Liselere girişte çok fazla açıkta kalan öğrenci yok!

İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Musa Dinçgez tarafından dün İl Genel Meclisi üyelerine sunum yapıldı. Meclis üyeleri; Nazmiye Kılçık, Haydar Serdaroğlu, Halim Göral, Cevdet Keçeci, Ahmet Kocakulak, İsa Çağa, Halis Bal, Ali Rıza Yılmaz, İbrahim Acar, Ömer Tunçay, İsmail Özaslan ve Hüseyin Özdinç çeşitli konularda görüş bildirdiler.
“SADECE 475 ÖĞRENCİMİZİ YERLEŞTİREMEDİK”
İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Musa Dinçgez, müdürlük çalışmalarını üç ana başlık halinde aktarmak istediğini kaydetti. Bu yıl değişik bir sistemle liseye geçiş yapıldığını belirten Dinçgez, “Bilindiği üzere bu yıl değişik bir sistemle liseye yerleştirme yapıldı. Merkez ve diğer ilçelerimizle birlikte sınavlı ve sınavsız okul olmak üzere okulları Bakanlığımız ikiye ayırdı.
TEOG sınavına giren öğrencilerimiz sınavda almış olduğu puan değerlerine göre tercihleri doğrultusunda arzu ettikleri okullara yerleştiler. Girişimlerini de bir üst tercihine ulaşmak için sürekli yaptılar. Onun dışında yerleştirme sistemi olarak okullarımızın yerel yerleştirme dediğimiz yerleştirmeleri mevcuttur. Bu yerleştirmeler neticesinde üç defa yerleştirme yapıldı. Son defa daha yerleştirme yapılarak Afyonkarahisar ilimizde toplam 10 bin 296 öğrencimiz sınava girmişti ya da sınavsız öğrencimiz vardı. Sadece 475 tane öğrencimizi yerleştiremedik” dedi.
“ÇOK FAZLA AÇIKTA KALAN  YOK”
Yerleştirilemeyen 475 öğrenciden 90’nın merkez ilçede, 16 da diğer ilçelerde olmak üzere toplam 106 öğrencinin tercih yapmalarına rağmen yerleştirilemediğini belirten Dinçgez, “Bu çocuklarımız için inşallah Eylül ayında açacağımız komisyonla kontenjan boşluğu olan yerlere kendi istekleri de dikkate alınarak yerleştirmeye çalışacağız. Sebebini bilmemekle beraber 369 çocuğumuz da hiç tercihte bulunmadığından o tercihlerini yapmadıkları için açık liselere doğru yönlenmiş olacaklar. Afyonkarahisar ili olarak abartılı şekilde açıkta kalan çocuğumuz olmamıştır. Bu bizim için ve şehir için sevindirici bir olaydır” diye konuştu.
ÇEŞİTLİ KRİTERLER ÖN PLANDAYDI
Milli Eğitim Bakanlığının TEOG Sınavını kaldırdıktan sonra kriterler getirdiğini söyleyen Dinçgez, “Bu kriterlerden bir tanesi okul alanı kriterleridir. Bakanlığımız her okula bir lise tanımladı. Diyelim ki A Okulu B, C, D, E liselerine gidebilir. Buna biz okul kayıt alanı diyoruz. Bir çocuğumuz mezun olduğu okulun alanındaki okulu tercih ettiğinde orası yeşil görünüyor. Bu çocuğumuz kendi okul kayıt alanına gitmezse komşu kayıt alanındaki okullara giderse orası başvuru ekranlarında mavi renkte görülüyor. Öğrencimiz buna da gitmez tüm diğer okullara gidecek olursa rengini şu an hatırlayamadım ekranda bu durum başka bir renkte görülüyor. Sarı renkte bölgelerde okullar açıldı. Bizim A öğrencimiz kendi alanında ki okulu tercih ettiğinde bir tık önde oluyor. Baktılar ki bunun okul alanı uygun bu seferde oturduğu adrese baktılar. Adres kayıt alanı da uygunsa ona da bir puan değeri biçtiler. Daha sonra bu çocuğumuzun 80-100 bandı hepsi eşit puan olarak değerlendirildiğinden bu problem oradan çıktı. Çocuğun puanı 80-100’de olsa A puanını ön görmüşse o A puanını alıyor. O nedenle yerleştirmelerde bazen 82’lik öğrenci 96’lık öğrencinin yerine geçmiş oldu. Sonrasında devam-devamsızlık kriterlerine bakıldı. Bu doğrultuda tercihler ön plana alındı” şeklinde konuştu.  
NOT ORTALAMASINA DA BAKILDI
Son olarak nüfus tarihlerine bakarak öğrencilerin yerleştirilmeye çalışıldığını aktaran Musa Din��gez şöyle konuştu: “Birinci yerleştirmede alınan kriterler bu şekildeydi. Diyelim yerleşemeyen bir çocuğumuzun puanını 95 ön görelim. Şartları da aynı olsun. Bir diğer çocuğumuzda 82 puanda olsun ama doğum tarihi o çocuktan daha küçük olsun. Birinci yerleştirmede o çocuğumuz tercih ediliyor. Olanlar buydu. İkinci yerleştirmede bunun yanlış olduğu anlaşıldı. Kayıt alanına bakıldı, birde çocuğun mezun olduğu 6.7.8 not ortalamalarına bakıldı. Bu doğru bir uygulamaydı ama benim bakanlığımın birinci uygulaması buydu. Ne kadar kızsak da biz onların söylediklerini yapmak zorundayız. Zaten onlar yapıyor. Bizim bu konuda herhangi bir şeye müdahil olmamız da mümkün değil.” >> Burcu AYDIN’ın Haberi