'Merkezi bütçeden öğrenci başına ödenek gelmeli'
Eğitim Bir-Sen Afyonkarahisar 1 Numaralı Şube Başkanı Abdullah Çelik, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çalışan okul idarecilerine 'tahsildar' olarak bakılmaması gerektiğini belirtti. Çelik, merkezi bütçeden okullara öğrenci başına ödenek gönderilmesini istedi Eğitim Bir-Sen Afyonkarahisar 1 Numaralı Şube Başkanı Abdullah Çelik, eğitim-öğretim yılının bitmesinin ardından eğitimin durumunu ele aldı. Çelik, 'Milli Eğitim Şûrası'nda sendikamızın sunduğu tekliflerden olan [&hellip]
Eğitim Bir-Sen Afyonkarahisar 1 Numaralı Şube Başkanı Abdullah Çelik, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çalışan okul idarecilerine “tahsildar” olarak bakılmaması gerektiğini belirtti. Çelik, merkezi bütçeden okullara öğrenci başına ödenek gönderilmesini istedi
Eğitim Bir-Sen Afyonkarahisar 1 Numaralı Şube Başkanı Abdullah Çelik, eğitim-öğretim yılının bitmesinin ardından eğitimin durumunu ele aldı. Çelik, “Milli Eğitim Şûrası’nda sendikamızın sunduğu tekliflerden olan ve şûra genel kurulunca da kabul edilen okullara bütçe verilmesi kararı uygulanmalıdır. Bütçe verilmemesi nedeniyle yaşanan sorunlara çözüm getirilmek üzere okulların zaruri harcamaları için okul aile birliklerinin üretmeye çalıştıkları çözümler yetersiz kalmaktadır. Okul yöneticilerinin görevlerini yapmalarının önündeki en büyük engel olan okulların bütçe sorunu; öğretmeni, yöneticiyi ve veliyi karşı karşıya getirmekte, bundan en fazla zararı yine okul yönetimleri görmektedir. Merkezi bütçeden, öğrenci başına ödenek uygulamasına geçilmeli, okullarda tahsildarlık dönemi artık tarihe karışmalıdır” dedi.
KARMA EĞİTİME
SON VERİLMELİ
Çelik, okullarda karma eğitim mecburiyetine son verilmesi gerektiğine dikkat çekerek “Birçok Avrupa ülkesinde sorgulanan karma eğitim mecburiyetine son verilmelidir. 1739 sayılı Temel Eğitim Kanunu’nda yer alan, ‘Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır’ ibaresi değiştirilmeli, karma eğitim dayatması yerine, demokratik, veliye ve öğrenciye seçme hakkı tanıyan bir düzenleme yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.
KILIK KIYAFETE
ÖZGÜRLÜK TALEBİ
Kamu görevlilerinin kılık-kıyafette özgür olmaları gerektiğini vurgulayan Çelik, şöyle devam etti:
“Yıllardır kamusal alan yalanıyla kadınlara ve kız öğrencilere yönelik uygulanan kılık ve kıyafet dayatmaları, Eğitim-Bir-Sen’in çeşitli eylem ve etkinliklerden sonra başlattığı, kamuoyu desteğini ortaya koyması bakımından bir ilk olan kampanya sonucunda toplanan 12 milyon 300 bin imza ve sonrasında ortaya koyduğu sivil itaatsizlik eylemi neticesinde kamuda çalışan kadınlara yönelik ‘başı açık’ dayatmasına son verilmiş, kadının kamu hizmetine katılımında önemli bir eşik aşılmıştır. Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik’te de yapılan değişiklikle öğrencilere kılık ve kıyafet dayatmasının kaldırılması son derece önemli bir adım olmuş ve bir yasak daha tarihe karışmıştır. Kamu görevlilerini ilgilendiren çerçeve yönetmelikte de acilen değişiklikler yapılarak, sivil itaatsizlik gerekçelerimizden olan erkek kamu görevlilerine de kılık ve kıyafet dayatmasından bir an evvel vazgeçilmelidir.”
MÜFREDAT DEĞİŞMELİ
Türkiye genelinde öğretmen açığı olduğunu, bu açığın kapatılması gerektiğini hatırlatan Çelik, müfredatta da temel değişiklikler yapılmasını önerdi. Çelik, “4+4+4 eğitim sisteminin başarıya ulaşması için müfredatta temel değişiklikler yapılmalı ve insanımızın sahip olduğu ahlaki ve toplumsal değerler, müfredatın yeniden belirlenmesi noktasında öncelikle göz önüne alınmalıdır. Sadece temel eğitimde değil, yükseköğretim de dâhil, eğitim ve öğretimin her kademesinde demokrasilerde ve çoğulcu bir yapıda olmaması gereken ve gerçekte herhangi bir etki de oluşturmayan ideolojik endoktrinasyonun sona erdirilmesini amaçlayan çoğulcu düşünmeyi ve farklılıklara saygıyı, empatiyi hedefleyen bir müfredat değişikliği elzemdir” ifadelerini kullandı. (Kocatepe Haber Merkezi)