Nöbetçi Eczaneler
Geçtiğimiz günlerde konut alımında muhtarlara özel imkanlar sunan bir anlaşmaya imza koyan Muhtarlar Derneği bu kez de hac ve umre ziyaretlerinde özel indirimler sağlayan bir anlaşmaya imza attı
Yeni açılan Afyon SYK Anadolu Turizm Hac Umre Organizasyonu Şirketinin Sahibi İlahiyatçı-İktisatçı Seydi Yalçınkaya eşi Kur’an Kursu Öğretmeni Bayan İrşat Görevlisi Hatice Yalçınkaya ile birlikte muhtarlar ve eşlerini hac umre organizasyonları hakkında bilgilendirildi. Bilgilendirme programı 15 Şubat Cumartesi günü Karayolları Parkı’nda düzenlenen kahvaltı programı ile gerçekleştirildi.
KİŞİ BAŞI 100 DOLAR İNDİRİM
Türkiye Muhtarlar Derneği Başkanı Suat Uygur, Afyon SYK Anadolu Turizm Hac Umre Organizasyonu ile birlikte düzenledikleri kahvaltı programına katılım gösteren muhtarlar ve eşlerine katılımları nedeniyle teşekkür etti. Suat Uygur, Afyon SYK Anadolu Turizm Hac Umre Organizasyonu Sahibi Seydi Yalçınkaya’ya muhtarlara özel yapılan protokol anlaşması için teşekkür etti. Uygur, protokolün hayırlara vesile olmasını, belde, köy ve merkez muhtarlarına hayırlı hizmetler yapmalarını diledi. Uygur, imzalanan protokol çerçevesinde dernek üyesi muhtarlara aileleriyle birlikte hac ya da umre organizasyonu için kişi başı 100 dolarlık indirim imkânı tanındığını kaydetti. Uygur, dernek üyelerinden katılımı 15 kişiyi aşan organizasyonlarda her 15 kişide bir ihtiyaç sahibi ücretsiz olarak kutsal topraklara gidebileceğini belirtti.
HAC FARZ UMRE SÜNNETTİR
Afyon SYK Anadolu Turizm Hac Umre Şirketinin Sahibi Seydi Yalçınkaya, turizmin kendi içerisinde birkaç bölüme ayrıldığını kendilerinin ana konusunun inanç ve kültür turizmi olduğunu vurguladı. İnanç denildiğinde Türkiye’de ve kültürel anlamda hac ve umrenin birinci derece de yer aldığına değinen Yalçınkaya, “İbrahim A.S Mekke topraklarına Hz. İsmail’i ve annemiz Hacer’i bıraktığı günden bu tarafa o topraklar dünyanın merkezi ve vazgeçilmez topraklar haline gelmiştir. Rabbimiz o toprakları dünyanın merkezi haline getirecek emirler vahy etmiştir. Devamında insanların buraya gelmesi için dini emirler vahy ederek bizlere haccı farz umreyi sünnet olarak kılmıştır.” dedi.
HAC VE UMRE EHİL KİŞİLERİN YÖNLENDİRMESİYLE İHLÂSLI OLUR
İbrahim A.S’nin bir rivayete göre Âdem A.S’den kalma Nuh tufanında yıkılan Kâbe’nin duvarları üzerine çıktıktan sonra “Ya Rabbi burada kimse yok ki” dediğini aktaran Yalçınkaya, “Hz. İbrahim Rabbimize kimse olmadığı için oraya yani Kâbe’ye kimin geleceğini söyler. ‘Sadece Hz. Hacer ve İsmail A.S bıraktım arkasından sen zemzem nimetini verdin.’ Rabbimiz Hac Suresi’nde de belirttiği üzere ‘Sen çık insanları davet et. Çağırmak bize ait, duyurmak sana aittir.’ emrinden sonra Bu topraklar vazgeçilmez hiçbir zaman tenha kalmaz topraklar haline gelmiştir. Bilindiği üzere hac ve umre hem manevi hem de bedeni bir ibadettir. Ondan dolayıdır ki biz bu hizmete girerken sloganımız şu oldu; ‘Hac ve Umre bir gezi değil bir ibadettir.’ Öyleyse nasıl yaptığımız ibadetleri şartlarına uygun yapıyorsak hac ve umrenin de şartlarına uygun ehil kişilerin önderliğinde yapıyorsak hac ve umre ibadetlerimizi de ehil kişilerin önderlik ve yönlendirmesinde yapmamız ihlâslı olacaktır düşüncesinde bu işe girdik.” diye konuştu.
RAVZA SEVGİSİ VE KÂBE SAYGISI BAKİ
Kur’an Kursu Öğretmenliği yapan eşi Hatice Yalçınkaya ile birlikte 35 yıllık birikimlerini hac ve umre yolculuğunda ecdadın titiz hizmet anlayışını göz önüne alarak bu işe girdiklerini vurgulayan Yalçınkaya, “Bilindiği üzere bize Halifelik Yavuz Sultan Selim Han dönemine geçmiştir. O Yavuz Sultan Selim ki halifelik kendisine geçtikten sonra kutsal emanetleri getiren heyet içerisinde yer alan bazı kişilerin kulaklarında küpe olup bazılarında olmadığı gözlemini aktarır. Hizmetkârların efendilerinden ayrılması için efendilerin kulaklarına küpe takıldığını öğrenir. Bu aşamadan sonra Yavuz Sultan Selim Han ‘Bende Rabbimin ve Hademe-ı Haremeyn’in kölesi ve hizmetçisiyim’ diyerek küpe takmıştır. O Yavuz Selim ki Sina çölünde atına binmeden ilerlerken ‘Çok yoruldunuz atınıza bininiz’ denildiğinde ‘Nasıl atıma binebilirim ordumun önünde Peygamberim gidiyor’ diyen ecdadın bıraktığı kültür gereğince biz bu işlere bu kültür ve bakış açısıyla girdik. 633 yıllık tarihimizden beri sevgimiz artarak hem Ravza sevgisi hem de Kâbe saygısı devam etmiştir.” şeklinde konuştu. Seydi Yalçınkaya, tanışılıp barışıldığını belirttiği tarihte yer aldığı üzere Abdülhamit Han’ın Hicaz’a demiryolu yaptırırken inşa ettirdiği demiryolunda Medine’ye 13 kilometre mesafe kaldığında Peygamberimizin (SAV) rahatsız olmaması için 150 sene önce demiryolu altına keçe döşettirildiğini kaydetti. Program Kur’an-ı Kerim tilaveti ve toplu dua ile tamamlandı. >> Burcu AYDIN’ın Haberi.