Milletvekili Özkaya, sosyal medya düzenlemesini değerlendirdi
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanvekili ve AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya, Meclis’e sunulması beklenen sosyal medya yasası teklifine ilişkin, “Bizim kanunumuz 2007 yılında çıktı. Değişik dönemlerde de bu kanunda değişiklikler yaptık, 2014, 2020 ama çok hızlı bir gelişme olduğu için ve yalan haberle ilgili kısım Ceza Kanunu’nda da Sosyal Medya Kanunu’nda da suç olarak düzenlenmediğinden [&hellip]
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanvekili ve AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya, Meclis’e sunulması beklenen sosyal medya yasası teklifine ilişkin, “Bizim kanunumuz 2007 yılında çıktı. Değişik dönemlerde de bu kanunda değişiklikler yaptık, 2014, 2020 ama çok hızlı bir gelişme olduğu için ve yalan haberle ilgili kısım Ceza Kanunu’nda da Sosyal Medya Kanunu’nda da suç olarak düzenlenmediğinden dolayı boşluk var. Bu boşluğu doldurmamız gerekir” dedi
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Av. Ali Özkaya, 2010 yılından itibaren sosyal medyanın, insanların hayatında önemli bir yer tuttuğunu söyledi.
“HERKES SOSYAL MEDYA İLE YATIP,
SOSYAL MEDYA İLE KALKIYOR”
Bugünlerde herkesin artık sosyal medya ile yatıp, sosyal medya ile kalktığını ifade eden Özkaya, “Akıllı telefonlarda günde 5, 8, 10 saat, hatta daha fazla zaman geçiren ciddi bir kitle var. Dolayısıyla sosyal medya artık yaşam tarzımızın bir parçası oldu. O nedenle sosyal medyada haberlerin doğruluğu, güncelliği, burada fitnenin olmaması, ötekileştirme, kin ve nefret duygusu, yalan haber, bunların her birisi çok ciddi önem arz ediyor.” diye konuştu.
Özkaya, kamu barışı, toplumlararası ilişki, duygu ve düşünceler arasında kin ve nefretin oluşmaması, körüklenmemesi, birbirine ve ötekine saygı, ötekileştirmeme gibi kavramların yeni toplumun önemli kavramları arasında olduğunu vurguladı. Ali Özkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu kavramları korumanın yolu, sosyal medyada herkesin başkasının hak ve özgürlüklerine riayet etmesinden geçiyor. Geçen günlerde bir İngiliz bakanın yazmış olduğu makaledeki yazıya atıfla BBC bir yalan haber yaptı; ‘Türkiye’de, Pakistan’da Afganlara yönelik mülteci kampları kurulacak’ diye. Söz konusu bakanın yazısında böyle bir şey yoktu. BBC’ye bu konu iletildiğinde, Sayın Cumhurbaşkanı, ilgili kamu yetkilileri, Dışişleri Bakanı açıklama yaptıktan sonra BBC, haberi nedeniyle özür diledi ve İngiliz Bakan da ‘Biz hata yaptık, kusura bakmayın, özür dileriz’ diye açıklama yaptı. Toplumsal hassas noktaları kaşıyan hem CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hem İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yalan haberi alıntılayarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti’yi kötüleyerek tweetler attılar.”
“BU BOŞLUĞU DOLDURMAMIZ GEREKİR”
Bu haberi yapanların özür dilediğini ancak bu tweeti atanların, tweetleri silmediğini dile getiren Özkaya, şunları kaydetti:
“Burada iyi niyet yok, burada bir haber verme yok, burada bir siyasal eleştiri bulunmuyor. Burada doğrudan bir terörizm var. Sosyal medya terörizmi var. İşte bunları düzenlememiz gerekiyor. Bizim kanunumuz 2007 yılında çıktı. Değişik dönemlerde de bu kanunda değişiklikler yaptık, 2014, 2020 ama çok hızlı bir gelişme olduğu için ve yalan haberle ilgili kısım Ceza Kanunu’nda da Sosyal Medya Kanunu’nda da suç olarak düzenlenmediğinden dolayı boşluk var. Bu boşluğu doldurmamız gerekir.”
Özkaya, bu konudaki boşluğu Almanya ve Fransa’nın yaptıkları düzenlemelerle doldurduğunu belirterek, dünyada 15 ülkenin de bununla ilgili düzenlemeler yaptığını bildirdi.
“BİR KISIM ÜLKELER DAHA
SERT TEDBİRLER ALDI”
Birçok ülkede hızlı bir şekilde bu alandaki düzenlemelere devam edildiğine dikkati çeken Özkaya, şöyle devam etti:
“Bir kısım ülkeler daha sert tedbirler aldı. Biz burada ifade ve basın özgürlüğünü koruyarak, insanların düşünce açıklamasının temel şartlarını temin ederek, ama yalanı, dezenformasyonu yapanlara da önce para cezası ve akabinde makul bir hapis cezasıyla birlikte bunu getirmemiz gerekiyor. İlgili sosyal medya kuruluşlarının, bu tür yalanlardan mutlak suretle tazminat sorumluluğu da olmalı. Zaten bir önceki kanunda ek maddeyle ilgili getirmiştik tazminat sorumluluğunu. Almanya bu konuda en iyi düzenleme yapan ülkelerden biri. Biz onlardan çok daha iyisini yapabiliriz. Ekim ayında bu düzenlemeyi yaparak, ülkedeki sosyal medya terörizmini durdurmamız ve buradaki kişi hak ve hürriyetlerini korumamız gerekiyor. Çalışmalar başladı.” (AA)