Kültürel yollar hakkında bilgi seviyesi düşük
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile UNESCO’nun birlikte geliştirdiği Kültürel Yollar ve Rotalar projesi ile ilgili Afyonkarahisar’da eğitim çalıştayı yapıldı. Çalıştayda konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Özgür Özaslan, kültür yolları ile ilgili yeteri kadar bilgi sahibi olunmadığından yakındı. Kültür ve Turizm Bakanlığı, UNESCO, Bilkent Üniversitesi’nin yanı sıra FRİGKÜM’ün destek verdiği Kültürel Yollar ve Rotalar [&hellip]
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile UNESCO’nun birlikte geliştirdiği Kültürel Yollar ve Rotalar projesi ile ilgili Afyonkarahisar’da eğitim çalıştayı yapıldı. Çalıştayda konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Özgür Özaslan, kültür yolları ile ilgili yeteri kadar bilgi sahibi olunmadığından yakındı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, UNESCO, Bilkent Üniversitesi’nin yanı sıra FRİGKÜM’ün destek verdiği Kültürel Yollar ve Rotalar Çalıştayı, Oruçoğlu Termal Otel’de gerçekleştirildi. Çalıştay’a yurtiçinden ve yurtdışından pek çok uzman katılırken, kültürlerin tanıtılması amacıyla belirlenen Kültürel Yollar üzerinde duruldu.
Seyahat acentalarının
bilgileri ölçüldü
Çalıştay’da konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Özgür Özaslan, özeleştiri yaptı. Özaslan, “Türkiye Seyahat Acentaları Birliği vasıtasıyla yaptığımız bir çalışmada kültür yolları ile ilgili seyahat acentalarının bilgi seviyesini ölçtük. Maalesef genel anlamda kültür yolları konusunda yüzde 40 dolaylarında bir bilgi yetersizliği ile karşılaştık. Türkiye’nin kültür yolları konusunda da bilgi eksikliği de yüzde 50 seviyesinde. Bu tabii ki seyahat organizasyonunu profesyonelce yürüten firmalarda çalışan insanlarda dahi bu bilgi eksikliğini gördüğümüzde olayı daha iyi algılayabiliriz. Konular, sorunlar çok detaylı” dedi.
Eylem planına ihtiyaç var
Turizm konusunda eylem planı eksikliğini yaşadıklarının altını çizen Özaslan, “2023 bakış açısı itibariyle kültür turizminin yeterli olduğunu düşünmüyorum. İleri gidilmesi gereken çok konu var. Turizmin gelişme koridorları açısından 9 bölge tespit edilmiş, 8 bölgesi kültür turizmi ile ilgili. Sivil toplum örgütleri, halkın da katılması gerek. Bu ayaklardan birinin eksik olması halinde uzun vadeli bir başarıya ulaşmamız mümkün gözükmüyor. Yapılması gerekenler kesinlikle bir eylem planına dönüşmeli. Acil önlemler alınmalı. Türkiye’deki en büyük eksiklik, aynı konu içinde farklı kurumlar arasındaki yetki çatışması. Bu nedenle bir çatı örgüte ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.
Dünyada uluslararası turizm hareketine katılanların sayısının 900 milyonu bulduğuna dikkat çeken Özaslan, “Dünya Turizm Örgütü’nün verilerine göre bunun yüzde 37’sini kültür turizmine katılanlar oluşturuyor. Bu çok önemli. Çünkü kültür turizminin faydası her geçen gün artmaya başladı. Ülke-mizin kültür turizmi açısından müthiş bir potansiyele sahip olması, kültür rotaları, kültür yolları konusunda yapılacak çok iş olduğunu bize gösteriyor” diye konuştu.
Paylaşım saygıya dayanıyor
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Kültürlerarası Diyalog Komitesi Başkanı Mehmet Kalpaklı ise UNESCO’nun çalışmaları hakkında genel bilgiler vererek “UNESCO’nun kültürel çalışmalarında temel amaç, deneyimler, kültürler ve halklar arasındaki alışverişi sağlamaktır. Bu paylaşımın saygıya dayanması, temel koşuldur” dedi.
Kalpaklı, bu çalıştayın çok önemli olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti:
“UNESCO’nun genel politikasına uygun olarak UNESCO Türkiye Milli Komisyonu da program yapmıştır. Bazı projeler üretilmesinde öncü rol üstlenmiştir. Seminerin yapılabilmesi, 27 Eylül 2010’da düzenlenen Türkiye’de Kültürel Yollar ve Yürüyüş Yolları Çalıştayı ile mümkün olmuştur. . Bu eğitim semineri, uzun soluklu seminerlerin ilkidir. Burada atılacak ilk adımların mutlaka devamı gelmeli. Yerel halk, rehberler, tüm aktörler, aşama aşama konuya dahil edilmelidir.”(Kocatepe)