“Maddi olarak güçlüyüz toplum nezdinde değil”

5 Nisan Avukatlar Günü töreninde konuşan Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, baroların maddi anlamda güçlü olmakla birlikte toplun nezdin de bu güçten söz edemediklerini söyledi

5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle Baro Başkanlığı’nca Kocatepe Parkı Atatürk Anıtı’nda tören düzenlendi. Baro Başkanı Av. Turgay Şahin ve yönetim kurulu üyelerince anıta çelenk sunuldu. Günün anlamına yönelik konuşmayı Baro Başkanı Şahin yaparken, törene Baro’ya kayıtlı avukatlar katıldılar.
ENTELLEKTÜEL KELAMLAR
İŞE YARAMIYOR
Törende konuşan Afyonkarahisar Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, 5 Nisan Avukatlar Günü’nün tüm meslektaşlarına, hukuk camiasına ve Türkiye’ye kutlu olmasını diledi. Daha önceki kutlamalarda, Türkiye’deki yargı problemlerine değinildiğini belirten Şahin; “Daha önce de ülkemizde yargı alanındaki sıkıntılara, yargı içinde, savunma mesleğinin hak ettiği yeri alamamış olmasına parmak basmıştık. Bu kez özeleştiri yapmak ve tüm bu sorunlara ilişkin kendi sorumluluğumuzu dile getirmek istiyorum. Virginia Haklar Bildirgesi’nden Habeas Corpus emrinden, AİHS’den yeteri kadar söz ettik. Ancak parlak cümleler, entellektüel kelamlar çok da işe yaramıyor, yaramayacak da. Bu kez daha somut şeyler ve olaylardan bahsetmek istiyorum.” dedi.
FAKÜLTE SAYISI
YÜZÜ GEÇTİ
İfadelerinin dikkate alınacağını ümit ettiğini söyleyen Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, TBMM’de sayısı yüzü aşkın hukukçu ve avukat kökenli milletvekili olmasına rağmen yasaların avukatların yok sayılarak çıkarıldığını söyledi. Şahin; “Yeni yasaların ortak özelliği çok acele hazırlanmış olmalarıdır. Yasaların yürürlüğe girdikten sonra hatta bazı hallerde yürürlüğe girmeden önce değiştirilmesi ihtiyacını ortaya koymaları kötü anlaşılmaz bir dille yazılmış olmalarından ileri gelmektedir. Bu durumun nedeni yasa hazırlama sürecinde uygulamacı kökten gelen avukat milletvekillerinin yeterince rol almamaları olabilir. Hukuk Fakültelerinin sayısı yüzü geçmiş bun sene 15 bin öğrenci alınmıştır. Şimdilik yılda 7 bin 500 mezun verilmiştir.” diye konuştu.
SAYI HER YIL 5’ER BİN
ARTACAK
Planlama ve gelecek vizyonu olmaksızın birbiri ardına açılan hukuk fakültelerinin oluşturacağı sorunları öngörmenin devletin asli görevi olduğunu belirten Şahin; “Şu an itibariyle ülkemizde avukat sayısı 90 bini geçmiş durumdardır. Tahminlerimize göre bu sayı her yıl 5’er bin artacaktır. İnanın abartmıyoruz. Bu yıl hukuk fakültelerini kazanıp kayıt yaptıran öğrenci sayısının 15 bine ulaşması bu gerçeği ortaya koymaktadır. Ne yazık ki bu konuda hukukçu milletvekillerimizin bir çabalarını gördüğümüz söylenemez. Özeleştiriye devam edelim. 80 İlde kurulup faaliyet gösteren barolarımız ve bir de çatı organımız olan Türkiye Barolar Birliği var. Geçmiş yıllara göre maddi olarak daha güçlüyüz. Ama toplum nezdinde ki gücümüz ve etkinliğimiz aynı oranda arttı mı? Bu soruya olumlu cevap vermek güç. Mesleki dayanışmanın sağlanması, hukuk gündeminin belirlenmesi ve toplumun aydınlatılması görevlerinin yerine geldiğini de söyleyemiyoruz.” şeklinde konuştu.
AVUKATLIK KANUNU
SON DERECE ÖNEMLİ
Yıllardır özel yetkili mahkemelerin kapatılması gerektiğinin söylendiğini ancak bunun gereğinin yapılmadığını kaydeden Şahin; “Özel yetkili mahkemelerin nasıl kapatılabileceği konusunda tek bir somut öneri, basitte olsa bir yasa değişiklik taslağı üretilememiştir. El yordamı ile günlük hadiselere göre birkaç aşamada bu kurumlar tamamen kaldırılmıştır. Ancak kaldırılmalarında bizim katkımız yoktur. Önümüzde çıkarılması beklenen MİT yasası son derece önemli sonuçlar doğurabilir. Ama bu yasa ile ilgili halen daha somut bir çalışma yapılmamıştır. Yüksek sesle istemezük denilmesinin dikkate alınmadığı yakın tarihteki birçok olayda görülmüştür. Yeni bir avukatlık kanunu hazırlanmaktadır. Ege bölgesinde yer alan barolar oybirliği ile Afyonkarahisar Barosunu temsilci seçmişlerdir. TBB’de yapılan tüm çalışmalara katılıp tüm çalışmalara iştirak ettik. Hayati öneme sahip, mesleğimizin geleceğini ilgilendiren bu konu avukatların ne kadar gündeminde yer almaktadır? Ne kadar katkı sağlanmaktadır. Ne yazık ki hiç denilebilecek kadar az.” ifadelerini kullandı.
DURMAK ZAMANI GEÇTİ
Mesleki dayanışmadan bahsetmelerine rağmen avukat hakkındaki şikayetlerin hemen hemen tamamında bir başka avukatın bulunmasının ne ile açıklanabileceğini soran Şahin sözlerine şöyle devam etti: “Hasılı yapılacak çok şey var. Söylenecek her söz yeterince söylenmiş ve kayda geçmiş zaten. Bu metni hazırlarken geçtiğimiz 5 Nisan konuşmalarına göz attım, inanın herhangi birisini tekrar okusam hiç yadırganmaz, güncelliği sorgulanmaz neticede güzel bir konuşma olmuş denilir ve geçilirdi. Fakat artık konuşmak, yazmak değil çalışmak zamanıdır. Kendimizi ve mesleğimizi geliştirmek zamanıdır. Durmak zamanı geçti çalışma zamanıdır.” (Kocatepe Haber Merkezi)