• Haberler
  • Genel
  • Mimar Sinan'ın Deprem Sırları Bugün de Hayat Kurtarıyor

Mimar Sinan'ın Deprem Sırları Bugün de Hayat Kurtarıyor

6 Şubat 2023'te Kahramanmaraş merkezli meydana gelen iki büyük deprem, Türkiye'yi derinden sarstı. Bu depremlerde 41 bin 791 bina yıkılırken, bölgedeki hasar, Türkiye'nin depreme hazırlık sürecinde ne kadar yol kat etmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu. Ancak bazı yapılar, bu büyük yıkımlara rağmen hiçbir zarar görmedi.

Özellikle Mimar Sinan’ın yüzyıllar önce inşa ettiği eserlerdeki mühendislik sırları, bugün modern teknolojiyle birleşerek hayati önem taşıyan sismik izolatör sistemlerinin temelini oluşturuyor. Bu sistemlerin binaların depreme dayanıklılığını yüzde 80 oranında artırdığı belirtiliyor.

MİMAR SİNAN’IN MİRASI VE MODERN YANSIMALARI

Mimar Sinan’ın asırlara meydan okuyan yapıları, sadece estetik değerleriyle değil, aynı zamanda depreme dayanıklılıklarıyla da dikkat çekiyor. Sinan’ın binalarında kullandığı yöntemler, bugün sismik izolatör sistemlerinin ilham kaynağı oldu. Malatya Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ile Gaziantep İnayet Topçu Hastanesi gibi modern yapılar, Mimar Sinan’ın hareketli eklem ve esneklik temelli tekniklerinin günümüz teknolojisiyle geliştirilmiş birer örneği.

Mimar Sinan'ın Deprem Sırları Bugün de Hayat Kurtarıyor

HAREKETLİ EKLEM VE ESNEK YAPILAR

Mimar Sinan, deprem riskine karşı geliştirdiği yöntemlerle bugün bile bilim insanlarına ilham veriyor. Sinan, yapıları taşıyan blokları kurşun halkalarla birbirine bağlayarak, yapının deprem sırasında hareket edebilmesini sağlıyordu. Bu yöntem, modern mimaride “hareketli eklem” olarak bilinen sistemin ilk örneğiydi. Ayrıca, yapıların esneyerek statik dengelerini korumalarını sağlayan teknikleri de geliştirdi. Süleymaniye Camii ve Selimiye Camii gibi eserleri, bu özellikleri sayesinde yüzyıllardır birçok depremi hasar görmeden atlattı.

SİSMİK İZOLATÖRLERİN DEPREME DAYANIKLILIKTAKİ ROLÜ

Mimar Sinan’ın esneklik ve hareket prensiplerinden ilham alan sismik izolatörler, binaların temeline yerleştirilen ve deprem sırasında binanın hareketini kontrol eden sistemlerdir. Bu sistem, binanın sallanma şiddetini yer hareketine kıyasla azaltarak yıkımı önler. Türkiye’de 2003 yılından itibaren 1. ve 2. derece deprem bölgelerinde inşa edilen 100 yatak ve üzeri hastanelerde sismik izolatör kullanımı zorunlu hale getirildi.
Malatya Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi, Gaziantep İnayet Topçu Hastanesi, Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi gibi birçok bina, sismik izolatör sistemiyle inşa edilmiştir. Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’nde bulunan 2 bin 68 sismik izolatör, binanın 50 ila 70 cm hareket edebilmesini sağlayarak olası bir depremde büyük yıkımları önlüyor.

TOKİ KONUTLARININ DEPREM BAŞARISI

Kahramanmaraş depremlerinde dikkat çeken bir diğer detay ise TOKİ tarafından inşa edilen konutların neredeyse tamamının sağlam kalması oldu. Bu binalar, radye temel, tünel kalıp taşıyıcı sistem ve yüksek beton dayanımı gibi modern tekniklerle inşa edildi. Depremden sonra yapılan kontrollerde TOKİ konutlarının hiçbirinde oturulamaz durumda bir hasar tespit edilmedi ve 133 bin 759 konut depremi hasarsız atlattı.

SİSMİK İZOLATÖRLERİN TARİHİ VE İLK KULLANIMI

Türkiye’de sismik izolatör sistemi ilk kez Atatürk Havalimanı’nda kullanıldı. 300 milyon dolarlık maliyetiyle dönemin en modern tesislerinden biri olan Atatürk Havalimanı’nın temeline 130 adet sismik izolatör yerleştirildi. Bu sistem, havalimanının çelik çatısına 26 cm yer değiştirebilme kabiliyeti kazandırdı ve olası depremler için büyük bir koruma sağladı.

DEPREME KARŞI MODERN VE TARİHİ ÇÖZÜMLER

Mimar Sinan’ın yüzyıllar önce geliştirdiği mühendislik teknikleri, bugün modern sismik izolatör teknolojisinin temelini oluşturuyor. Bu sistemler, hem tarihi eserlerin hem de modern yapıların depreme karşı dayanıklılığını artırırken, hayat kurtaran çözümler sunuyor. Türkiye’nin depremle mücadelesinde, bu tür yenilikçi teknolojilerin daha yaygın kullanılması hayati önem taşıyor.

Bakmadan Geçme