• Haberler
  • Genel
  • Kültürel Bir Lakaptan Kültürel Bir Hakarete Dönüşen Kelimenin Hikayesi

Kültürel Bir Lakaptan Kültürel Bir Hakarete Dönüşen Kelimenin Hikayesi

Günlük dilde sıkça duyduğumuz, zaman zaman espriyle zaman zaman da hakaret olarak kullanılan 'kıro' kelimesi aslında sadece bir lakap ya da argo ifade değil, sosyolojik ve kültürel bir geçmişin izlerini taşıyor. Peki 'kıro' ne demek? Nereden geliyor? Neden zamanla aşağılama içeren bir kelimeye dönüştü?

KIRO: BİR İSİMDİ, SIFATA DÖNÜŞTÜ

“Kıro” kelimesi, geçmişte özellikle Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde erkek çocuklara verilen bir ad ya da samimi bir hitap olarak kullanılıyordu. Halk arasında hâlâ bazı yaşlılar çocuklarını ya da torunlarını sevgiyle “kıro” diye çağırabilir.

Ancak zamanla bu kelime, özellikle büyük şehirlerde kaba saba, eğitimsiz, görgüsüz ya da taşralı erkekleri tanımlamak için kullanılır hale geldi. Bugün argo sözlüklerde “kıro”, çoğunlukla aşağılayıcı bir tabir olarak yer alıyor.

KÜRTÇE KÖKENLİ BİR İFADE

Dilbilimsel olarak “kıro” kelimesinin kökeni üzerine birkaç farklı görüş olsa da, en güçlü ihtimallerden biri Kürtçeye dayanması.

Kültürel Bir Lakaptan Kültürel Bir Hakarete Dönüşen Kelimenin Hikayesi

Kürtçede “kîro” veya “kuro” kelimeleri, “erkek çocuk” veya “oğul” anlamında kullanılır. Bu anlam, zamanla Türkçeye geçmiş ve bazı bölgelerde erkek çocuklarına verilen bir isim haline gelmiştir. Özellikle halk arasında sevgi ifadesiyle kullanılan bu kelime, doğal bir şekilde yerleşmiş ve zamanla şekil değiştirmiştir.

ŞEHİRLEŞME VE “KIRO”NUN AŞAĞILAMA ARACINA DÖNÜŞMESİ

1980’li ve 90’lı yıllarda Türkiye'de yaşanan hızlı göç dalgası ile birlikte, kırsal bölgelerden büyük şehirlere gelen vatandaşlar, özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi metropollerde, “taşralı” olarak etiketlenmeye başladı.

Kentli kesimler, dış görünüşüyle, konuşma tarzıyla ya da yaşam biçimiyle şehir kültürüne uymadığı düşünülen kişileri tanımlamak için “kıro” kelimesini kullanmaya başladı. Bu noktada kelime artık bir isim olmaktan çıkmış, bir önyargı, bir kalıp yargı ve hatta bir dışlayıcı kültürel damga haline gelmişti.

KIRO VE DİĞER SINIFSAL ETİKETLER: VAROŞ, APAÇİ, KIROŞ…

Toplumsal ayrımcılığın dili zaman içinde genişledi. “Kıro” erkekler için küçümseyici bir etiket olurken, kadın versiyonu “kıroş” ya da “kıro kızı” gibi ifadelerle karşılık buldu.
Benzer şekilde “varoş”, “apaçi”, “maganda” gibi kavramlar da sınıf, eğitim düzeyi ve kültürel geçmiş üzerinden şekillenen ayrımcılık dilinin birer parçası oldu.

Bu kelimelerin ortak noktası; bir kesimi “eğitimsiz”, “görgüsüz”, “kalitesiz” olarak kodlayarak sosyal hiyerarşide alt seviyeye yerleştirmesidir. Toplumsal dillerin bu tür dışlayıcı kullanımları, zamanla kalıplaşmış önyargılara dönüşmektedir.

AHLAKİ BİR UYARI: KIRO DEMEK NE ANLAMA GELİR?

Bugün sokakta ya da sosyal medyada birine “kıro” demek, genellikle hakaret veya küçümseme niyeti taşır. Oysa kelimenin kökeni bunu hak etmeyecek kadar sade ve anlamlıdır.

Kültürel Bir Lakaptan Kültürel Bir Hakarete Dönüşen Kelimenin Hikayesi

Kürtçede “oğul” anlamına gelen bir kelimenin, zamanla aşağılama aracı haline gelmesi, dilin sadece iletişim değil aynı zamanda sınıfsal ayrımcılık aracı olarak da işlediğini gösteriyor.

KIRO SADECE BİR SÖZ DEĞİL, TOPLUMUN AYNASI

“Kıro” kelimesinin yolculuğu bize şunu gösteriyor: Dil, sadece kelimelerden ibaret değil. Kelimelerin taşıdığı anlamlar, toplumsal yapının, kültürel çatışmaların ve sınıfsal farklılıkların bir aynasıdır.

Bir zamanlar bir annenin oğluna sevgiyle söylediği “kıro” sözü, bugün bir başkasını aşağılamak için kullanılıyorsa, bu yalnızca dilin değil, toplumun da değiştiğini gösterir. Belki de kelimeleri tekrar asıl anlamlarında kullanmaya çalışmak, toplumsal barışa küçük bir katkı olabilir.

Kocatepe Gazetesi - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme