“Minibüsçü esnafımız kendisini sorgulamalı” – Kocatepe Gazetesi

Zafer Haftası etkinlik programından, içme suyu şebekesinde yer yer yapılan kesintiler ve minibüsçüler arasında tırmanan gerginliği yorumlayan Belediye Başkanı Burhanettin Çoban: “Bence minibüsçü esnafı biz niye otobüsleşmedik noktasında kendisini sorguya çekmesi gerekir diye düşünüyorum” dedi

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Zafer Haftası kutlamalarını değerlendirirken, iki minibüs durağı arasında “normal boyutları aşan” kavgaya yönelik görüşlerini paylaştı.
“KAVGANIN SONLANMASINI İSTİYORUZ”
Toplu taşımacılıkta son olarak minibüsçü esnafı arasında tırmanan gerginlik hakkındaki düşüncelerini açıklayan Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, şu anda süre gelen rekabet nedeniyle şehirde minibüsçü ve özel halk otobüsü işletmesinin para kazanamadığını söyledi. Böylesi bir rekabeti bu sektörde çalışan kişilerin oluştururak, bu şekilde bir sonuç ortaya çıkardıklarına dikkati çeken Çoban; “Biz isterizki, hem halkımız ucuza taşınsın hem de minibüsçümüzde, otobüsçümüzde para kazansın. Minibüsçü esnafımız akşam evine giderken çoluk çocuğunun rızkını cebine koymanın verdiği bir mutlulukla evine gitsin. Şu anda maalesef hiçbir minibüsçü ve otobüs şirketimiz para kazanamadıkları için bu arkadaşlarımız mutlu değiller. Tabi mutluluk olmadığı için ister istemez yazın getirdiği sıcaklıkla insanlara verdiği hararet maalesef insanlarımızı öfkelendirebiliyor. Maalesef yine iki durağımız arasında gerçekten normal boyutları aşan bir kavga yaşandı. Biz istiyoruzki elbette bunlar sona ersin.” diye konuştu.
“MİNİBÜSÇÜLER OTOBÜSLEŞMEMEDE
KENDİLERİNİ SORGULASIN”
Toplu taşımacılıkta süre gelen kavgaya Belediye yönetimi olarak müdahil olma yetkileri olmadığını dile getiren Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, yetkileri ve yapabilecekleri bir şeyin bulunmadığını belirtti. Kendisinin bir Belediye Başkanı olarak Zabıta ile herhangi bir durağın başka bir durakla kavga edeceğini, bunları engelleme gibi bir noktaya gelemeyeceklerini söyleyen Çoban şunları ifade etti: “Burada minibüsçü esnafımız ve bağlı olduğu Şoförler Odası’nın bu konuda bir tedbir alması, bize düşen bir görev varsada bizim bunları yapmamız gerekiyor. Ben bu şehrin Belediye Başkanı olarak minibüslerde rekabet var fiyatı yükseltin. Niye 50-75 kuruşa, 1 TL’ye taşıma yapıyorsunuz diyebilme yetkisine sahip değilim” diye konuştu.

Başkan Çoban açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi; “Çünkü nihayetinde bundan halkımız faydalanıyor. Afyonkarahisar Türkiye’de herhalde şuanda toplu taşımacılığın yapıldığı en ucuz il şeklinde. Bu durum ücretler 1.35 TL ikende geçerliydi. Şu anda artık neredeyse bedeva gibi birşey. Düşününkü kartınız var otobüsle bir yere gideceksiniz. Örneğin 50 kuruşa Çavuşbaş’tan isterseniz Ataköy’e gitme şansınız var. Dünyanın hiçbir yerinde bu fiyata taşımacılık yapılmaz. Dünyanın hiçbir yerinde de esnaf bu fiyatları uzun süre kaldıramaz. Umudumuz odurki inşallah, esnafımızın gayretiyle emniyetimizin, valiliğimizin, belediyemizin desteğiyle bu durumlar ortadan kalkar. Sıkıntıları bildiğimizden otobüsleşme yönünde bir karar almıştık. Bunu gerçekten başaracaktık. Ancak minibüsçü esnafımız bu konuya sonradan itiraz ettiler. İtiraz olan noktada da otobüsü şart koşamazdık. Bence otobüsleşilseydi fiyat tespit yetkilisi Belediye olmak kaydıyla iki başlı bir durum olmayacağı için bu kavgalar olmayacaktı. Bence minibüsçü esnafı biz niye otobüsleşmedik noktasında kendisini sorguya çekmesi gerekir diye düşünüyorum.”
GÖÇER: “AFYON’DA BU DENLİ İLGİ
BEKLEMİYORUM”
Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Büyük Zaferin 90’ncı yıldönümü ve Zafer Haftası etkinliklerinin nasıl geçirildiği hakkında değerlendirmelerde bulundu. Afyonkarahisarlılar olarak her zaman Kurtuluş Savaşımızın başladığı ve zaferin, cumhuriyetimizin kazanıldığı topraklar olarak gururla övünüldüğünü söyleyen Çoban; “Her yıl Zafer Haftamızı gururla, içtenlikle, seferberlik halinde gerçekleştiriyoruz. Bu yılda protokolümüz, halkımız hep birlikte 25 Ağustos akşamı Şuhut’tan, Çakırözü ve Kocatepe’ye çıktık. Ertesi gün Kocatepe’de yapılan etkinlikler akabinde 27 Ağustos’ta da Afyonkarahisarımızın Kurtuluşunu kutladık. Yeni çıkan kanun çerçevesinde illerin kurtuluş günleri artık bu kanuna göre kutlandığı için geçit törenleri yapılmadı ve kabullerle, tebrikler sivil mekanlara alındı. Geçmişte Orduevi’nde yapılıyordu bu sene valilikte Vali Bey, Garnizon Komutanı ve bendeniz tebrikleri kabul ettik. Bunun akabinde Kütahya’daki etkinliklere yine hep birlikte katıldık. Belediyemiz bu yıl iki konser düzenledi. Bunlardan biri olan özellikle Ferhat Göçer konserine; tahmin ediyorum 10 binden fazla insanın katılımıyla hafta içi birgün olmasına rağmen gerçekten büyük bir katılım ve ilgi gördü. Sanatçımız Ferhat Göçer’e çiçek verirken kendisi kulağıma, ‘Afyon’da bu denli bir ilgi beklemiyordum. Afyonluların ilgisi beni çok şaşırttı, çok memnunum. Teşekkür ederim.’ gibi bir cümle kullandı. Demekki Afyonkarahisarlılara yılda bir kaç günde olsa bu tür konserleri tattırmak gerekiyormuş. Bizde bunun tekrar farkına varmış olduk. O gün Fuar Alanı’nda düzenlediğimiz havai fişek gösterisi geçmiş yıllara göre çok daha muhteşemdi. Herkes çok büyük bir ilgi ve beğeniyle izledi.” dedi.

Üç yılda 20 patlama oldu

Afyonkarahisar su şebeke sisteminin durumu ve son zamanlarda gerçekleşen su kesintilerinin
nedenenleri hakkında bilgi veren Burhanettin Çoban, 15 Nisan 2009 tarihine kadar şehrin
içme suyunun çok büyük ölçüde Küçükçobanlı’daki su kuyularından sağlandığını hatırlattı

Buradaki su kuyularında arsenik oranının Dünya Sağlık Örgütü’nün sınır değerinin çok üzerinde olması sonucu bu suların içilemeyeceğini belirttiğini kaydeden Başkan Çoban, göreve başladığında Akdeğirmen Barajının ve temiz su arıtma tesislerinin tamamen bitirilip faaliyete geçmesine karşın cesaretle suyun şehre verilmesi gerektiğini söyledi. Çoban; “Maalesef bu cesaret gösterilmemişti. Biz bu cesareti üzerimize aldık. Çünkü halkın bir gün değil bir saat dahi sağlıksız su içmesi bizlerin sorumluluğu altındadır. Halkımızın sağlıksız su içmesine göz yumamazdık. Hemen göreve başladıktan 12 gün sonra 15 Nisan tarihi itibariyle temiz su arıtma tesislerimizi, Akdeğirmen barajımızı devreye sokarak buradan su almaya başladık. Üç buçuk yıllık süre içerisinde ana hatlarda yaklaşık 20 defa patlama oldu. Bu patlamaların 15 tanesine yakını bizim arıtma tesisimizden sonra Kolaylı-İkbal kavşağının olduğu yere kadar olan kısımdan sonra patlama meydana geldi.” şeklinde konuştu.
YEDEK DEĞİL İKİNCİ HAT YAPILDI
Akdeğirmen barajından temiz su arıtma tesislerine bir hat üzerinden gelen suyun tesislerde saniyede yaklaşık 500 litre arıtılarak bir boru ile Hıdırlıktaki depolara su basıldığını aktaran Çoban, suyun şehre buradan dağıtıldığını söyledi. Temiz su arıtma tesisinden gelen suyun Kolaylı tesislerinden itibaren Hıdırlığa taşıyacak sistem üzerinde yaklaşık sayısı 15’i bulan patlama olduğunu kaydeden Burhanettin Çoban; “Patlamalar sonucu kimisi proje hatası dedi, kimisi müteahhit hatası dedi, kimiside boruda hata var dedi. Bunun üzerine Sayın Bakanımız Kolaylı Tesislerinden Hıdırlığa kadar olan yerin çok büyük bölümünü çelik boru ile değiştirdi. Yani ikinci bir hat yapıldı. Ancak ikinci hat yapılınca bu yedek hat olarak adlandı-rıldı. Eski hat sürekli patladığı için çe-lik hatla değiştirildi ve o saatten itiba-rende hemen hemene çelik hattımızda bir patlama meydana gelmedi.” dedi.
TESİSE GİDEN HATTA DA ÇELİK BORU YAPILACAK
Su kesintisine neden olan son patlamanın Akdeğirmen barajından yaklaşık 30 kilometrelik bir hatla temiz su arıtma tesislerine gelen bir hatta meydana geldiğini, bu hattın tek olduğuna dikkat çeken Çoban, hattın CTP boru denilen borudan imal edilen hat olduğunu bildirdi.
Son olarak Balmahmut köyünde üzerinden insan, hayvan, araç geçmeyen alanda derenin altındaki bir borunun patladığını anlatan Çoban; “Bu patlamadan dolayı sular kesilmiştir. Bu hat üzerinde patlayan boruya hemen arkadaşlarımız gerekli çalışmayı yaparak 24 saat içerisinde suyun verilmesini sağlamışlardır. Karayollarının kavşak çalışması nedeniyle yapılan su kesintisi halkımıza daha önce ilan edildi. Ancak ani bir patlama sonucu kesilen su bundan dolayı meydana gelmiştir. Sayın Bakanımızın talimatıyla Akdeğirmen’den temiz su arıtma tesisine gelen CTP boru yerine yeniden bir çelik boru yapılacaktır. Artı ikinci bir hat burada yapılacaktır. Eskiden içme sularımız yaklaşık 3 kilometrelik bir boru ile şehrimize geliyordu. Şimdi ise Akdeğirmen barajından Hıdırlığa kadar 40 kilometrelik bir hatla geliyor. Elbette 3 kilometrelik bir hattan gelen içme suyu şebekesindeki patlama oranı ile 40 kilometrelik bir hattan gelen suyu taşıyan borularda patlama oranı arasında bir fark olacaktır.”

“Bir çelenk bir yemek özdeyişi vardı”

Başkan Çoban, Zafer Haftası çerçevesinde her yıl yapılandan farklı bir
etkinlik olmadığını, bu haftanın halkla, protokolle birlikte devlet millet işbirliği içerisinde kutlamaya devam edileceğini belirtti

Burhanettin Çoban, Zafer Haftası değerlendirmesine yönelik sorulan soruların muhatabının büyük ölçüde kendileri olmaması gerektiğini vurguladı. Törenlerin nasıl icra edileceği noktasında Belediye’nin karar alma yetkisi bulunmadığının altını çizen Çoban; “30 Ağustos’la ilgili sanıyorum 40-50 yıllık bir yönetmelik var. Yönetmelikte tahminime göre Kütahya ve Afyonkarahisar Valiliklerini bu konuda görevli kılıyor. Biz planlamaya riayet ettik. Yani biz Belediye olarak çelenk şurada sunulsun, mahalinde yapılsın gibi bir karar alma yetkimiz yok. Bu soruya Belediye Başkanı olarak değil bir Afyonkarahisarlı olarak cevap vermek istiyorum. Geçen yıla gelinceye kadar Zafer Haftası etkinliklerinde biz birgünde çok özür dilerim metalden yapılmış çelenklerimizi önce Kocatepe’ye koyuyorduk. Bizden önce konulan çelenkler görevlilerce alınıp Yüzbaşı Agah Efendi Şehitliğine alınıyordu. Bizler orada şehitliği gezerken görevlilerce anıta koyduğumuz çelenkler apar topar alınıp, Büyük Taarruz Şehitliğine getiriliyordu. Ertesi günde aynı şekilde gerçekleşiyordu. Aynı metal parçaları sürekli bir yerden bir yere götürülüyordu. Koyduğumuz çelenkler anıtta 5 dakika dahi kalmıyordu. Basın mensuplarıda çok iyi bilir, Afyonkarahisar için ‘Bir çelenk bir yemek’ özdeyişi vardı. Sağ olsunlar yeni gelen valilerimiz bu konuda gerçekten işin özüne uygun güzel düzenlemeler yaptılar.” dedi.
“AVRUPALI GÖRSE
KATILARAK GÜLERDİ”
Zafer Haftası etkinlikleri kapsamında bir anıta konulan çelengin orada iki dakika kalıp, oradan basın mensupları ayrıldığında çelenklerin apar topar araçlara taşınması ile kimin kandırıldığını soran Belediye Başkanı Burhanettin Çoban şöyle konuştu: “İnanın bu hali bir Avrupalı, gelişmiş bir ülkenin insanı görse katıla katıla gülerdi. Bu gerçekten gülünecek bir durumdu. Bunu vatandaş olarak söylüyorum. Bizim şehitleri anmamız, kurtuluşumuz bir çelenkle ölçülmemeli. Savaş nasıl cereyan etmiş, halkımız hangi zorluklarla o gün düşmanla cebelleşmiş ve bu mücadele nasıl kazanılmış bunun anlatılıp yaşatılmasını çok daha gerekli olduğuna inanıyorum. Hem insanlarımıza hem de özellikle yeni yetişen çocuklarımıza bu zaferin kazanıldığı şartlar ve o günkü mukayeseyi en güzel şekilde anlatmamız gerekiyor. Bence zaferin bu şekilde kutlanması gerekiyor.”

Haber: Burcu AYDIN