslami kimliği ile ortaya çıkıp insanlara zarara uğratan, alışverişte kandırmayı kar sayan bir zihniyetin İslam’a uygunluğunu iddia edebilir miyiz?”
YOL AYDINLIK KAVRAYIŞ DERİN İŞLER KOLAY OLSUN
İşini doğru yapmadığı halde ayıbını kıldığı namazla, tuttuğu oruçla örtmeye çalışanların nereye koyulması gerektiği gerçeğine değinen Özdilek şunları söyledi: “Hepimize büyük görevler düşüyor. Önce kendi nefsimiz de Kur’an-ı anlama ve yaşama çabası içerisine gireceğiz. Yaşantımızla diğer kardeşlerimize kardeşlerimize örnek olacağız. Cuma sohbetlerinin temel hedefi tamda budur. Bizler biraraya gelerek Allah’ın ayetlerini okuduk. Üzerinde düşünüp müzakereler yaptık. Hep okuyup öğrendiklerimizi nasıl hayatımıza aktaracağımızı konuştuk. Bu konuda rehberimiz Efendimizi (SAV) örnek alma uğraşı içinde olduk. Bundan böyle de aynı ilke ve düsturla da inşallah yolumuza devam edeceğiz. Rabbimiz yolumuzu aydınlatsın, kavrayışımızı derinleştirsin, işimizi kolaylaştırsın.” >> Burcu AYDIN’ın haberi