'Kudüs Müslümanların kırmızıçizgisi, bağımsız Filistin Devleti’nin başkentidir'
Milli İrade Platformu tarafından gerçekleştirilen 'Filistin Mitingi'nde konuşan Milli İrade Platformu Afyonkarahisar Temsilcisi Metin Uz, Kudüs'ün Müslümanların kırmızı çizgisi ve bağımsız Filistin Devleti’nin başkenti olduğunu dile getirerek, 'Bölge haritasını değiştireceğiz sloganları atan Netanyahu bilmelidir ki, eğer bir harita çizilecekse bu haritayı Müslümanlar çizecek ve kendisine cehennem bölgesinde yer verilecektir' dedi
Afyonkarahisar Milli İrade Platformu tarafından“Kudüs için Meydana Çık Afyonkarahisar” sloganı ile Cuma Namazı buluşması ve Filistin mitingi gerçekleştirildi.
İmaret Camii’nde Cuma namazı sonrası Filistin’de hayatını kaybeden vatandaşlar için gıyabi cenaze namazı kılındı. Daha sonra İmaret Camii’nden Zafer Kent Meydanı’na sloganlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşe; Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Mehmet Keklik, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Ceylan Uluçay, MHP İl Başkanı Ahmet Kahveci, siyasi parti temsilcileri, STK üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
“ACİZ İNSANLARIN ÜZERİNE BOMBA YAĞDIRMAK, KIZ ÇOCUKLARINI DİRİ DİRİ TOPRAĞA GÖMEN ZİHNİYETTEN DAHA CAHİL VE DAHA CANİDİR”
Yürüyüşün ardından Afyonkarahisar Milli İrade Platformu adına Metin Uz konuşma yaptı.
Hemen her yıl dünya üzerinde nokta mesabesinde küçücük bir devlet olan, İsrail’in, Müslümanları katletmeye yönelik davranışlarını telin ettiklerini belirten Uz, “Bugün gelinen noktada insanlık vicdanında yankılanan dualara, beddualara, telinlere aldırmadan içerisinde binlerce hastanın bulunduğu hastanelerin bombalanması Müslümanlar nazarında bardağı taşıran son damla olmuştur. Dünyayı zulüm kulelerinden tahakküm ile yöneten kafirler bilmelidir ki; aciz insanların üzerine bomba yağdırmak “kız çocuklarını diri diri toprağa gömen” atalarının adetinden daha cahil ve daha canilerdir. Bu nedenle bu meydanda ve onlarca şehirde Filistinli Müslüman kardeşlerimize direnişlerinde yalnız olmadıklarını duyurmak ve “Müslümanlar ancak kardeştirler” ayetini ete kemiğe büründürmek için buradayız. Günlerdir ölüm olup Gazze’nin üstüne bombalar yağdıran, küçücük bir toprak parçasında iki milyonu aşkın insanı evsiz yurtsuz bırakan, su ve elektrik gibi can damarlarını kesen, hiçbir kural tanımadan savaş suçları işleyen, tarihin en büyük terör örgütü İsrail’i, hamileri Amerika ve Avrupa’yı lanetlemek için buradayız.” diye konuştu.
“SİYONİST İSRAİL FİKRİ SAPKIN BİR İNANCA SAHİP”
İsrail’in, sadece Müslümanlar için değil tüm insanlık için bir sorun olduğunu dile getiren Uz, “Bu belanın ortaya çıkmasının arkasındaki sapkın düşünce olan Siyonizm, tüm insanlık için durmaksızın problem üretmektedir. İsrail’in “acırız tükürüğe billahi tükürsek yüzüne” kabilinden ateş olsa cürmü kadar yer yakacağını düşünmekle birlikte bu bölgede akan bütün kanın, vahşetin ve terörün arkasında doğrudan ya da dolaylı olarak Amerika ve Batı ülkelerinin olduğunu da pek tabi biliyoruz. İlk kıblemiz, haremimiz, etrafı mübarek kılınmış Mescidi Aksa’mız, her gün baskınlarla taciz ve tahkir ediliyorken, sokaklarda masum siviller kurşuna diziliyorken, on yaşında çocuklar tutuklanıyorken, Gazze’de ambargo ve abluka şiddetini artırmışken, sadece Filistinli kardeşlerimizin değil tüm Müslümanların izzeti her an çiğnenmeye devam ediliyorken keyf-i dünyayı tercih etmek bize bırakılan miras değildir. Siyonist İsrail fikri ise bütün İslam ülkelerini ve bütün dünyayı ateşe vermekten kaçınmayacak kadar sapkın bir inanca sahiptir. Yüz yıla yakın süredir İslam topraklarını işgal ederek; kadın, yaşlı, çocuk demeden katlederek habis bir kanser gibi büyüyen İsrail, Türkiye’ye ait toprakların da içinde bulunduğu geniş bir coğrafyayı kendi kutsal ülkesi olarak görmekte ve buraları ele geçirebilmek için her türlü yönteme başvurmaktadır.” ifadelerini kullandı.
“EĞER BİR HARİTA ÇİZİLECEKSE BU HARİTAYI MÜSLÜMANLAR ÇİZECEK”
“‘Bölge haritasını değiştireceğiz’ sloganları atan Netanyahu bilmelidir ki, eğer bir harita çizilecekse bu haritayı Müslümanlar çizecek ve kendisine cehennem bölgesinde yer verilecektir.” diyen Uz, “‘Ben sadece Dışişleri Bakanı olarak bulunmuyorum. Aynı zamanda bir Yahudi olarak bulunuyorum.’ naraları atanlar, Suriye’de ve Irak’ta olduğu gibi zamanı geldiğinde Türkiye de ‘Ben de bir Müslüman ülke olarak Filistin’de bulunuyorum’ derse hangi deliğe kaçacaksınız. ABD’li Senatörün ‘Bir din savaşının içindeyiz’ söylemini işiten Müslüman devletler. Siz hangi din için savaşıyorsunuz. Va’tesimu bi hablillâhi cemian… Allah’ın ipine hep birlikte sarılın” ayeti yoksa sizin kitabınızda yazmıyor mu? “İsrail’in kendini savunma hakkı var diyen korkaklar! Sizler İsrail’in ürettiği deterjandan mahrum olmaktan korktuğunuz kadar Allah’tan korksaydınız bir gün sizin evlatlarınızın kollarınızda can verebileceğini hesaba katardınız.”
“KUDÜS VE MECSİD-İ AKSA İÇİN GAYRET GÖSERİLMESİ İMANIN VE İNSANLIĞIN GEREĞİDİR”
Kudüs ve Mescid-i Aksa için gayret gösterilmesinin imanın ve insanlığın gereği olduğunu kaydeden Uz sözlerin şöyle tamamladı:
“Şahadete ortak olmak için inayet arzulayan Müslümanların, İsrail ürünleri için kuyruğa girmek yerine bütün dünyada onları boykot etmesi, Filistin davasına gerekli önemi ve önceliği vermesi, “İki gün önce atılan ve hastaneyi vuran füzenin hemen bir dezenformasyon kampanyası başlatılarak yapay zekâ ile Filistin tarafından atıldığı entrikasına ancak sizin aveneniz inanır. On yıllardır, dünyanın her yerinden Filistin’e gelerek “Ben çalmazsam başka bir Yahudi çalacak” diyerek Filistinlilerin hayat hakkını çalan, Kudüs’ün tarihi sokaklarında Filistinli ninelere saldıran, çocuk yaşlarından itibaren silah eğitimleri alan bir topluluk, sivil değil milis kuvvettir. Bu kadar zulme maruz kalmalarına rağmen Filistinli kardeşlerimizin büyük bir hassasiyetle merhametli tavırları ortadadır. Buna rağmen “kara harekatı başlatmak için izin verin” diye yalvaran İsrail, karşısında kaybedecek dünyalığı kalmamış, tek emeli şehadet, cennet ve cemâl olan bir merhametli topluluğun, dinine dahledildiğinde gözünü kırpmadan, yeryüzünde bir tek İsrail askeri bırakmayıncaya kadar savaşabilecek imana sahip olduğunu bilmelidir. ABD ve İsrail’in, coğrafyamızın gözbebeği ve barışın şehri olan mukaddes Kudüs’ü kana bulamasını, uluslararası hukuku vahşice çiğnemesini en güçlü şekilde lanetliyoruz. İsrail’e, böyle devam etmesi halinde, eninde sonunda akıttığı masum kanlarında boğulacağını bir kez daha hatırlatıyoruz. Uluslararası kuralların ve vicdanın bu derece hoyratça çiğnenmesi, hiç kimsenin kendini güvende hissetmediği bir dünyaya doğru gidildiğinin ifadesidir. Bu tehlikenin bilincinde olduğunu düşündüğümüz uluslararası arenayı ve Birleşmiş Milletleri zaman kaybetmeksizin bir kez daha harekete geçmeye çağırıyoruz. Ve bütün dünyaya yüksek sesle haykırıyoruz; Kudüs Müslümanların kırmızıçizgisi, insanlığın kadim silueti, bağımsız Filistin Devleti’nin başkentidir.”
Program Afyonkarahisar İl Müftüsü Sinan Kazancı tarafından yaptırılan duanın ardından sona erdi.