'Milletin birliği için adres Millet Partisi'

Millet Partisi Genel Başkanı Hemşehrimiz Aykut Edibali, yerel seçimlerin Türkiye'nin birliği ve beraberliğini korumak için bir fırsat olduğunu söyledi. Edibali, ülke bütünlüğü ve kardeşliği savunan herkesi Millet Partisi'ne davet etti Millet Partisi Genel Başkanı Hemşehrimiz Aykut Edibali, yerel seçimlerde Millet Partisi'nde birleşme çağrısı yaptı. Ülkenin zor bir süreçten geçtiğini, milletin Millet Partisi'ne ihtiyaç duyduğunu kaydeden [&hellip]

“Milletin birliği için adres Millet Partisi”

Millet Partisi Genel Başkanı Hemşehrimiz Aykut Edibali, yerel seçimlerin Türkiye’nin birliği ve beraberliğini korumak için bir fırsat olduğunu söyledi. Edibali, ülke bütünlüğü ve kardeşliği savunan herkesi Millet Partisi’ne davet etti

Millet Partisi Genel Başkanı Hemşehrimiz Aykut Edibali, yerel seçimlerde Millet Partisi’nde birleşme çağrısı yaptı. Ülkenin zor bir süreçten geçtiğini, milletin Millet Partisi’ne ihtiyaç duyduğunu kaydeden Edibali, “Millet için ciddi ve tarihi fırsattır. Ülkenin namuslu, haysiyetli, Türkiye’nin birliğinden yana olan, iktidarın Türkiye’de var olduğunu iddia edip, kışkırtamaya çalıştığı etnik farklılıkların tahrik edilmesini millet birliğine, kardeşliğimize karşı zararlı ve terör örgütüne teslim olan iktidarın uygulamalarını tehlikeli bulanların bu yanlış gidişe dur demek için ellerini taşın altına koymaları gerekiyor. Türk milletinin sorumluluk sahibi aziz seçkinlerinin ve vatandaşlarımızın bu mahalli seçimlerde ağırlıklarını hissettirmeleri gerek” dedi.
VATANDAŞLARA AÇIK DAVET
“Millet Partisi sancağı altında yerinizi alın” çağrısı yapan Edibali şöyle devam etti:
“Türkiye’nin, Türk Milleti’nin varlığının, isminin, vatan topraklarının münhasıran Türk Milleti’ne ait olduğunu idrak ve iman etmiş olanların; beğendikleri, sevdikleri memleket evlatlarını; şimdiye kadar hangi partiden aday olmuş olurlarsa olsunlar Millet Partisi’nin, onurlu, temiz, güvenilir saflarında yer almalarını çağırıyoruz. Kazanılacak her ilçe bu karanlık gidişata son verecek Türkiye’yi aydınlığa çıkaracak ve Türkiye’yi parça parça etmek isteyen yabancı ve düşman mihrakların hevesleri kursaklarında kalacak. Birliğimizi, kardeşliğimizi savunanlar Millet Partisi’nin sancağı altında yerinizi alın, çünkü ana partinizdir. Bakın Türkiye’nin namuslu, cesur insanları Millet Partisi’nin saflarına koşuyorlar.”
ADİL BİR KARAR VERMEK GEREKİYOR
Ülke gündemini uzun süredir meşgul eden “dershanelerin kapatılması” konusu da gündeme getiren Edibali, “Bir süreden beri Türkiye’nin can alıcı tartışma konusu, Sayın Erdoğan tarafından açıklanan dershanelerin kapatılma kararı oldu. Böyle bir karar sayısı bir hayli kalabalık vatandaş kesimini ilgilendiriyor. İncitiyor, rahatsız ediyor, huzursuz kılıyor. On binlerce, belki de yüz binlerce, hatta milyonlarca vatandaşı, öğrencinin, öğretmenin ve öğrenci velilerinin rızkı, yaşama, ilerleme ve gelecek umudunu ilgilendiriyor. Bu yüzden bu dershaneler meselesine her türlü politik, şahsi menfaat, endişe ve korkudan uzak son derece objektif, gerçekçi, adil ve vicdani bir karar vermek gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“AKIL ALMAZ BİR RUH HALİ”
Eleştirilere tepki gösterilmesinin olumlu bir ruh halini yansıtmadığını söyleyen Edibali, “Sayın Erdoğan’ın dersaneleri kapatma kararının hangi sebeplere dayandığını tam olarak bilmiyoruz. Ancak Sayın Erdoğan’ın kapatma gerekçelerinin başında kendisini dostça yapılan eleştirilere bile akıl almaz biçimde tepki, vermesinin etkili olduğu açık. En yakın kader ve kabine arkadaşına bile ‘düşmana yardım etme’ hatırlatması yapılabiliyor. Bu akıl almaz bir ruh halidir ve hiç de sağlıklı değildir. Sadece bir davranış ve düşünce bozukluğu da değildir ve ruh sağlığı ile ilgili çok ciddi işaretler taşımaktadır” dedi.
MİLLİ EĞİTİMİN SORUNU
Dershanelerin sebep değil sonuç olduğunun altını çizen Edibali, açıklamasına şöyle devam etti:
“Her kurumun eksikleri hatta yanlışları olabilir ama bu kurumların milli eğitime ve millete faydalı olmalarını, sağlamak Müminlere yakışan ıslah edici tavırdır. Dershaneler konusu açılınca belli bir sivil toplum kuruluşunun çabası, niyetleri, hesapları hakkında yapılan spekülasyonlar hatırlanıyor. Devlet yapılanması içindeki kadrolaşması ve siyasete dolaylı etkisi tartışılıyor. Burada armutlarla elmaları aynı hanede toplamak hatasından vazgeçmemiz lazım.Peşinen söyleyelim, dershaneler, sınav sisteminin uygulandığı eğitim ve öğretim bayatımızda varlıkları sınavlı eğitim sisteminin tabii ve kaçınılmaz sonucudur. Yani sistemin meyvesidir. Adil, tabii ve akli çözüm Türk eğitim sisteminde sınav basamağının etkisini minimize etmekle gerçekleşebilecektir. Yani her kademede öğrencilerimizin, velilerinin İstedikleri, okul, yüksekokul veya üniversiteye girebilecekleri konusunda kuşku duymayacakları bir güven ortamı ve kaliteyi tesis edebildiğiniz zaman dershane ihtiyacını ortadan kaldırmış olursunuz. Öğrencilerimizin Türkiye’nin tüm illeri ve ilçelerinde istedikleri eğitimi takip edecek birikimi eğitim kademelerimizden almalarını sağladığınız zaman dershanelere olan ihtiyaç da azalacaktır. Her halde milli eğitim sistemimizde özlediğimiz kalite artışı görüldüğü andan itibaren dershanelere de ihtiyaç kaybolacaktır.”(Kocatepe Haber Merkezi)

Bakmadan Geçme