Medya ve sosyal medyanın yönlendirmesine dikkat

Günümüzde medya ve sosyal medya üzerinden yapılan manipülasyon (hileli yönlendirme) ve algı yönetimlerine maruz kalan gençlerin, buna çare olarak ciddi birer medya okuryazarı olması gerektiğini vurgulayan Eğitmen Elif Demir, ”Maruz kalınan dezenformasyon, özellikle gençlerin kendi farkındalıklarına ulaşmasını engellediği gibi düşünce ve yaşam kalitelerini ciddi etkiliyor. Algılarla oynanmak suretiyle değiştirilen düşünceler, sosyal yaşantıda kişiler arasında da ciddi sorunlara, çatışmalara sebep oluyor. Özellikle “Sosyal Medya” üzerinden yapılan manipülasyonlar, gençleri duygu ve davranış karmaşasına düşürerek sosyal yaşantılarında, birbirleriyle olan ilişkilerinde birlik ve kardeşlik bağlarını zedeleyecek boyutlara ulaşıyor. İletişim kurarken “biz dili” yerine artık “öfke dili”nin kullanılıyor olması ise bu durumunun önemini ziyadesi ile ortaya koyuyor.” diyerek “Amacımız hem bu tehlikenin farkına varılmasını sağlamak, hem de çözüm önerileri sunmak” dedi.
GENÇLER; FARKINDA OLUN
Gelişen teknoloji çerçevesinde medyayı yeniden tanımlarken gençlerin düşünce ve duygularının ne şekilde dejenere olduğunu da anlatmaya çalıştığını ve kritik (eleştirel) düşüncenin bu konudaki önemine vurgu yaptığını da belirten Eğitmen Elif Demir; “Kritik (eleştirel) düşünme, bilgiye doğru şekilde ulaşmanın yollarını öğrettiği gibi yaşantımızı, düşünce ve duygularımızı da sorgulamayı öğretiyor. Çünkü benmerkezcilik, empati yoksunluğu, mantık hataları, ön yargı ve doğruluğu sorgulanmayan bilgilerle beslenen düşünceler, denge ve iç huzuru elde etme önünde ciddi bir settir. Yaptığımız sunumlarda düşünce, olumlu – olumsuz düşünce ve insan hayatındaki önemi, farkındalık, ön yargı, algı nedir ve algı yönetimi, manipülasyon, empati, safsata, dil ve anlatım hataları, medya ve medyada ön yargı, medya haber kritikleri gibi başlıkları görsel örneklerle beraber ele alıyoruz.” dedi.
Kendi farkındalığını yakalamış, düşünce ve duygularını kendisi yönetebilen gençlerin yetişmesini amaçladığını belirten Eğitmen Elif Demir, gençlerin bu konuda cesur olduğunu, hataları ve yanlışları ile yüzleşebildiklerini, bunu korkmadan itiraf edebildiklerini de söyledi.
Bu sunumları anne-babalara da vermeye başladığını ifade eden Elif Demir, “Ailelerin belirli kalıplardaki yetiştirilme tarzları ile gençlerin içinde bulunduğu günümüz gerçekleri ne yazık ki çoğu zaman çatışmalara neden oluyor. Bu yüzden aileler, empati ile yaklaşarak çatışmayı en aza indirmeliler. Gerektiği yerde sosyal medyada çocuklarının ilgi duydukları şeylere beraber bakabilmeliler. Bu kendi aralarındaki köprülerin atılmamasını, gençlerin aileleri ile bir bağ, bir yakınlık kurabilmelerini sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
EBEBEYNLER
İÇİN DE TEHLİKEDE
Yasaklama yerine denetimli kısıtlamayı tavsiye eden Elif Demir, “Medyayı ya da sosyal medyayı tamamen yasaklamak çatışmanın daha da artmasına, gençlerin başka alanlara kaymasına neden olabilir. Bunun yerine denetimli ve kısıtlı izinler verilmeli. Aileler, beraberce yapabilecekleri aktivitelere yer açmalı, yemeklerde bir araya gelmeye, sohbet etmeye çalışmalıdırlar” dedi.
KAD Eğitmeni Elif Demir ayrıca son olarak internet bağımlılığının sadece gençleri tehdit etmediğini, ne yazık ki anne babaların da bu durumdan payını aldıklarını vurgulayarak “İşe önce farkındalıkla başlamalı sonrasında ise düşünme hatalarımızla yüzleşip onları tamir yoluna gitmekle devam etmeliyiz. Hem iç, hem de dış dünyamız ile olan çatışmalarımızı ancak bu şekilde aşabiliriz” dedi. (Kocatepe Haber Merkezi)