Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

MÜCADELE SÜRÜYOR

15 Temmuz 2016 gecesi hafızalarımızdan çıkmayacak vahim hadiselere, vahşet dolu olaylara sahne olmuştu.
Tam dört yıl önce, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin içine sızmış, kendini ve beynini kiraya vermiş dar bir kadro devleti işgal etmek için, barış ve huzur ortamını imha etmek için harekete geçmişlerdi.
Gizli hiyerarşik yapılar, kod adları, hesabı belli olmayan servetler, gizli haberleşme teknikleri, pis ilişkiler ortaya dökülmüştü.
TSK, emniyet, yargı, bürokrasi, medya, iş dünyası, üniversite ve diğer eğitim kurumlarıyla birlikte siyasete yuvalanan FETÖ, Türkiye’yi ahtapot gibi sarmıştı.
Vaiz görünümlü kardinalin maşaları karşısında Türk milleti, kendi vatanında, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı’ndan sonra bir kez daha namus ve haysiyet müdafaası yapmak zorunda kalmıştı. Fetullahçı Terör Örgütü zalimlerin tetikçiliğini alenen üstlenip hem devletin bütünlüğüne hem de milletin istikbaline kast etmişti.
Gezi Parkı kalkışması, 6-8 Ekim olayları gibi hainliklerle “sınır kapılarını düşmanlara açamayan” güruh bu kez FETÖ vasıtasıyla milletin tankı, milletin topu, milletin uçağı ile milletin karşısına dikilmişti. Hem içerden hem de dışardan ağır operasyonlara uğrayan ülkemizin 15 Temmuz’da iç kargaşaya düşmesi, hatta bölünerek devrilmesi amaçlanıyordu. Türk ve Türkiye düşmanları bu kez “din-diyanet-hoşgörü-hizmet” diye devşirdikleri piyonlarını ortaya sürmüştü.
Darbe kisveli işgal girişimine direnen büyük Türk milleti 15 Temmuz’da bayrağına, devletine, vatanına, onuruna ve bekasına şehadeti göze alarak leke düşürmemiştir. Dünyaya demokrasi, birlik, beraberlik ve kardeşlik dersi veren bu millet 15 Temmuz destanıyla ve bu destanı yazanlarla ne kadar övünse az gelir.
***
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle şehrimizde de bir çok etkinlik düzenlendi. Valilik, Belediye, AKÜ, AFSÜ ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen etkinlikler 15 Temmuz’un ruhuna ve anlamına uygun bir şekilde gerçekleştirildi.
Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin düzenlediği konferans etkinliğinin ağır bir konuğu vardı. AK Parti Hükümetleri’nin unutulmaz Sağlık Bakanı, bugünkü sağlık sisteminin mimarı Prof. Dr. Recep Akdağ AFSÜ’nün konuğu olarak geldiği ilimizde 15 Temmuz’da yaşananları anlattığı gibi, AFSÜ Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş’tan da övgüyle bahsetti. Rektör Okumuş, açılış konuşmasında Bakan Akdağ’ın kendilerine açtığı yol ve gösterdiği vizyon ile hem sağlık sisteminin hem de birey olarak kendilerinin bugünlere ulaştığının altını çizdi. 15 Temmuz’un öneminin işaret edilmesinin yanı sıra vefa duygularının öne çıktığı bir programdı aslında bu konferans.
Afyon Kocatepe Üniversitesi’nin düzenlediği panelde de Ankara’da 15 Temmuz gecesini bizzat yaşamış, gazi olmuş öğretim üyelerinin 15 Temmuz’dan çıkarttıkları sonuçlar masaya yatırıldı. Hem AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, hem de AKÜ bünyesinden çıkıp bugün Türk Tarih Kurumu Başkanlığı görevinde bulunan Prof. Dr. Ahmet Yaramış, AKÜ’nün 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesinde demokrasi ve hukuktan yana tepkisini ortaya ilk koyan kurumlardan birisi olduğunun altını çizdiler.
***
Gece Zafer Meydanında düzenlenen etkinliklerde Milli Birlik ve Beraberliğinin coşkusu ön plandaydı. 15 Temmuz 2016’ya tekabül eden o hazin gecede yaşananlar yeniden hatırlanırken, FETÖ başta olmak üzere devlet-millet düşmanı tüm unsurlar bir kez daha gözden geçirildi hep birlikte. Şehitlerimiz ile gazilerimize minnet duygularının en güzel şekilde ifadelendirilmeye çalışıldığı etkinlikler 15 Temmuz Gecesi’nin simgesi haline gelen selalarla son buldu.
15 Temmuz’dan ve Afyonkarahisar’daki etkinliklerden sonra bizim aklımızda kalan can yakıcı cümle “Bitmedi, sonu gelmedi” cümleleri oldu. Dört yıldır FETÖ’yle iradeli bir mücadele süreci devam etse de, ne yazık ki bu terör örgütünün kökü henüz kazınmış ve kurutulmuş değil. Toplum da, devlet de bunun farkında.
Mücadele sürüyor. 4 yıldan bu yana yaşanan travmalar artık birer ibret vesikasıdır. Unutulmamalı, unutturulmamalıdır.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER