“Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki yöneticilerin yüzde 82'si mesleki kitap okumuyor”
Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdür Yardımcısı Hamza Aydoğdu, yapılan bir anket sonucuna göre Milli Eğitim Bakanlığı'nda merkez teşkilat da dahil olmak üzere yöneticilerin yüzde 82'sinin mesleki kitap okumadığını bildirdi Yapılan anketlerde öğrenci velilerinin yüzde 54'ünün okul yöneticileriyle diyalog kuramadıklarını söylediğini belirten Aydoğdu, bir diğer ankette ise öğretmenlerin yüzde 62'isinin okul yöneticilerini yetersiz bulduğunu söyledi. [&hellip]
Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdür Yardımcısı Hamza Aydoğdu, yapılan bir anket sonucuna göre Milli Eğitim Bakanlığı’nda merkez teşkilat da dahil olmak üzere yöneticilerin yüzde 82’sinin mesleki kitap okumadığını bildirdi
Yapılan anketlerde öğrenci velilerinin yüzde 54’ünün okul yöneticileriyle diyalog kuramadıklarını söylediğini belirten Aydoğdu, bir diğer ankette ise öğretmenlerin yüzde 62’isinin okul yöneticilerini yetersiz bulduğunu söyledi. Değişimin ve dönüşümün en büyük göstergesinin, insanın kendisi için okuması ve kendisini yenilemesi olduğunu aktaran Aydoğdu, toplumda 2 tip insan olduğunu ve sadece onların değişmediğini kaydetti. Aydoğdu, onlardan birisinin deliler, diğerinin de ölüler olduğunu, onun dışındaki bütün insan grup-larının değişime açık olduğunu ifade etti.
Ege Eğitimciler Platformu, Afyonkarahisar İkbal Termal Otel’de Afyonkarahisar Ümit Gönüllü Eğitimciler Derneği, Kütahya Eğitim Gönüllüler Derneği ve Uşak Öğretmenler Yardımlaşma Derneği işbirliğiyle ‘Eğitim Yöneticileri Buluşması’ toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdür Yardımcısı Aydoğdu, “Değişimin ve dönüşümün o kadar hızlı yaşandığı bir asırdayız ki; 1945 yılında bilginin değişim hızı 500 yıl iken 2011 yılına geldiğimizde 2 güne düşüyor. Eskiden akşam hayal ettiğimiz şeyleri 2 yıl sonra vitrinlerde görürken, bugün hayal ettiğimiz bir nesneyi sabah vitrinleri süslerken görüyoruz. Bugün dünyada inanılmaz bir değişim rekabet var. Bilgiye ulaşmanın maliyetinin sıfır olduğu bir dünyada yaşıyoruz. O zaman burada sorulması gereken soru şu. Böylesine değişim ve dönüşümün olduğu bir dünyada farklı bir nesil yetişiyor. Bence en büyük göz ardı ettiğimiz noktalardan birisi bu. Çünkü baktığımız zaman 1980 sonrası doğan neslin toplam nüfusumuza oranı yüzde 20’dir. Yani gelecek 5 yıl içerisinde 1980 sonrası doğan nesil bütün nesle hakim olmuş olacak.” dedi.
Bu neslin inanılmaz derece hızlı hareket ettiğin ve çabuk tükettiğini aktaran Aydoğdu, “Bütün hayatlarının merkezinde teknoloji var. Dijital bir nesil yetişiyor ve inanılmaz hızlılar. Bu nesli ifade ederken ben şunu kullanıyorum. Diyorum ki; Biz bu nesilden yaşlıyız, ama onlar bizden büyükler. Çünkü bizim 25 yaşında bilgisayarla tanıştığımız bir dönemde, bu nesil artık anne karnında, 1 ya da 2 yaşında teknolojiyle buluşuyor.” diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik, Türkiye’nin, dünyanın diğer ülkeleriyle arasındaki mesafenin kapatılmasına vesile olacak en önemli enstrumanın eğitim olduğunu söyledi. Çelik, Türkiye’nin yaşam standartlarını yükseltmenin, vatandaşın refah, huzurunun sağlanmasının eğitimden geçtiğine inandığını kaydetti. Çelik, “Elbette yönetilen ülkelerin değil de yöneten ülkelerin gayri safi milli hasılası en yüksek olan ülkelerden birisinin olması ve daha da önemlisi bireylerimizin zenginlikte, huzurda, kardeşlikte, barışta bir arada olmasını sağlaması için illa eğitim diyoruz. Başka bir şey demiyoruz.” diye konuştu. (Cihan)