• Haberler
  • Gündem
  • 'Muhafazakâr Kitleyi Makbul Saymayan Bir Yaklaşım Gördük'

'Muhafazakâr Kitleyi Makbul Saymayan Bir Yaklaşım Gördük'

Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, Kocaeli Üniversitesi'nde düzenlenen '28 Şubat: 28 Yılın Ardından' panelinde önemli mesajlar verdi

Kocaeli Üniversitesi tarafından ‘28 Şubat: 28 Yılın Ardından’ başlıklı panel düzenlendi. Prof. Dr. Baki Komsuoğlu Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen panele Kocaeli Valisi İlhami Aktaş, Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanvekili Berna Abiş, KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu, Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Hatice Akıncı Yılmaz ve yönetmen Nurdan Albamya katıldı.

“BU ÜLKEDE BİR BAŞBAKAN, İKİ BAKAN ASILDI”

Panelde konuşan Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, 28 Şubat 1997’ye gelinen süreçteki sorunları gündeme getirdi. Vali Yiğitbaşı, “Türkiye Cumhuriyeti tarihinin kuruluşundan sonra, çok partili dönemden sonra biz sürekli modernleşme tecrübemiz gereği bir yandan da belki bu Fransız tipi laiklik anlayışını yerleştirilmesi gayretleri nedeniyle dini hassasiyetine olan kitleyi, muhafazakâr diye hitap edebileceğimiz kitleyi hep böyle rejim karşıtı, ötekileştirilen ve makbul vatandaş saymayan bir yaklaşımla görmüş olduk. Bu ülkede düşünebiliyor musunuz ülkenin seçilmiş başbakanı 2 tane bakanı ile birlikte asılıyor. Bu aslında çok büyük bir trajedi” dedi.

'Muhafazakâr Kitleyi Makbul Saymayan Bir Yaklaşım Gördük'

“CUMHURBAŞKANIMIZ, BÜYÜK BİR UFKA SAHİP”

Vali Yiğitbaşı, Türkiye’nin ilk başörtülü valisi olduğunu hatırlatarak “Türkiye’de kaç tane kadın vali var? Kadın kaymakamlarımızın sayısı çok fazla. Artık Allah’a şükür başörtülü kaymakamlarımız da çok genç, parlak, özveriyle çalışan kaymakamlarımız var. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın döneminde atanan kadın validen sonra nedense 20 yıl boyunca hiç kadın vali atanmıyor. Bence bu gerçekten düşünmeye değer. Cumhurbaşkanımızın döneminde 9 kadın vali daha atanıyor. Kadınları bir şehrin en üst düzey mülki idare amiri yapabilecek bir ufka, vizyona sahip olan ve kadınlara bu özgüveni veren Sayın Cumhurbaşkanımız” ifadelerini kullandı.

'Muhafazakâr Kitleyi Makbul Saymayan Bir Yaklaşım Gördük'

“TÜRKİYE CUMHURİYETİ UMUT VAAT EDİYOR”

TÜRGEV Yönetim Kurulu Başkanı Hatice Akıncı Yılmaz ise Türkiye Cumhuriyeti Devleti kadar darbelere maruz kalan başka bir devlet olmadığına dikkat çekti. Yılmaz, “Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidarda olduğu tek partili dönemden sonra Türkiye 10 senede bir darbelere maruz kaldı. Yani 1960’lardan itibaren 10 senede bir tokatlanan bir ülkeden bahsediyoruz. Bu darbelerin olması üzücü şeyler tabii ki ama aslında bakarsanız Türkiye Cumhuriyeti Devleti çok büyükçe bir umut vaat ediyor. Çünkü biliyorum ki dünya üzerinde bu kadar siyasi müdahaleye, saldırıya maruz kalmış, bu kadar darbelere maruz kalmış ama çok hızlı bir şekilde toparlanmış başka hiçbir ülke yok. Bunu da ben mayamızın temiz olmasına bağlıyorum. Çok güçlü bir devletimiz, çok güçlü bir milletimiz var” dedi.

'Muhafazakâr Kitleyi Makbul Saymayan Bir Yaklaşım Gördük'

“BAŞÖRTÜSÜ YASAĞININ ANAYASAL DAYANAĞI YOKTU”

Yılmaz, konuşmasında şu vurguları yaptı:

“Bu noktada başörtüsü yasaklarının hiçbir şekilde kanuni dayanağının, anayasal dayanağının olmamasına rağmen Anayasa Mahkemesi, Danıştay kararlarında bu tamamen göz ardı edilmiştir. Meclis bir kanun çıkarma, yasaklama yapan bir kanun yapma vesayeti gösterememiştir. Aslında toplum nezdinde başörtüsü yasakları doğrudan bir karşılık bulmuyordu. Bu suni bir yasaktı ve Meclis bu şekilde bir hareket etmeye cesaret gösteremedi. Devletler nezdinde baktığımızda da aslında temel anlamda çok büyük bir hukuksuzluk ve çifte standartın olduğunu gördüğümüz bir noktadayız.”

'Muhafazakâr Kitleyi Makbul Saymayan Bir Yaklaşım Gördük'

“BU ZİHNİYETLE SÜREKLİ KARŞILAŞIYORUZ”

KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu ise 28 Şubat 1997 sürecinin bir zihniyet sorunu olduğunu belirtti. Gümrükçüoğlu, “Neredeyse yarım asır olacak ama şunu görüyorum. 28 Şubat aslında bir tarih değil, bir zihniyet meselesi. O dönemin zihniyetine sahip olan insanlar maalesef aramızda. Bunları yok sayamayız. Çünkü bunlarla sürekli karşılaşıyoruz. İş hayatına baktığımızda, özel sektöre baktığımızda açık şekilde ‘Başörtüsüz CV almamız gerekiyor’ demiyor ama CV’ler gönderiliyor özel sektöre, kendi aralarında bir eleme sistemi var. Tabii ki başörtülü olanlar eleniyor”dedi. 
Gümrükçüoğlu, “Bir insanın tercihine saygı duyacaksınız. Bu bir emir, bu bir farz. O dönem de bugün de halen öyle, bunu yaşamak istedik ve bu çok temel bir özgürlük, hak ama maalesef bu temel hak, tüm hukuksuzluğa rağmen yıllarca uygulandı” diye konuştu.

Kocatepe Gazetesi - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme