Milletvekili Köksal, 'Saadet öğretmen' için Meclis Araştırması istedi
CHP Afyonkarahisar Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Burcu Köksal, Gaziantep’te intihar eden Emirdağlı Türkçe öğretmeni 'Saadet Harmancı' ve öğretmenlerin kadrolu, ücretli, sözleşmeli diye ayrılması neticesinde, çalışma koşullarında yaşadıkları sıkıntıların ve sorunların tespit edilmesi amacıyla 'Meclis Araştırması' açılmasını talep etti   Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) [&hellip]
CHP Afyonkarahisar Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Burcu Köksal, Gaziantep’te intihar eden Emirdağlı Türkçe öğretmeni “Saadet Harmancı” ve öğretmenlerin kadrolu, ücretli, sözleşmeli diye
ayrılması neticesinde, çalışma koşullarında yaşadıkları sıkıntıların ve sorunların tespit edilmesi amacıyla “Meclis Araştırması” açılmasını talep etti
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Burcu Köksal, mobbing ve baskılara dayanamayarak intihar ettiği öne sürülen Emirdağlı Türkçe öğretmeni “Saadet Harmancı” ve Saadet öğretmen gibi baskı ve mobbinglere maruz kalmak zorunda olan başka öğretmenleri de kaybetmemek adına TBMM Başkanlığı’na “Meclis Araştırması” açılması için önerge verdi.
“SAADET ÖĞRETMEN “MOBBİNGE UĞRAMAKTAN BIKTIM” DİYEREK İNTİHAR ETTİ…”
Milletvekili Köksal, araştırma önergesinin gerekçesinde, Emirdağlı Türkçe öğretmeni Saadet Harmancı’nın kısa bir süre önce intihar ettiğini belirterek, “Gaziantep’te sözleşmeli olarak bir ortaokulda Türkçe Öğretmenliği yapan Saadet Harmancı 10 Kasım 2019 tarihinde arkasında “Ben yapamadım mobbinge uğramaktan ve her gün pamuk ipliğine bağlısınız sözünden bıktım” cümlelerini sosyal medya hesabına yazarak intihar etti. Her fırsatta öğretmenlik mesleğinin kutsallığından bahsedip mangalda kül bırakmayanlar, bugün ne yazık ki öğretmenleri sözleşmeli, ücretli, kadrolu diye ayırmakta ve öğretmenlerin yaşadıkları sorunlara duyarsız kalmaktadır. Bugün atama bekleyen binlerce öğretmen işsizlikten, çaresizlikten ücretli veya sözleşmeli öğretmenlik yapmak zorunda kalmakta ve bu öğretmenlerin kaderi de, görevlendirildikleri okuldaki idarecilerin inisiyatifine bırakılmaktadır. Saadet öğretmende bu öğretmenlerden birisidir. Genç, çalışkan, idealist, öğrencilerini çok seven Saadet öğretmenin, ölümünden hemen önce sosyal medya hesabına yazdığı veda notuna bakarsak, okul idaresinin ya da ortamın kendisine normalin dışında iş veya davranış sergilemiş olabileceği ihtimalinin ne kadar güçlü olduğu çıkarımına varabiliriz.” dedi.
“MECLİS BİR AN ÖNCE GEREKLİ TEDBİRLERİ ALMALI”
Sürekli değişen eğitim sistemi ve yanlış eğitim politikaları nedeniyle, eğitimde istenilen başarıya ulaşılamadığının önemle altını çizen Köksal, “Öğretmeni, kadrolu, ücretli, sözleşmeli şeklinde sınıflara ayırmanın sonucu, aynı görevi yapan kişiler arasında husumet, ayrımcılık, kayırmacılık ve daha başka yanlış davranışlar ortaya çıkabilir. Sürekli değişen eğitim sistemi ve yanlış eğitim politikaları yüzünden, eğitimde istenen başarıya ulaşılamadığını biliyoruz, ancak eğitim sisteminin en önemli neferleri olan öğretmenlerin yaşadığı huzursuzluğu, bu intihar olayı bize net bir şekilde anlatmaktadır. Türkiye’de Saadet öğretmen gibi baskı ve mobbinglere maruz kalmak zorunda olan başka öğretmenleri de kaybetmemek adına biran önce araştırma yapılarak gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.