'Mermer Afyon'dan ayrı düşünülemez'

EMİB Başkanı İbrahim Alimoğlu, Afyonkarahisar'ın Türkiye'de mermerin merkezi olduğunu belirterek, 'Afyonkarahisar'da ekonominin de istihdamın da lokomotifi mermercilerdir. Afyonlu mermerciler Türkiye'nin her yerinde faaliyet gösteriyor' dedi   Kocatepe Gazetesi'nin sosyal medya üzerinden gerçekleştirdiği canlı yayında soruları cevaplandıran EMİB Başkanı İbrahim Alimoğlu, 'şef' lakabının nasıl yakıştırıldığını anlattı. Alimoğlu Fabriktasına karayollarında çalışan bir işçiyi aldıklarını belirten İbrahim Alimoğlu, 'Karayollarından fabrikamıza [&hellip]

EMİB Başkanı İbrahim Alimoğlu, Afyonkarahisar’ın Türkiye’de mermerin merkezi olduğunu belirterek, “Afyonkarahisar’da ekonominin de istihdamın da lokomotifi mermercilerdir. Afyonlu mermerciler Türkiye’nin her yerinde faaliyet gösteriyor” dedi

Kocatepe Gazetesi’nin sosyal medya üzerinden gerçekleştirdiği canlı yayında soruları cevaplandıran EMİB Başkanı İbrahim Alimoğlu, “şef” lakabının nasıl yakıştırıldığını anlattı. Alimoğlu Fabriktasına karayollarında çalışan bir işçiyi aldıklarını belirten İbrahim Alimoğlu, “Karayollarından fabrikamıza çalışmak için gelen işçimiz bana bu lakabı taktı. Gençliğimde fabrikata afedersiniz tuvalet temizliğinden, büyük amcamla birlikte fabrikanın dış temizliğine kadar ortalığı toplamakta dâhil her işi yaptım. Yöneticiliğe de genç yaşta başladım. Karayollarından geldiği için çalışanımız bana ‘şef’ dedi. Şef aşağı şef yukarı bir şefliğimiz var.” dedi.
“EMİB SEÇİMİ TATLI BİR REKABETTİ NETİCESİ GÜZEL OLDU”
Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) Başkanlık seçiminin neden hareketli geçtiğini açıklayan Alimoğlu, “Sağ olsunlar dostlarımız bir başka arkadaşı bizimle birlikte yarışa soktu. Güzel bir yarış oldu. Herkes birbirini tanıdı. Allah herkesten razı olsun. Zaten sektör bizi biliyordu. İki kardeşin, iki dostluğun yarışması olunca da öyle tatlı bir hararetli süreç oldu. İfade ettiğim gibi tatlı bir hararetti. Kimsenin birbirine kırıcı bir sözü, tavrı olmadı. Çok da güzel geçti. İyi bir yarıştı. Herkes birbirine hitap ediyor. İşin açıkçası iyi dersler de çıkarttık. Neticesi güzel oldu. Ben en başından beri kazanacağımı biliyordum. Herşeyin hayırlısı. Bence sektör kazandı. Sektörümüze hayırlı olsun. TÜMMER Başkanlığı da yaptım. Ondan önceki dönemde EMİB Başkan Yardımcısıydım. Yönetimde bulundum. Allah itibardan düşürmesin. Bu görevler sırasında da iyi bir çevre edindik, sevildik, sayıldık. Zaten dedemden ve babamdan yılların getirdiği bir tecrübe vardı. Sektör de bunun hakkını verdi.” diye konuştu.
“DİĞER ADAYI ÇIKARANLARIN DA BANA OY VERDİKLERİNİ DÜŞÜNÜYORUM”
Yıllardır Ege Maden İhracatçıları Birliği’nde bir Afyonlu’nun görev alması beklentisi varken seçime iki Afyonlu adayın girişini değerlendiren Alimoğlu, “Bunu her sene arzu ediyorduk. Hele ki bu yıl İstanbul’da İMİB’de de Afyon’da bir fabrikası olan TEMMER’in sahibi kardeşimiz ve bir de ben olunca İMİB, EMİB birlikte inşallah bu sektörün çok fazla olan sorunlarının çözümü için uğraşacağız. Hep beraber el ele verip bu sorunların üstesinden geleceğimize inanıyorum. Ya kazanamazsam diye seçimden önce hiç düşünmedim. Çünkü aday olan kardeşimizi karşıma çıkaranların da bana oy verdiklerini düşünüyorum. Bizde vefa vardır. Ben 70 yıllık bir firmadan geliyorum. İscehisar’da doğmadım ama orada büyüdüm. Beni orada herkes ‘şef’ diye bilir. Belki insanlar ticari ve dostluk kaygılarından renklerini belli etmeseler de sevenlerimizin sayesinde farkla seçimi aldık. Sonuç ortada” şeklinde konuştu.
“SEKTÖRÜN TEK ELDEN
SAHİPLENİLMESİ GEREKİYOR”
İstanbul’da İMİB Başkanlığına Rüstem Çetinkaya’nın seçilmesini yorumlayan Alimoğlu, “TÜMMER Başkanı olarak 16 sivil toplum kuruluşunu ve dört başkanı biraraya getirdik. Bizim bu birlikteliğimiz mermer sektöründen ziyade maden sektörüne bir güç getirdi. Bizim madencilik mesleğimizin çok sorunları var. 16 sivil toplum kuruluşuyla birlikte bu sorunların çözmeye çalıştık. Ama yasalar çok şeye de engel oluyor. Çünkü bizim 8 bakanlık gibi muhatap olduğumuz geniş bir yelpaze var. Madenciler olarak 21 kurumdan izin alıyoruz. Bunun birisini alsanız diğerine çarpıyorsunuz. O yüzden sektörün tek elden sahiplenilmesi lazımdır. Bu 16 sivil toplum kuruluşu inanın bakanlıkların içerisinde MAPEK’te, Orman’da bir yer edindik, güven sağladık. Aydın Başkandan devam edecektik. Ama sektör Rüstem Çetinkaya Başkanı isteyince Rüstem Başkanımızla da aynı duygularla sektör olarak görüşüyoruz. İnşallah bu sektörü temsil etmeye devam edeceğiz.” ifadelerine yer verdi.
“MERMER ÇIKARAN HER İLDEN BİR MİLLETVEKİLİ İSTİYORUM”
Maden Yasası ile ilgili görüş bildiren Alimoğlu şunları kaydetti: “Halen daha 1985 yılında çıkarılan Maden Yasası ile yönetiliyoruz. Bu yasa 36 senede tam 26 defa değişikliğe uğradı. Dört defa gerçekten kısmen 26 defa yasa değişikliğe uğradı. Biz 26. değişiklik üzerinde Kızılcahamam’da Bakanımız da dâhil 16 sivil toplum kuruluşuyla birlikte 3 gün boyunca çalıştık, hazırladık. Herşey tamamlandı, ama bu kanun tasarısı TBMM Komisyonuna geldiğinde komisyonun kanun tasarısını bozduğunun haberini aldık. Şimdi maalesef toplam 80 maddeyi 30 maddeye düşürdük. Sektörün yararına çıkması için halen daha mecliste çabalıyoruz. Ama bu vesileyle şu duygularımı paylaşmak istiyorum; Bizim tüm emeklerimiz TBMM’de sonlanıyor. O yüzden ben mermer çıkaran her ilden bir milletvekili istiyorum. Hangi partiden olursa olsun TBMM’de bizi yani mermercileri, madencileri savunan milletvekillerimiz olmalıdır.”
“BAYRAM SONU TEMPOMUZ
YOĞUN OLACAK”
Ramazan Bayramı akabinde göreve yeni seçilen EMİB Başkanı ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte başkentte ziyaret turları yapacağını açıklayan Alimoğlu, “Allah razı olsun edindiğimiz çevrenin hepsi bizleri tebrik ederek başarı dileklerini ilettiler. Ticaret Bakanlığımızdan tutun da MAPEK’ten, orman teşkilatından bizleri tanıyan arkadaşlarımız sağ olsunlar bizleri tebrik ettiler. Bayram sonu bizlerde kendilerini ziyaret edeceğiz. Bayram sonunda bizi yoğun bir tempo bekliyor.” ifadelerini kullandı.
“KISMETSE SEKA ARAZİSİ ÜZERİNE
YATIRIM YAPILACAK”
İzleyenlerden gelen bir soru üzerine Çay ilçesindeki SEKA arazisinin durumunu değerlendirerek, “Allah nasip etti Afyon’a bir katkımız olur diye yatırım olur diye SEKA’nın yerini aldık.” diyen İbrahim Alimoğlu şunları söyledi: “O günlerdeki maddi sıkıntılarımızdan dolayı SEKA’da bir yatırım yapamadık. Eski Bakanımız Abdülkadir Akcan’la birlikte arazi boş durmasın diye ekip biçiyoruz. Şu ana kadar bir şey yapamadığıma bende üzülüyorum. Ama inşallah oğlumun bir takım yatırım hayalleri var. Onları gerçekleştirmeye başladı. Onun için bundan sonra kısmetse herşey yapılacaktır.”
“NAVLUN FİYATLARI VE KONTEYNIR SORUNLARIMIZLA UĞRAŞIYORUZ”
Navlun fiyatlarındaki aşırı yükselmenin ihracaatı nasıl etkilediğini aktaran Alimoğlu, “Maden sektörü olarak gerçekten biz ülkemiz için çok büyük bir kaynağız. Bizim ülkemiz maalesef dünya da bulunan 90 çeşit madenin 80’ne sahiptir. Biz buna rağmen 22 milyar dolar maden ithalatı yapıyoruz. Beş milyar dolar maden ihracaatı yapıyoruz. Bu 5 milyar dolarlık ihracaatın yaklaşık 2,5 milyarı mermerdir. Mermer ihracaatta başı çekiyor. Bu kadar ihracaatı yapan sektörümüz maalesef takdir görmüyor. En çok istihdamı ve ihracaatı biz yapıyoruz. Ama maliyetlerde ki artışlar navlun fiyatlarını, gemi bulmada ki sıkıntıları hat safhaya ulaştırdı. Maalesef navlun fiyatlarıyla birlikte konteynırda sorun vardır. Ülkemizde iki tane konteynır fabrikası varmış ve kapatılmış. Ticaret Bakanımıza tekrar bu fabrikaların açılması için ricada bulunduk. Hatta konteynır yapalım diye ben kendisine söyledim. Afyonumuz da deneme kamyonunu bile yaptık. Gelin konteynırı kendimiz yapalım şeklinde bir teklifimde oldu. Ama halen daha navlun fiyatları denizciler tarafından halledilemedi, uğraşıyoruz.” dedi.
“MADENCİLER BÜROKRASİDE
BOĞULUYOR, RUHSAT GÜVENLİĞİ YOK”
Ruhsat güvenliği olmamasına yönelik görüşlerini açıklayan Alimoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Ruhsat güvenliği olmaması durumu çok enteresandır. Sözün başında ifade ettiğim üzere biz sekiz bakanlıktan izin alıyoruz. Maden sektöründen tek olarak sorumlu bir bakanlığımız yoktur. Onun için Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’ndan aldığımız ruhsat altında izinler alınmadıkça geçerli değildir. İzin almaya kalktığınız zaman Tarım ve Orman Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olmak üzere bürokraside boğuluyoruz. Üç senede bir ruhsatı almak mümkündür. Ama üç sene sonra çıkaracağınız taşın modası da geçmiş olabilir. Daha da enteresanı ruhsat alındığında ocağa çok büyük miktarda yatırım yapılması gerekiyor. İş ve ocak makineleri, kepçeler alıyorsunuz. Bunların tamamı maddi bir güce dayanıyor. Ama ocak güvenceniz olmadığı için yaptığınız yatırımın değeri olmuyor. Biz 16 sivil toplum kuruluşuyla birlikte Tabi Varlıklar Bakanlığının kurulması tek bir yerle muhatap olmak istiyoruz.”
“HER MADENİN AYRI YÖNETMELİĞİ OLMALI”
Alimoğlu şöyle konuştu: “Ortada bir maden kanunu var. Ama kömürle ilgili bir yönetmelik yoktur. Her madenin çıkarılış şekilleri farklıdır. Ama tek maden kanunuyla tüm sektörler muhatap oluyor. Bu kanunda ayıramadığımız agregacının, kömürcünün, altıncının, mermercinin ayrı yönetmelikleri olması lazım ki hiçbirinin birbirine benzemeyen maden çıkarma yöntemleri vardır.”
“AFYON TÜRKİYE’DE
MERMERİN MERKEZİDİR”
“Şu gerçeğe inanmamız lazımdır; Afyonkarahisar Türkiye’nin mermer merkezidir.” diyen Alimoğlu, “Afyon mermerin başkentidir. Bunda hiç kimsenin şüphesi olmasın. İnanın şu anda Marmara adasından Afyon’a yüzlerce kamyon taş geliyor. Muğla’dan taş geliyor. Sivas’tan taş geliyor. Burası yani Afyon bir pazar oluşturdu. Seçim sürecinde fabrikaları gezdim. Arkadaşlara dokundum inanın benim dedimin ve babamın birlikte çalıştırdıkları ocak çavuşlarının çocukları şimdi fabrika sahibi olmuşlar. Çok büyük ihracaatlar yapıyorlar. Çok duygulandım. Bunlarla gurur duymamak elde değil. Afyonumuzun lokomotifi mermerdir. Afyonumuzun istihdamı da mermerdir. Belki 400’den fazla irili, ufaklı fabrika var. Düşünülsün ki ne kadar istihdam oluşturuyoruz. Bu fabrikalardan çok fazla ihracaatımız ve döviz girdimiz olmaktadır. Onun için Afyon dünyanın değil de Türkiye’de mermerin merkezidir. Burada her türlü mermeri bulmak mümkündür. Sadece Afyon mermerini değil hepimizin depolarında çeşitli mermerler vardır. Dünyada 600 çeşit mermer vardır. Bunların hepsi Afyon’da toplanıyor ve dağıtılıyor. Şükürler olsun şu anda mermer sektörü iyiye gidiyor. Her gün yeni fabrikalar kuruluyor. Pandemide Çin’de, Hindistan’da blok satışlar olmadığı için artık o fabrikalar o taşları işleyip yeni pazarlar buluyor. Şunu da takdir etmek lazımdır ki İscehisarlı kardeşlerimizin her ilde ocak vardır. Hem mermerin merkeziyiz hem de İscehisarlılar olarak her ilde mermer ocaklarını biz açtık. Oraları hep biz çalıştırıp ülke ekonomisine katkı sunuyoruz. Yaklaşık 70 yıl önceden bugüne uzanan bir gelenek sayesinde İscehisar’da Cuma günleri tatildir. O dönemde cuma günü yaşanan bir iş kazası nedeniyle tatil uygulaması başlamış ve böylece devam edip gelmiş” dedi.
“SIKINTILAR DEVAM EDİYOR”
Orman izinleriyle ilgili ruhsat iptalleri hakkında bilgi veren Alimoğlu, “Orman izinleri sıkıntılıdır. Biz temdid diyoruz yani günü bitmiş ocakların yenilenme ruhsatlarında bile sıkıntılarımız vardır. Hep teklifler sunduk çabalarımız halen devam etmektedir. Bir takım incelemeler devam ediyor. Cumhurbaşkanlığımıza giden evrakların geri gelmediği bahane edilmektedir. Zeytin kanunundan dolayı zeytinliklere yaklaşamıyoruz. Kültür sit alanlarına yaklaşamıyoruz. Sıkıntılar devam ediyor.” dedi.
“AKSAM BENİM ÇOCUĞUM,
TSM KORO YÖNETİCİSİ
KENDİNİ ÖN PLANA ALDI”
Sanat ve kültür alanına katkılarından söz eden ve Alimoğlu Kültür Sanat Araştırma Derneği’nde ki (AKSAM) ayrılıklar hakkında konuşan Alimoğlu, “AKSAM benim çocuğumdur. Afyon’a sosyal, kültürel her türlü etkinliği yapmaya devam ediyoruz. Türk Sanat Müziği koromuzu yöneten arkadaşımızda bir takım hatalar gördük. Yenilememiz gerekiyordu. O arkadaşımızla yine görüşüyoruz, barışığız. Ama dedik ki bu görevi başkasına vereceğimizi söyledik. Bizim zaten esas barışıklığımız üniversite iledir. Bizim üniversitede 500 adet müzik aletimiz vardır. Alimoğlu Müzik Müzesi Güzel Sanatlar Fakültemizde dünya da ilk ona giren müzik aletlerinden oluşmaktadır. Sosyal etkinliklerimizi Halk Müziği, Sanat Müziği, Tasavvuf Müziği korolarımızla sürdürüyoruz. Sağ olsun Yıldırım hocam bizi es geçmeye, bizim önümüze geçmeye çalıştı. Bizde onu frenledik. Onun kendi korosundaki insanlar bizi kınadılar. Onlar çok sevdiğimiz ağabeylerimiz, kardeşlerimizdi. Neticede Afyon kazandı. Biz aynı yoğunlukta devam ediyoruz. Hiçbir şey insanlara bağlı değildir.” diye konuştu.
“ALİMOĞLU HAMAMI KÜLTÜR
MERKEZİNE DÖNÜŞECEK”
Afyonkarahisar’da güzel bir kültür merkezi olmadığını dile getiren Alimoğlu, “Maalesef tiyatro, konser salonlarımız yoktur. Bunları biz hep devletten, belediyeden bekliyoruz. Bugüne kadar herhangi bir hareket olmadı. Düğünlerimizi otellerde yapıyoruz. Afyon’un güzel bir konser salonuna, tiyatro salonuna ve konferans salonuna ihtiyacı vardır. Bir kültür merkezini Türbe Mahalelsinde bizim deden kalma bir hamamımız var. Yaklaşık bin metrekareyi aşkın bir arazidir. Artık hamam kültürü bitti. Ön taraf erkekler arka taraf kadınlara aitti. Yarım Elma Derneğimiz burada çok güzel hizmetler verdi. Derneğimize Sayın Valimiz Gökmen Çiçek sağ olsun Dumlupınar İlkokulunun eski binasını tahsis etti. Bundan sonra hamamı yıkıp orada güzel bir Kültür Merkezi inşaa edeceğiz. Üniversitede sergilenen müzik aletlerimizi, fabrikada çok değerli etnografik eşyaları burada sergileyeceğiz. Sağ olsun Valimiz Valiliğe ait Ayazini köyünde ki bir evi bize tahsis etti. Fabrikada ki etnografik eşyaları oraya doldurduk. Ayazini köyünde de bir müze oluşturduk. İnşallah Ayazini köyünde de gelen giden arkadaşlara Ayazini ve Afyon kültürünü yansıtacak eşyalar şu anda Ayazini köyünde var. Valiliğe ait binada onlar sergileniyor.” şeklinde konuştu. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi

Bakmadan Geçme