• Haberler
  • Siyaset
  • 'Milletin vekilinin sesini kısmak milli iradeye en büyük saygısızlıktır'

'Milletin vekilinin sesini kısmak milli iradeye en büyük saygısızlıktır'

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Milletvekili Av. Burcu Köksal, Anayasa Komisyonunda içtüzük değişikliği teklifi hakkında konuştu.KUVVETLERİN TEK ELDE TOPLANMASI DİKTA REJİMİNİN SAÇ AYAĞIDIRİçtüzük değişikliği teklifi hakkında konuşan Milletvekili Köksal, kuvvetlerin tek elde toplanmasının dikta rejiminin saç ayağı olduğunu dile getirerek,  󈬀 Nisan 2017 tarihli AKP tarafından devletin her türlü olanakları kullanılarak ve Olağanüstü Hal koşullarında [&hellip]

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Milletvekili Av. Burcu Köksal, Anayasa Komisyonunda içtüzük değişikliği teklifi hakkında konuştu.
KUVVETLERİN TEK ELDE TOPLANMASI DİKTA REJİMİNİN SAÇ AYAĞIDIR
İçtüzük değişikliği teklifi hakkında konuşan Milletvekili Köksal, kuvvetlerin tek elde toplanmasının dikta rejiminin saç ayağı olduğunu dile getirerek,  “16 Nisan 2017 tarihli AKP tarafından devletin her türlü olanakları kullanılarak ve Olağanüstü Hal koşullarında Yüksek Seçim Kurulu’nun haksız ve hukuksuz bir şekilde mühürsüz oy pusulalarını geçerli sayması neticesinde kabul edilen Anayasa değişikliği ile toplumu yöneten üç kuvvetin yasama, yürütme ve yargının tek elde toplanmasına AKP tarafından meşruluk kazandırılması sağlanmış oldu. Kuvvetlerin tek elde toplanması dikta rejiminin saç ayağıdır. Bu Anayasa değişikliği sayesinde de bu saç ayağı bu şekilde kurulmuş oldu. Şimdi de parlamentonun Anayasası olarak tabir edilen İçtüzük değişikliği ile karşı karşıyayız” dedi.

MUHALEFETİN SESİ KESİLMEK İSTENİYOR
İçtüzüğün iktidar muhalefet ilişkilerinin meclis çatısı altında dengeli bir şekilde yürütülmesi açısından son derece önemli bir işleve sahip olduğunun önemle altını çizen Milletvekili Köksal, “Onun içindir ki, literatürde bir tür sessiz Anayasa olarak tabir edilir. Muhalefet milletvekilleri açısından iktidarın yanlışlarını, hatalarını, sıkıntıları ifade edebilmek açısından meclis içi dengeyi sağlama işlemi nedeniyle son derece önemlidir. Fakat önümüze getirilen bu içtüzük değişikliği teklifi ile muhalefetin konuşma hakkını engellemek bazı gerçeklerin genel kurulda tartışılmasını, dillendirilmesini önlemek amacıyla uzun çalışma saatleri bahane edilerek muhalefetin sesi kesilmek isteniyor. Saraydan gelen talimatla önünüzde hiç bir muhalefet engeli olmadan doğruluğu yanlışlığı tartışılmadan toplumsal etki analizi yapılmadan yasalar adeta yangından mal kaçırır gibi jet hızıyla geçirilmek isteniyor. Sonrası ne olursa olsun şeklinde sadece günü kurtarma siyaseti yapılmaya çalışılıyor” ifadelerini kullandı.

TBMM KANUN YAPMA FABRİKASI MI?
Köksal konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Bence AKP’nin önce kendine şu soruyu sorması gerekiyor. Burası Türkiye Büyük Millet Meclisi mi? Yoksa kanun yapma fabrikası mı? Mecliste başarı kısa sürede çok sayıda kanun çıkarmak değildir. Çıkarılan yasaların toplumda özellikle kadınlar, çocuklar, engelliler, yaşlılar başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerine etkileri tartışılarak ve bu tartışmaların neticesinde gerçekten toplum yararına halk yararına yasaların çıkması işlerin yapılması ile mecliste başarı sağlanmış olur. Ancak karşımızdaki iktidar tartışmadan uzak hatta muhalefetin eleştirilerine dahi tahammül edemeyen çoğunluğu elde edince her türlü işi yapmayı kendisine meşru sayan hak olarak gören uzlaşı kültüründen uzak halka değil saraya dayalı bir iktidar olunca uzlaşı kültürü ile bir iç tüzük değişikliği ortaya koymakta ne yazık ki çok mümkün olmuyor.”
MİLLETVEKİLİNİN SESİNİ
KISMAK, MİLYONLARCA
SEÇMENİN SESİNİ KISMAKTIR
Mahkemelerin verdiği kararların adil olmadığı yönünde toplumdaki inanışın her geçen gün arttığını hatırlatan Köksal, “Bugün 16 Nisan’da geçirilen ve meşruluğu tartışılan kişiye özel Anayasa, kendi itirafınızda bile belirttiğiniz at izini it izine karıştırdığınız Olağanüstü Hal süreci ve KHK’larla suçlu suçsuz işinden aşından ettiğiniz haklarından yoksun kalanlar yakıştırma delillerle içeriye atılan gazeteciler hukuksuz bir şekilde tutuklanan milletvekili ağabeyimiz Enis Berberoğlu korku ikliminin egemen olduğu bir ülke hale getirdiğiniz Türkiye var şuanda. Mahkemelerin verdiği kararların adil olmadığı yönünde toplumdaki inanış her geçen gün artmakta. Son adımınız da muhalefetin sesini kısmak için getirdiğiniz bu içtüzük değişikliği. Her fırsatta milli irade, milli irade diyen AKP ve bu değişiklikte ona destek veren MHP’ye soruyorum. Milli iradenin seçip gönderdiği temsil yetkisi verdiği milletvekilinin söz hakkını kısıtlamak meclisi kanun fabrikası haline getirmek sizce milli iradeye en büyük saygısızlık değil midir? Milletvekili el indirip kaldıran veya elektronik sistemde oylamaya katılan sadece nicelik bakımından önem taşıyan bir temsilcimidir? Milletvekilinin sesini kısmak onu meclise gönderen ona oy veren binlerce, milyonlarca seçmenin sesini kısmak değildir de nedir? Milletvekilini susturmak demokrasiye ifade özgürlüğüne sığar mı öncelikle bu soruların cevabını vermenizi bekliyoruz” diye konuştu.
MİLLİ İRADEYE YAKIŞIR İÇTÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ YAPALIM
Uzlaşı ile olmayan dayatmayla çoğunluk bende, istediğimi yaparım mantığı ile getirilen hiç bir teklifin, hiç yasanın, hiçbir değişikliğin, hiçbir kararın kalıcı ve sağlık olmayacağını söyleyen Köksal, “Gerçekten milli iradeye azıcık bir saygınız varsa, gerçekten milli iradeyi önemsiyorsanız bu konuda gerçekten samimi iseniz gelin bu içtüzük değişiklik teklifini geri çekin. Uzlaşı ile olmayan dayatmayla çoğunluk bende istediğimi yaparım mantığı ile getirilen hiç bir teklif, hiç yasa, hiçbir değişiklik, hiçbir karar kalıcı olmaz, sağlıklı olmaz. Anayasada bunu yaptınız daha önce birçok yasada bunu yaptınız. Bunun zararlarını toplum olarak hepimiz çekiyoruz. Şimdi lütfen bu içtüzük değişikliğini de geri çekin toplumsal uzlaşıyla daha doğrusu dört siyasi partinin meclis çatısı altında bulunan tüm siyasi partilerin uzlaşısıyla yeni bir değişiklik teklifi getirelim. Hep beraber uzlaşı kültürü ile çünkü parlamento kültüründe bu var. Bugüne kadar getirilen iç tüzük değişikliklerinin büyük çoğunluğu uzlaşı kültürü ile sağlanmış. Uzlaşı kültüründen uzak olan çok az değişiklik var. Onun için gelin uzlaşı kültürü ile meclise yakışır hep milli irade dediğiniz o milli iradeye bizi seçip buraya gönderen temsil yetkisi veren milli iradeye yakışır şekilde uzlaşı kültürü ile bir iç tüzük değişikliği yapalım” dedi.

Bakmadan Geçme