'Milletten yana her konuda uzlaşma içindeyiz'

Yeni haber ekleMHP İl Başkanı Raşit Demirel gündemi meşgul eden Başkanlık Sistemi tartışmasıyla  ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Demirel, '10 Ağustos 2014'de Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesiyle birlikte anayasal yetki ve sınırları devamlı tartışma konusu yapıldığını, bunun yanında başkanlık, yarı başkanlık ve partili cumhurbaşkanlığı ekseninde çok yoğun fikri münakaşalara fırsat verdiğini, 1 Kasım 2015'ten bu yana [&hellip]

Yeni haber ekleMHP İl Başkanı Raşit Demirel gündemi meşgul eden Başkanlık Sistemi tartışmasıyla  ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Demirel, “10 Ağustos 2014’de Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesiyle birlikte anayasal yetki ve sınırları devamlı tartışma konusu yapıldığını, bunun yanında başkanlık, yarı başkanlık ve partili cumhurbaşkanlığı ekseninde çok yoğun fikri münakaşalara fırsat verdiğini, 1 Kasım 2015’ten bu yana başlatılan yeni Anayasa sürecinde, başkanlık sistemiyle ilgili anlaşmazlıklardan dolayı sıkıntı yaşandığını belirtirken, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu, hukukun herkesi, her mevki ve makam sahibini bağladığını dile getirmiştir. Cumhurbaşkanının yasalara ve Anayasaya uymak mecburiyetinde olduğunu, hiç kimse kendisini hukukun önünde ve üstünde görmemesi gerektiğini belirtmiştir. Hepsinden önemlisi, yürürlükteki Anayasanın 6’ıncı maddesinde, hiçbir kimse veya organın kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamayacağını hatırlatmış, Kanunlar önünde herkesin eşit olduğunu vurgulamıştır. Milliyetçi Hareket Partisi olarak millet yararına olduktan sonra her zaman, her zeminde uzlaşma ve konuşmadan yana olduğumuzu dile getirmiştir. Anayasa üzerinde yapılan söz düellolarının son bulmasını, bu meselenin milli birlik ruhuyla, karşılıklı hoşgörü ve saygı dahilinde sonuçlandırılmasını arzu ettiğimizi belirtmiştir” dedi.
ÖNCELİK PARLAMENTER SİSTEM
Demirel, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Ne var ki, Türkiye’yi yöneten devlet ve hükümet yetkililerinin Anayasaya uyma konusunda yeterli duyarlılığı göstermemektedirler. Cumhurbaşkanı, millet tarafından seçildiği gerekçesiyle fiilli başkanlık sistemini dayatmakta, Anayasayı açıkça ihlal etmekten geri kalmamakta, görevinin anayasa sınırları dışına çıkmasından dolayı AKP dışında kalan tüm muhaliflerin eleştirilerine kulak asmayarak  siyasi parti lideri gibi hareket etmektedir. Anayasanın 104’üncü maddesinde Cumhurbaşkanı’nın görev ve yetkileri, 105. Maddesinde de sorumluluk ve sorumsuzluk halleri düzenlenmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı seçildiği andan itibaren, Anayasanın amir hükümlerini özüne ve ruhuna aykırı olarak yorumlamış, Anayasanın vermediği yetkileri kendisinde hak görmüş, Partili Cumhurbaşkanı gibi davranmış, tarafsızlığına gölge düşürecek şekilde hareket etmiş ve yetkisini aşarak siyasi propagandalara katılmıştır. AKP lehine oy istemiş, siyasi polemiklerden geri kalmamış, fiilen hükümet başkanı gibi hareket etmiştir. Anayasa, devlet-millet ilişkilerini demokratik ölçülere göre düzenleyen, birlikte yaşamanın asgari kurallarını koyan ve dengeleyen kapsayıcı toplum sözleşmesi olduğu unutulmuş adeta göz ardı edilmiştir.Bizim Anayasaya bakışımızda herhangi bir değişiklik, bir sapma veya farklı bir düşüncemiz  yoktur. Dün ne söylemişsek bugün de aynısını söylüyoruz. Dün nerede duruyorsak bugün de aynı noktada duruyoruz. Özellikle Anayasanın ilk dört maddesinin değişmemesi, değiştirilmesinin dahi teklif edilmemesi hususundaki ısrarımızı kayıtsız şartsız muhafaza ediyoruz. Bu çerçevedeki tutarlı ve sağlam irademizi yıllardan beri samimiyetle koruyor ve sürdürüyoruz. Kıvırmıyoruz, aldatıldık filanda demiyoruz. Günü birlik siyasetten uzak, dün ne söyledikse onu söylüyoruz. Kısacası; MHP olarak biz, öncelikle parlamenter sistemin devamından yana olduğumuzu açıkça ilan ediyoruz.” (Kocatepe Haber Merkezi)

Bakmadan Geçme