MERAL AKŞENER SÖZ VERDİ: 'Önseçimi hâkim huzurunda yapacağız'

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanlığı’na aday olduktan sonra MHP Teşkilatları’nın desteği ve ilgisiyle karşılaşan Eski İçişleri Bakanı, TBMM Eski Başkanvekili Meral Akşener, Dinar’da partililerle bir araya geldi. Burada Gazeteniz Kocatepe’ye özel açıklamalarda bulunan MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, Genel Başkanlık’a seçilmesi hâlinde neler yapacağını anlattı. Akşener, “Bütün şehirlerimize olduğu gibi Afyonkarahisar’a da bakış açımı biliyorsunuz, bu yola çıkarken delegelerimizle üst kurul delegelerimizle bire bir telefon konuşmaları yaptım. Bu görüşmelerde benden istenen, buna Afyon da dahil olmak üzere delegelerimiz tarafından bazı konular var. Bunlardan bir tanesi şartsız şurtsuz ön seçim. Ben evet dedim. Göreve gelirsem MHP’de ön seçim olacak. Ben onlardan buna karşılık bir ricada bulundum. Dedim ki, üye yazılımları Genel Merkez’de engelli koşudur bizim. Üye yazmaya anneleriniz, babalarınızdan, halalarınızdan, teyzelerinizden başlayacaksınız önce, özellikle kadınları sayıyorum sonra herkesi üye yapmak üzere yola çıkacaksınız” dedi.
PARTİ İÇİ
DEMOKRASİ VURGUSU
Önseçim konusunda net bir söz veren Akşener, “Ben söz veriyorum ön seçimi hakim huzurunda yapacağız. İkinci mesele tüzüğümüzde bazı antidemokratik kuralların değişmesini talep etti arkadaşlarımız. Ben onlarla ilgili olarak da bir grupta tüzük için bir grupta siyasi partiler yasası için Türkiye’nin siyasi partiler yasası dünyanın en otoriter parti yasasıdır. Onun değiştirilmesiyle ilgili bir teklifimiz olacak. Bu konuda çalışma yapılıyor. Yüzde onluk seçim barajı konusunda neyi düşünmemiz lazım geldiğini arkadaşlarımızla tezekkür ederek orada bir karar vereceğiz. Yani benim fikrim anlamında değil, hep beraber tartışılacak. Hem tüzüğümüzü hem partimizi demokrasiye uygun bir hale getireceğiz. Bu talepleri de yerine getireceğiz. Yüzde 5’lik bir kontenjan yeter sana çok bile dediler peki dedim ben de. Bunları hep tüzüğe koyacağız” ifadelerini kullandı.
ÜLKEMİZ KURULURKEN TERCİHİNİ YAPTI
Cumhuriyet rejiminin İstiklâl Savaşı ile birlikte düşünülmesi gerektiğini belirten Akşener, Cumhuriyet’in Başkanlık Sistemi’ne tercih edilemeyeceğini söyledi. Akşener, “Ülkeler kurulurken tercihlerini yaparlar. Rejimleriyle ilgili tercihlerini yaparlar. ABD iç savaştan sonra kurulduğunda başkanlık sistemi olarak bir tercihte bulundu. Onun kurallarına göre. Fransa 5 cumhuriyet geçirdi üst üste ve yarı başkanlık sisteminde karar kıldı. Türkiye Cumhuriyeti ise kurulduktan sonra yani yine bizim İstiklal Savaşımız başarıyla sona erdikten, zaferle sonuçlandıktan sonra cumhuriyet tercih edildi. Cumhuriyetin sistemi parlamenter demokrasi olarak tercih edildi. Yani kurulduğu günden günümüze kadar büyük bir müktesebat oluşmuş kimse farkında değil, bu müktesebat içinde hukukunuz, kanunuz ekonominizin kuralları yıllardır uygulanagelen büyük bir müktesebat bu. Şimdi parlamenter sistemin çeşitli darbeler bugünün şartlarından kaynaklanan bazı problemleri oluştu. Bu problemleri gidermeliyiz. Bu problemleri ortadan kaldırmalıyız. Bugün hadi diyelim ki sayın Erdoğan’ın bağımsız Başkanlık Sistemine evet dendi, kuruldu, 15 yıl, iddia ediyorum, ben 8 dönem meclis yönettim. 15 yılınız gider. Çünkü bütün kanunlar yeniden yapılmak zorunda. Dolayısıyla o birikimi atıyorsunuz. Cumhuriyetin kuruluşundan beri yeni bir sisteme geçiyorsunuz, bu radyo düğmesi gibi değiştirilerek yapılacak bir iş değil” diye konuştu.
YETKİ VE SORUMLULUKLAR BELİRLENMELİ
Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı’nın yetki ve sorumluluklarının belirlenmesi gerektiğini hatırlatan Akşener, “Biz şimdi halkın seçtiği cumhurbaşkanının yetkilerini ve sorumluluklarını tanımlamalıyız. Bugünün cumhurbaşkanının yetkileri çok geniş olmakla birlikte sorumluluğu sıfırdır. Halkın seçtiği bir cumhurbaşkanının hesap verebilir bir durumu olması gerekiyor. Dolayısıyla sadece vatan hainliğinden yargılanabilir bugünün cumhurbaşkanı. Canının istediğini yapıyor., yapar. Sayın Erdoğan’dan bahsetmiyorum sadece, her kim oturursa otursun oraya dolayısıyla o düzenlemenin yapılması gerekiyor. Parlamenter sistemin arızalarının giderilmesi gerekiyor. Demokrasinin daha işler bir hale gelmesi birey haklarının amasız, keşkesiz, pişmanlıksız ve kesintisiz uygulanması gerekiyor. Kafa karışıklarınında ortadan kaldırılması gerekiyor” dedi.

“Türkiye’ye Moral, MHP’ye Meral”

MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, Dinar’da “Türkiye’ye Moral, MHP’ye Meral” ve “Başbakan Meral” sloganları ile karşılandı

MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, Anadolu’daki ilk ziyaretini gerçekleştireceği Denizli programından önce mola verdiği Dinar’da yoğun ilgi gördü. “Türkiye’ye Moral, MHP’ye Meral” ve “Başbakan Meral” sloganları ile karşılanan Akşener, Eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Abdülkadir Akcan, Emekli Vali Kadir Çalışıcı, Eski Sandıklı Belediye Başkanı İsmail Elibol, Emirdağ Belediye Başkanı Uğur Serdar Kargın ile çok sayıda MHP’linin katıldığı partililer tarafından karşılandı.
SAFFET ACAR’DAN TAM DESTEK
Karşılamada “Hoş Geldin Sayın Genel Başkanım” yazılı pankart asan Dinar Belediye Başkanı Saffet Acar,  “Çok değerli Milliyetçi Hareket Partisi’nin Genel Başkanı, bu davaya bu kutlu yürüyüşe gönül veren dostlarımız. Hoşgeldiniz, şeref verdiniz. Bugün değerli dostlarımızın ve bizlerin son derece mutlu olduğu bir gün çünkü bu kutlu davada bu kutlu yürüyüşe ilk durak Dinar’dır. Dinar’dan başlayan her hayırlı yürüyüşün sonu hayırlı olur diye düşünüyorum. Sayın Genel Başkanımızı Dinar’da ağırlamaktan son derece onurluyuz, gururluyuz. Allah tamamına erdirsin. Allah utandırmasın. Ben şimdiden değerli genel başkanımı kutluyorum. Herhalde genel başkanlığı ilk kutlayanlardan biri benim. Çünkü 7 Haziran akşamı buna biz eşimle birlikte karar vermiştik. Hayallerimiz gerçekleşti. İnşallah Genel Başkan olarak en kısa zamanda göreceğimizi umut ediyorum” dedi
YÜZDE 12 MHP’YE YETMEZ
MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener ise gösterilen ilgiye teşekkür ederek “Türk İslam ülküsü olduğunu bu idealin, zalim karşısında mazlumun yanında olmak olduğunu, bu idealin çaresizin çaresizliğine çare olmak derman olmak olduğunu düşünen inanan bizleri yüzde 12’lik bir MHP’yi 1 Kasım’da milletimizin böyle görmesi böyle bir sonuçla karşı karşıya bırakması bizlerin her birinin kabul etmeyeceğimiz bir sonuçtur. Bunun kabullenmeyeceğimiz bir sonuç olduğunu ve bu nedenle kadim Türk tarihinin takipçisi olan bizler kadim Türk tarihinin temsilcisi olan bizler ve bu kadim Türk tarihinin en önemli özelliği olan kurultayın kurultay zihniyetinin kurultay demek meşveret demektir, kurultay demek istişare demektir. Kurultay demek esasında demokrasi demektir. Kurultay demek milletin iradesi demektir. Kurultay demek, aynı zamanda karar vermek demektir. Sorarak, konuşarak, istişare ederek. Bir karar vermek demek kısaca ülkücü irade demektir. Biz dedik ki yetki sizdedir. Yetkiniz sonsuzdur ey Genel Merkezimiz. Yüzde 12’yi kabul etmiyoruz biz bunu hak etmedik. MHP’nin ülkücülerin hakkı madem ki bu cumhuriyetin kurucu iradesiyiz madem ki kadim Türk tarihinin temsilcisiyiz, MHP’nin ülkücülere darmadağın edilmiş devletin darmadağın edilmiş cumhuriyetin yeni baştan düzenlenmesi değerlerine geri dönmesi mutlu devlet mutlu devlet olabilmesi için MHP’nin ülkücüleri, ülkücü milliyetçilerin bu ülkeyi bu devleti yönetmesi gerekir” diye konuştu.
BİZİ MAHKEMEYE GİTMEYE ZORLADILAR
Ülkücülerin, vatanı canlarından fazla sevdiğine dikkat çeken Akşener, “Biz bu ülkeyi eğer kendimizden çok sevmişsek istikbalimizi, geleceğimizi canımızı hiç düşünmeden feda etmişsek eğer bu ülkeyi bu fedakarlıkla çalmadan çaldırmadan yolsuzluk yapmadan liyakata dikkat ederek adaleti tesis ederek büyük bir ciddiyet içindeki Türkiye’nin büyük bir sorunudur ciddiyetsizlik ve adaletsizlik bunları yerli yerine oturtarak yönetebiliriz. Yöneteceğiz başaracağız dedik. Sayın Genel Başkan başta olmak üzere genel merkez temsilcileri hayır kurultay yoktur dediler. Bize dendiki hadi atın imzalarınızı marş marş mahkemeye ayıptır. Değerli ülküdaşlarım ayıptır günahtır. Ülkücü hareketi mahkeme kapısına düşürmek ayıptır, günahtır. Mecbur bırakıldık. Sonra başladı demokrasi ve milliyetçilik ikiz kardeştir diyen başbuğumuzun her birimiz bugünkü takipçileriyiz. Genel Merkezimiz en başta en dikkatli en daha fazla takipçisi olması gerekirken. Demokrasi ve milliyetçilik ikiz kardeştir sözü rafa kalktı” ifadelerini kullandı.
GENEL MERKEZ’E SERT ELEŞTİRİ
MHP’de kendisini destekleyen teşkilatların görevden alındığını hatırlatan Akşener, “Olmayacak bir şey bu teşkilatların kapısına kilit vurmak. Bir taraftan Türkiye yanarken Ankara’da kalbimize terör gelmişken, o gün şehitlerimizi toprağa verirken, Türkiye Suriye ile savaşın eşiğine gelmişken, Başkanlık sistemi adı altında ne idüğü belirsiz bir tartışmanın rejim değişikliği alevinin sürdüğü bir ortamda MHP Genel Merkez yöneticilerinin bulduğu çare teşkilatı kapatmaktır. Millet size bakar der ki, kendi teşkilatını kapatan bir irade dolayısıyla ben de sizi kapatıyorum. Şimdi bizi bir iddia ile yola çıktık. Biz bu ülkeyi yöneteceğiz. Biz bu devleti yöneteceğiz. Biz milletimizi mutlu, devletimiz mutlu yapacağız. Biz cumhuriyetin tüm değerlerini yeni baştan milletimizle tanıştıracağız. Soruların çalınmadığı çocuklarımızın sınava girerken hangi torpillinin beni geçeceği demediği liyakata saygı duyan başarma hissiyle hareket eden o gençlerin umudunu ortadan kaldırmayan yaratıcı fikirleri olan gençlerimizin fikirlerinin işe dönmesini sağlayan bu çocukların ülkelerine güvenmelerini sağlayan ve bu ülke için çalışmalarının ne kadar önemli olduğunu ve bizler tarafından da bu çalışmaların dikkatle takip edildiğini gösteren bir yönetim anlayışıyla bu ülkeyi biz yöneteceğiz” dedi.
KOLTUK DEĞİL, AYAKKABI
 ESKİTECEĞİZ
Akşener, MHP Genel Başkanı olması hâlinde neler yapacağını şöyle özetledi:
“İddia ediyorum bizim kadrolarımız bizim insanımız yetişmiştir. Bu ülkeyi bu devleti elbetteki hem yönetir hem şaha kaldırır işte bunun için yola çıktık. Parti içi demokrasiyi hayata geçirmek için yola çıktık. Son söz olarak buradan seslenmek isterim teşkilatları kapatabilirsiniz. Kapıya zincir vurabilirsiniz. Birilerine güvendiğinizi ifade edebilirsiniz. Partimizin vesayet içinde olduğu gibi bir intiba oluşturabilirsiniz. Ama ne yaparsanız yapın kurultaya engel olamayacaksınız. Hapishanelerde işkence gördüğü halde bu devlete sahip çıkıp şikayet etmemiş ülkesini muhbirlikle başka ülkelere şikâyet etmemiş bu hareketin siz değerli mensupları bir karar verdiniz. Dediniz ki, kurultay olacak. Bu iradenin önünde de hiç kimse durmayacak. Size Akşener sözü veriyorum biz koltuk eskitmeyeceğiz. Biz ayakkabı eskiteceğiz. Çalışacağız, ülkemizin hiç bir yerini boş bırakmayacağız. Ülkemizin her yerine gidip herkesle kucaklaşacağız.”

Burak AYDIN’ın Haberi