Memur-Sen, Toplu Sözleşme şartını açıkladı

Memur-Sen İl Temsilcisi Abdülkadir Hız, Toplu Sözleşme için sendikasının şartlarını açıkladı

11 Hizmet Kolu’nun tamamında yetkili olarak toplu sözleşmeyi yürütecek olan Memur-Sen’in İl Temsilcisi Abdülkadir Hız Toplu Sözleşmeye sayılı gün kala taleplerini formül ile açıkladı: “Yüzdelik zam + Taban Aylığı + Refah Payı + Enflasyon farkı.”
Hız, “Toplu Sözleşme hazırlıklarımızı akademisyenlerin, danışmanlarımızın, konfederasyon ve sendika genel merkezlerimizin yöneticilerimizin katılımıyla yaptığımız çalıştaylarla dünya ve Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri de dikkate alarak taleplerimizi olgunlaştırdık. 25-26 Temmuz’da yapacağımız Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısında, taleplerimizi il başkanlarımızla istişare edilecek, onlarında onayı alındıktan sonra kamuoyu ile paylaşılacaktır. 27 Temmuz’da, konfederasyon yöneticileri, 11 hizmet kolundaki sendika başkan ve yönetim kurulu üyeleri, il başkanları, Ankara şubeleri ve kamu görevlilerinin katılımıyla Devlet Personel Başkanlığı’nın önünde kitlesel bir basın açıklaması ile taleplerimizi kamuoyuna deklare edilecek. Kitlesel basın açıklamasından sonra taleplerimizi Kamu İşveren Heyeti adına koordinasyon görevi gören Devlet Personel Başkanlığı’na sunacağız” dedi.
TALEPLER HAZIR
Masada görüşülecek taleplerin hazır olduğunu belirten Hız, “Masaya getirilecek talepler hazır. Ancak, il başkanlarının onayı alındıktan sonra ayrıntıları paylaşmanın doğru olduğunu düşünüyoruz. İl başkanlarının teklif ve önerileri doğrultusunda taleplerde değişiklikler olabilir, kamuoyunu yanıltmış olmayalım. Genel anlamda, Toplu Sözleşme rakamlarımızı belirlerken kullanacağımız formülü değerli basınımızla paylaşalım. 2016-2017 Toplu Sözleşme taleplerimizi tespit ederken, yüzdelik zam artı taban aylığı artı refah payı artı enflasyon farkı ölçeğini kullanacağız. Memur-Sen’in elde ettiği tüm Toplu Görüşme ve Toplu Sözleşme kazanımları sonunda kamu görevlilerinin maaşları enflasyonun hep üzerinde artış göstermiştir. Sosyal ödemelerdeki artış ise, enflasyonun çok çok üzerinde gerçekleşmiştir.Geçen yıl enflasyonun yüksek çıkması sebebiyle bu Toplu Sözleşmeden kamu çalışanlarının beklentisi büyüktür. Sadece enflasyon hesabı değil, büyümeden de mutlaka pay almak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
NEDEN ERTELENSİN?
Kamu Emekçileri Sendikası’nın Toplu Sözleşmeler’in ertelenmesi teklifini de değerlendiren Hız, “KESK, geçmişte de Toplu Sözleşmelerin Eylül-Ekim aylarına ertelenmesini teklif etti, ancak kabul görmedi. Çünkü, KESK’in teklifinde hiçbir zaman Toplu Sözleşmelerin bir ay veya iki ay ertelenmesi durumunda kamu görevlilerinin ne kazanacağı, Türkiye’nin ne kazanacağı konusuna yer verilmedi. Niçin ertelenmesi gerektiğinin gerekçesi anlatılmadı. Yasa var, masa var, kasa var. Niçin toplu sözleşmeler ertelensin? Bir ay içinde devletin kasasına yeni kaynaklarlar mı girecek? Masanın tarafları mı değişecek? Yasa mı değişecek? Hayır. Yetkili konfederasyon ile yetkili sendikalar belli, yetkili olanların Toplu Sözleşme yapmaya, imzalamaya ve itiraz etmeye tam yetkileri var. Hükümet var. Kamu İşveren Heyeti var. Bürokrasi var. Toplu Sözleşme yapmak için bütün şartlar hazır. Toplu Sözleşme masasından kaçmaya, Toplu sözleşme görüşmelerini ertelemeye hiç gerek yok. Biz yetkili Konfederasyon olarak, takvimi harfiyen uygulayacağız, uygulatacağız. Biz bu tür hareketleri Toplu Sözleşme masasını değersizleştirme ve sulandırma hamleleri olarak görüyoruz, itibar etmiyoruz” dedi.
Memur-Sen’in Afyonkarahisar İl Temsilcisi Abdülkadir Hız, “Ek göstergesi 3600’e kadar olan, görev ve makam tazminatından yararlanmayan personelin yansıtma oranını, yüzde 130’dan; yüzde 180’e, 2200 ve 3600 arası ek göstergesi olanların yansıtma oranını yüzde 70’den, yüzde 150’ye; göstergesiz diğer personelin ise yüzde 40’dan, yüzde 120’ye çıkarılmasını toplu sözleşme masasına taşıyacağız” ifadelerini kullandı.
HARCIRAHLAR NE OLACAK
Memurların mali ve sosyal hakları toplu sözleşme ile düzenlenir ifadesinin bürokraside tam oturmadığını kaydeden Hız, “12 Eylül 2010 tarihinde gerçekleştirilen referandumla ‘Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atamaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Ancak mali ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır’ ifadesinin Anayasanın amir hükmü olmasına rağmen memur ve hizmetlilerin harcırahları, fazla mesai ücretleri ve yemek yardımını belirleyen bütçe uygulama yönetmelikleri Bütçe Kanunu’yla çıkmakta, bu da Anayasa’nın amir hükmüne aykırılık teşkil etmektedir. Oysaki bu konularında toplu sözleşme masasında belirlenmesi gerekiyor” şeklinde konuştu. (Kocatepe Haber Merkezi)

HEDEF 1 MİLYON ÜYE
Memur-Sen İl Temsilcisi Abdülkadir Hız, üye hedeflerini de açıkladı.
Hız, “Çalışan ve alınteri döken kurum, kuruluş ve teşkilatlara algı operasyonu sökmez. 365 gün 24 saat esaslı yoğun mesai yapan ve bu mesaisinin sonunda kamu görevlileri için sayısız kazanım üreten Memur-Sen’e hiç sökmez. Memur-Sen’in13 yılda üye sayısını 20 kat artırması tesadüfi değildir, birilerinin lütfu değildir. Konfederasyonumuzun ve sendikalarımızın üye artışında en önemli etken, kamu görevlilerinin mali, sosyal ve özlük haklarında sağlanan iyileşmelerdir. Kamu görevlilerinin enflasyona ezdirilmemesi, hatta onların enflasyonu ezmesidir. Kamu görevlilerine Toplu Sözleşme dışında da her alanda hizmet üretilmesidir. Ferdi kaza sigortası, yüksek lisans imkanı, avukatlık hizmetleri, sınavlara hazırlık kursları bunlardan bazılarıdır. Konfederasyonumuzun ve sendikalarımızın yoğun talep görmesinde mazlumlara sahip çıkmamızın, milletimizin ve insanlığın evrensel değerlerini hayata geçirmede aktif sorumluluk almamızın etkisi ve rolü büyük. İnşallah yeni kazanımlar üreterek, toplumsal faydası yüksek yeni değerlerin inşa ederek üye sayımızı artırmayı sürdüreceğiz. Hedefimiz 1 milyon üyeyi aşmak” dedi.

GREV VE SİYASET HAKKI TALEBİ
Memurlara grev ve siyaset hakkının da verilmesi gerektiğine dikkat çeken Hız, “Grev, Toplu Sözleşme düzeninin olmazsa olmazlarından, ve tamamlayıcı ana unsurudur. Kamil manada Toplu Sözleşme yapmak için kamu görevlilerine mutlaka grev hakkı verilmelidir. Siyaset hakkının sağlanması ise, hem Türkiye’nin demokratikleşmesine, hem de yürütmenin eylem ve işlemlerinin kalitesinin artmasında olumlu katkı yapacaktır. İşçilerin siyaset yapma hakkı var, kamu görevlilerinin yok. Bu paradoks kamu görevlilerine siyaset hakkı verilerek giderilmeli, kamu görevlilerinin tüm birikimleri siyaset kanalıyla kamu yönetimine yansıtılmalıdır. Kamu görevlilerine siyaset ve grev hakkının verilmesi Avrupa Birliği’ne giriş şartlarından 19. Faslın açılmasının önünü de açacaktır. Memur-Sen olarak, hazırladığımız tüm demokratikleşme raporlarında ve yeni anayasa tekliflerinde kamu görevlilerine yönelik siyaset ve grev hakkının verilmesini talep ettik. Bu talebimizi kararlılıkla her zemin ve platformda dile getirmeye devam edeceğiz. Aksi taktirde ülkenin en eğitimli kesimini siyasetten uzak tutarak fayda değil zarar veririz” ifadelerini kullandı.