Milli Mücadele Kadın Kahramanları

Türk milletinin var olma savaşında yerlerini alarak cephelerde müdafaanın başarıyla sağlanmasına katkı sağlayan Milli Mücadele Dönemi Kadın Kahramanları, dün olduğu gibi bugün de unutulmuyor. Tarihini unutmaması için gençlere ders kitaplarında da öğretilen milli mücadele döneminin kadın kahramanlarından bazıları:

Halide Edip Adıvar (Halide Salih)
Gazetecilik yapmıştır, Anadolu Ajansının kurulmasında etkili olmuştur. Asker olmamasına rağmen Milli Mücadelede onbaşı rütbesini almıştır. İkinci Abdulhamit tarafından “Şefkat Nişanı” ile ödüllendirilen Adıvar, 1950’de milletvekili olmuştur.

Nezahat Onbaşı (Küçük Nezahat)
Albay olan babası ile daha 9 yaşındayken cephede yer almıştır. “Türk Jan Dark”ı olarak tanınmıştır.

Tayyar Rahmiye
Milli mücadelede Güney Cephesinde 9. Tümende gönüllü olarak keşif ve kundakçılık yapmıştır. Osmaniye’de Fransız karargâhına saldırı için görevlendirilen müfreze 1 Temmuz 1920’de harekete geçer. Fakat, bu arada askerlerde bir duraklama meydana gelir. Bunun üzerine, “Ben kadın olduğum halde ayakta duruyorum da, siz erkek olduğunuz halde yerlerde sürünmekten utanmıyor musunuz?” diyerek erkekleri tahrik eden Tayyar Rahmiye karargâhın alındığını göremeden şehit düşer. Bu harekât sonrası 80 tüfek, 2 makinalı tüfek ele geçirilmiştir.

Münevver Saime (Asker Saime)
Milli mücadelede Darülfünun öğrencisi iken Anadolu’ya geçerek milli mücadeleye katılmıştır. Cephe gerisine ve istihbarata destek sağlamıştır.

Şerife Bacı
İstiklal Harbinde İnebolu da bulunan cephaneliği Kastamonu üzerinden Ankara’ya taşımak için yaşlısı, kadını, erkeği arasında bulunan 21 yaşındaki Şerife bacı bu mücadelenin sembolleri arasında olmuştur. Zor kış şartlarında cephanesi ve 9 aylık bebeğini korumak adına kendini feda ederek donarak ölmüştür.

Fatma Seher Erden (Erzurumlu Kara Fatma)
Erzurumlu Yusuf Ağa’nın kızı olan Fatma Seher Hanım, aynı zamanda merhum bir binbaşının da eşidir. Kafkas Cephesinde ve Kurtuluş Savaşı’nda düşmanla savaşmıştır. Millî Mücadele’de oğlu ile birlikte çarpışmış, İzmit’te görev yapmıştır.Kendinin söylediğine göre, I. Dünya Savaşı’nda Edirne’de Yanıkkışla’da çarpışmıştır. Mütareke’den sonra Erzurum’a dönmüştür. Millî Mücadele’de Adana, Dinar, Afyon Karahisar, Nazilli, Sarayköy ve Tire’de asker olarak çalışmıştır. Bunu, gösterdiği evraklar ispatlamaktadır. Hatta, bir savaş sırasında göğsünden yaralanmıştır. Harp tarihi ile ilgili vesikalarda başarılarından söz edilmektedir. 1919’da Sivas Kongresinde Mustafa Kemal ile bizzat görüşerek Batıda Müfreze Komutanlığı görevini almıştır.

Binbaşı Ayşe
Rütbeli olarak Orduya giren ilk Türk kadını 22 yaşındaki Çete Ayşe’dir. Asker olan eşi öldükten sonra tüm ziynetini satarak milli mücadeleye katılmıştır. İzmir işgali sırasında ilk giden birlikler arasında bulunan Binbaşı Ayşe bacağından yaralanarak gazi olmuştur.

Kılavuz Hatice
Adana’da Fransız ve Ermeni güçlerine karşı savaşmıştır. Milli mücadelenin kadın milislerinden olan Kılavuz Hatice; Fransız güçlerine kılavuzluk ederek, Türk güçlerinin taarruzuyla Fransızların imha edilmesine yardımcı olmuştur.

Gördesli Makbule
İzmir’in işgali sırasında daha 19 yaşında olan Gördesli Makbule eşi ile birlikte Kuvay-i Milliye emrindeki Türk çetelerine katıldı. Kocayayla baskınında düşman kurşunuyla başından vurularak şehit edilmiştir.

Nazife Kadın (Bigadiçli Nazife)
Milli Mücadelede oğlunu ve kocasını feda eden Nazife Kadın Yunan askerlerine karşı savaşmıştır. Türk askerine mühimmat taşırken yakalanmış ve şehit edilmiştir.

Necibe Nine
İnebolu-Kastamonu arasında top mermilerini sırtında ya da kağnı ile cephaneye taşıyan Türk kadınlarındandır.

Selman İzbeli
Kurtuluş Savaşı Milis kadınlarındandır. Kastamonu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Kadınlar kolu kurucularından ve Kastamonu ilk kadın meclis üyesidir.

Halime Çavuş (Kocabıyık)
Milli Mücadele dönemi milis kadınlarından olan Halime Çavuş erkek kılığında katıldığı Kurtuluş Savaşında Halim Çavuş olarak bilinir. İnebolu’da cepheye mühimmat taşırken ayağından vurularak sakat kaldı.

Süreyya Sülün Hanım
Kuvay-ı Milli’ye birliklerine katılarak Ağrı-Karaköse civarında düşmanla savaşmıştır.

Nene Hatun
Erzurumlu olan Nene Hatun, Rusların Aziziye Tabyasını ele geçirdiklerini duyunca 3 yaşındaki çocuğunu ve beşikteki bebeğini bırakarak kardeşinden kalan silahla düşmana karşı savaşmıştır. Daha yirmili yaşlarda olan Nene Hatun cephane taşıyarak, yaralılara hemşirelik yaparak, yemek pişirerek, su dağıtarak Milli Mücadelede gösterdiği gayretle destanlaşmıştır.

Naciye Hanım

Habibe Hanım

Asker Saime
İstiklâl Harbi başladığında Darülfünun öğrencisi olan Münever Saime, Kadıköy mitinginde yaptığı konuşmadan sonra tutuklama emri çıkınca, Anadolu’ya geçerek Millî Mücadele’ye katıldı. Garp cephesinde görev aldı ve özellikle cephe gerisinde ve istihbarat işlerinde önemli başarılar gösterdi, İzmit’te bir görevi yerine getirirken yaralandıysa da belli etmeden vazifesini yapıp tamamladı. Asker Saime diye anıldı. Kuvvetli bir fikir edebiyatçısı olan Saime, savaş sonrasında öğretmenlik yapmıştır.