17 Ocak 2015 Cumartesi 02:00:00
Otoyol mevzuunu “iktidar-muhalefet” çekişmesi gibi yansıtmak son derece yanlıştır. Mevzu bahis olan şehrin menfaatleridir. 1960’lı yıllarda bugün İzmir yolu olarak bildiğimiz yol “Nato yolu” olarak yeni yapılırken ilk planlamaya göre Susuz boğazından girip, Sadıkbey köyü civarından çıkacak şekilde planlanmıştı. Şehrin menfaatleri düşünülerek o dönemin Afyonlu bakanı merhum Hasan Dinçer başta olmak üzere siyasiler gücünü kullanmış ve yol, o zamanki şehir merkezinin yanıbaşından (bugünkü Atatürk Bulvarı) geçirilmişti. Bu yolun kente sunduğu imkanları kim inkar edebilir? Şimdi yeni yol yanıbaşımızdan geçmese bile, hiç olmazsa ilimizden geçmelidir. 2015’de ya da 2025’de, fark etmez…
Otoyol mevzuunu “iktidar-muhalefet” çekişmesi gibi yansıtmak son derece yanlıştır. Mevzu bahis olan şehrin menfaatleridir. 1960’lı yıllarda bugün İzmir yolu olarak bildiğimiz yol “Nato yolu” olarak yeni yapılırken ilk planlamaya göre Susuz boğazından girip, Sadıkbey köyü civarından çıkacak şekilde planlanmıştı. Şehrin menfaatleri düşünülerek o dönemin Afyonlu bakanı merhum Hasan Dinçer başta olmak üzere siyasiler gücünü kullanmış ve yol, o zamanki şehir merkezinin yanıbaşından (bugünkü Atatürk Bulvarı) geçirilmişti. Bu yolun kente sunduğu imkanları kim inkar edebilir? Şimdi yeni yol yanıbaşımızdan geçmese bile, hiç olmazsa ilimizden geçmelidir. 2015’de ya da 2025’de, fark etmez…