Kurtuluş Resulullah’ın sünnetini yaşamakta – Kocatepe Gazetesi
Döngeloğlu: 'Müslümanlar’dan ricam kendilerine format atmaları' Bu yıl Afyonkarahisar’da üçüncüsü düzenlenen “Asrı Saadet Geceleri” isimli programda konuşan Yazar Ömer Döngeloğlu, kurtuluşun Resulullah’ın yolundan gidip sünnetini yaşamakla mümkün olabileceğini söyledi. Döngeloğlu, Müslümanlar’dan ricasının delete tuşuna basılıp kendilerine format atmaları olduğunu, acilen fabrika ayarlarına dönülmesi gerektiğini savundu Şeneller Turizm ve Afyonkarahisar Belediyesi işbirliği ile Araştırmacı Yazar Ömer Döngeloğlu, [&hellip]
Döngeloğlu: “Müslümanlar’dan ricam kendilerine format atmaları”
Bu yıl Afyonkarahisar’da üçüncüsü düzenlenen “Asrı Saadet Geceleri” isimli programda konuşan Yazar Ömer Döngeloğlu, kurtuluşun Resulullah’ın yolundan gidip sünnetini yaşamakla mümkün olabileceğini söyledi. Döngeloğlu, Müslümanlar’dan ricasının delete tuşuna basılıp kendilerine format atmaları olduğunu, acilen fabrika ayarlarına dönülmesi gerektiğini savundu
Şeneller Turizm ve Afyonkarahisar Belediyesi işbirliği ile Araştırmacı Yazar Ömer Döngeloğlu, Şair Dursun Ali Erzincanlı ve Sedat Uçan seslendirdiği ilahilerden oluşan “Asrı Saadet Geceleri” isimli programa yoğun ilgi gösterildi. Biri Şanlı Ulaşım A.Ş diğeri Şeneller Turizm’den olmak üzere iki kişiye Umre yolculuğu, 15 kişiye Konya seyahati çekilişi yapıldı. Ayrıca Şanlı Ulaşım A.Ş’ye ait özel halk otobüsleri program çıkışı katılımcıları ücretsiz olarak taşıdı.
ALLAH SEÇTİĞİ İNSANLARIN
ARASINA ALSIN
Atatürk Kapalı Spor Salonu’nunda başlayan programında önce Ahmet Yüksel tarafından Kuran-ı Kerim tilavetinde bulunuldu. Programda Şair Dursun Ali Erzincanlı Peygamber Efendimize (SAV) okuduğu şiirler, Sedat Uçan ilahiler seslendirdi. Açılış konuşmasını Şeneller Turizm Şirketi Genel Koordinatörü Bilal Şener yaptı. Şenel, Resulullah’ı (SAV) anlamak, gönüllerde ki muhabbetlere neşe vermek için bu yıl 3. düzenlenen Asrı Saadet Gecelerinin amacına ulaştığını belirtti. Şenel; “Tüm katılımcıları Muhammed’in Rabbi olan Allah Azze ve Celle’nin selamı ile selamlıyorum. Allah Azze ve Celle kainatı yaratırken önce Kâbe-i Muazzama’nın olduğu yeri yaratmıştır. Cenab-ı Hakk insanoğlunu da yaratmıştır. Yaratılan insanoğlu Hz. Adem ve Havva Validemizi de yer yüzüne indirdikten sonra yine o mübarek beldelerde Kabe-i Muazzama’nın 30 kilometre ilerisinde ki Arafat Ovası’nda buluşturup mağfiret kapılarını orada açmıştır. Cenab-ı Mevla bütün sevdiklerini ve seçtiklerini arzın yaratılışı, insanlığın oluşması ile birlikte bu güzel topraklarda bir ve beraber eyledi. Allah seçtiği insanlar arasına inşallah hepimizi dahil eylesin. Bu yolculuk Hz. Adem ile başlayıp Hz. İbrahim ve Resuullah ile devam eden bu yol yolun en güzelidir. 1962 Yılında başlayan bu hizmet aşkımız Cenab-ı Allah’ın izni ile devam etmektedir.” dedi.
KURA İHTİYAÇ SAHİBİNE ÇIKSIN DİLEĞİ
Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, bu yıl üçüncüsü düzenlenen “Asrı Saadet Geceleri” programına ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Çoban; “Geçen yıl ki programda da yine iki kişi için Umre kurası çekmiştik. Gönlümden geçen şudur ki; iki kardeşimizi Umre yolculuğuna uğurlayacağımız çekişiliş, maddi imkânı olmayıp gerçekten kutsal toprakları görmeyi isteyen kişilere çıksın. Hep beraber amin diyelim. Hayırlı olsun.” diye konuştu.
İNSAN KALBİNİN VE
AKLININ ETKİSİNDEDİR
Nihayetsiz hamd ve sonsuz şükürün alemlerin sahibi, kainatın Rabbi Allahül Azimmüşşan’a ait olduğunu vurgulayarak konuşmasına başlayan Ömer Döngeloğlu, salat-ü selamın, tahiyatü ikramın, muhabbetlerin tamamı Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (SAV), O’nun Peygamber karşlerine, ehli beyte olduğunu ifade etti. İnsanların taşıdıkları akıl ile kendilerini idare ettiklerini, aklın bir yönetim merkezi olduğunu dile getiren Döngeloğlu; “Yönetim merkezi olarak aklımız bize fikirler üretir. Yediğimiz, içtiğimiz helal olursa çok güzel şeyler üretir. İnsanlar, canlılar için herkes kendi branşınca birşeyler üretir. Akıl Allah tarafından insana kendisini muhatap almaya değer kılacak kadar önemli bir nimettir. Akılla birlikte birde kalp vardır. Yürek, sine, iç dünyamız, hislerimiz. İnsanı bir de kalp yönetir. Hem akıl etkiler insanı hem de kalp. Bazen aklın bazen ise kalbin dediğini yaparsın.” şeklinde konuştu.
ALİM VE SALİH
KUL SAYISI AZALIYOR
Ömer Döngeloğlu, Atatürk Kapalı Spor Salonunda yapılan türde ki programlara sosyal ve toplumsal açıdan tüm insanların ihtiyaç duyduğunu söyledi. Bu tür program ve gecelerin özlendiğine değinen Döngeloğlu; “Memleket olarak bu stadları futbolculara, voleybolculara, sporculara yer kalmayacak kadar, sahanın ortasına kadar devletin en yetikli insanlarından tüm kardeşlerimizin, milletimizin, vatanımızın, her çeşit insanımızın milli ve manevi değerlerimizin içini doldurmaya çok ihtiyacımız var. Bugünleri hasretle bekledik. Emek verip bugünleri bizlere yaşatan tüm büyüklerime aziz milletime Allah şahit ki yürekten teşekkür ediyorum. Allah sizlerden razı olsun. Birşeye dikkat çekmek isterim. Gittikçe fakirleşiyoruz. Bu fakirleşme ekonomik olarak değil, manevi alanda. Devlet yöneticilerimizin hepsinden Allah razı olsun yaşam standardımız 50-60 yıl öncesine göre çok ileriye gitti. Ama bize tesir edecek alimlerin, sözü insana dokunacak salih kulların gittikçe azaldıklarını görüyoruz. Ortalık bizim gibi laf ebelerine kaldı. Ortalık benim gibi söz cambazlarına kaldı.” ifadelerini kullandı.
KAN DÖKMEK
MODALAŞTIRILDI
Ömer Döngeloğlu, Sivas’lı İhramcızade İsmail Hakkı Efendi, Erzincanlı Terzi Baba, Bitlis’in Hizan’ı Nurs köyünden Said-i Nursi Hazretleri, Ankara’lı Hacı Bayramı Veli gibi alim zat ve salih kulların yerlerine yenilerinin yetişmediğinden yakındı. Alimlerin ve salihlerin gittikçe azaldıklarını söyleyen Döngeloğlu; “Nice salih kullar ki yüzlerine baktığımızda utandığımız, hata edenlerimizin, bıçkın delikanlıların, hırsız, haydutların yolda gördüklerinde başlarını öne düşürdükleri salih kullar, Yozgatlı Ahmet Efendiler, Kayseri’li Seyid Burhanettinler, Konya’lı Mevlanalar gittikçe azaldılar. Dolayısıyla uyuşturucu çeteleri, cinayet ve mafya örgütleri, suç ve terör grupları milletin içine kan dökmeyi modalaştırmıştır. Bunların çeşitli versiyonlarını bu millet tarihi boyunca akıl etmezdi. Sokak ortasında karısını paramparça eden katilleri biz bilmezdik. Bu millet bilmezdi sevdiği kızı bir aldatma ile evine çağırıp parça parça edip çöp poşetlerine doldurup cenazesini Etiler’de çöp bidonuna atmayı bu millet tarihinde hiç bilmezdi.” ifadelerine yer verdi.
50 YIL SONRAKİ
TÜRKİYE FOTOĞRAFI KORKUTUCU
Ülke olarak ahlaken, milli ve manevi değerler noktasında gittikçe fakirleşildiğini dile getiren Ömer Döngeloğlu, düne göre kağıt üzerinde ki rakamın büyüdüğünü belirtti. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in “İlmimiz çoğaldı alimlerimiz azaldı.” sözünü hatırlatan Döngeloğlu şunları söyledi: “Gönenli Mehmet Efendi’den bir tane daha yetiştirebildik mi? Bir camii imamıdır. Normal 657 Sayılı Devlet Memurları Kanuna göre alt dereceden bir devlet memurudur Mahmut Usta Osmanoğlu Hoca Efendi Hazretleri. Yerine bir tane daha koyabildik mi? Gittikçe fakirleşiyoruz. Ben şu milletin 10-12 yaşındaki çocukların Bonzai kullanmalarından, 50 yıl sonra ki Türkiye fotoğrafından çok korkuyorum. Bin yıl önce buraya güneşin ışık yönünü takip ederek gelen dedelerimiz Muhammed Alparslan, Malazgirt Meydanından Bismillah diyerek girdiği şu topraklara ananızın adını ad yaparak Anadolu demişlerdir. O mübarek ecdadın girdiği bu topraklara , Hoca Ahmet Yesevi’nin dergahından çekip getirmişiz Ahi Evran Baba’yı esnaflarımız eksik tartmasın diye. Borcunu zamanında ödesin diye Hoca Ahmet Yesevi tekkesinden Ahi Evran çalmışız biz. Biz ceylanlarla kurtları bir kucağında toplayan Hacı Bektaşi Veli’yi bir başka tekkeden çalmışız.”
“KİMSENİN ELİNİ ÖPMEYE KALKMAYIN”
Bu tür toplantıların bir veya bir kaç kişiye etki edebilecek bir tek anı oluşturabileceğine işaret eden Ömer Döngeloğlu, Siyer sohbetleri, Asrı Saadet Sohbetlerini kendisine yol olarak seçtiğini kaydetti. Açık konuşma taraftarı olduğunu söyleyen Döngeloğlu; “Ben açık konuşmayı severim. Hoca falan değilim. Bana bakıp bu adamdan da Burhan İşleyen Hoca olur zannetmeyin. Ben okuduğunu anlatmaya çalışan belki hitabet kabiliyeti olan bir kardeşinizim. Onun ötesi bir gözle bakmayın. Bazen bizim gözümüz yaşarır bizim. Bazen düşünürüm bu sözümüz Resulullah’ı incitiyor mu acaba diye. Yarın mahşer günü acaba bana yüzü ekşir mi diye. Bazen içimde bir şey hissederim. Bazen duygusallıktan dolayı göz yaşı dökeriz. Zannedilir ki bu adam herhalde çok takva yaşıyor. Babam yaşında adamlar elimi öpmeye koşup geliyorlar. Bunu hiç kimse için yapmayın. Sözünü ettiğim alimler ve salih kullar sessizce çekip gittiler. Din bizim servet kapımız olmuş. Din bizim şöhret kapımız olmuş.” dedi.
BU GİDİŞAT İYİ DEĞİL
Maneviyatça 50 yıl sonrasının Afyonkarahisarı’nın hesabının yapılmaya mecbur olunduğunu belirten Ömer Döngeloğlu, 50 yıl sonra ki iman katsayısının ne kadar olacağı derdine düşülmesi gerektiğini vurguladı. İnsanların birbirlerini yiyip, birbiriyle uğraşmaktan küçük makam ve menfaatler için iftira atmaktan geri durulmadığını belirten Döngeloğlu; “Ben bir hoca efendinin başka bir hoca efendiyi şikayet ettiğini duyunca çok üzülüp şaşırmıştım. Üstelik ağır bir günahla onu itham ediyordu. Müslümanlar o koltuklar ve makamlar sizlerin olsa ne olacak? Bu milletin imanını çalıyor adamlar. Karşınızda saniyede 300 bin kilometre hızda koşan ışık hızını yakalamış internet çağında dijital bir Ebu Cehil karşınızda çocukları ağına düşürmüş biz hala birbirimizle uğraşıyoruz. Sen Türksün ben Kürdüm, sen Şafisin Ben Nakşiyim vd. gibi. Senin hocan benim hocamı döver. Senin şeyhin daha büyük vs. Müslümanlar Allah aşkına sizlerden rica ediyorum; Delete tuşuna basın kendinize format atın. Yeniden formatlıyalım birbirimizi. Fabrika ayarlarına geri dönelim. Bu gidiş yanlış böyle olmaz. Sen sadece sana lazım değilsin. Kurtuluş Resulullah’ın yolunu sünnetini takip etmekle mümkün. ” diye konuştu. >> Burcu AYDIN’ın Haberi