• Haberler
  • Genel
  • Konya’ya semayı Afyon öğretti – Kocatepe Gazetesi

Konya’ya semayı Afyon öğretti – Kocatepe Gazetesi

Afyonkarahisar Kültür ve Turizm Müdürü Lokman Derya Solmaz, Afyonkarahisarlı semazenlerin, 1963-64 yıllarında sema törenlerini hatırlatmak için Konya’ya defalarca gittiklerinin bilindiğini söyledi Çelebi sülalesi Afyon’da yaşıyorAfyonkarahisar Kültür ve Turizm Müdürü Lokman Derya Solmaz, yaptığı açıklamada, Afyonkarahisar Mevlevihane’sinin Konya’dan sonra en önemli Mevlevihane olduğunu belirtti. Tekke ve zaviyelerin 1925 yılında kapanmasından sonra Konya’daki sema geleneğinin unutulmaya yüz [&hellip]

Konya'ya semayı Afyon öğretti

Afyonkarahisar Kültür ve Turizm Müdürü Lokman Derya Solmaz, Afyonkarahisarlı semazenlerin, 1963-64 yıllarında sema törenlerini hatırlatmak için Konya’ya defalarca gittiklerinin bilindiğini söyledi

Çelebi sülalesi Afyon’da yaşıyor
Afyonkarahisar Kültür ve Turizm Müdürü Lokman Derya Solmaz, yaptığı açıklamada, Afyonkarahisar Mevlevihane’sinin Konya’dan sonra en önemli Mevlevihane olduğunu belirtti. Tekke ve zaviyelerin 1925 yılında kapanmasından sonra Konya’daki sema geleneğinin unutulmaya yüz tuttuğunu savunan Solmaz, şunları söyledi:
“http://m.kocatepegazetesi.com/”Kaynaklardan ve yaşayan kişi-lerden edindiğimiz bilgiye göre, 1950’li yılların başında Mevlana’yı anma gecesi ve sema töreninden küçük bir bölüm icra edilmek istenir ama Konya’da semazen bulunamaz. Afyonkarahisar’a gelerek, buradaki semazenleri davet ederler. O yıllarda ve 1963-64 yıllarında Afyonkarahisar semazenleri, sema törenlerini öğretmek için Konya’ya defalarca giderler. O dönemleri yaşayan ve tarihe tanıklık etmiş olan birkaç vatandaşımız halen yaşıyor. O günlerin fotoğraflarını da hatıra olarak saklıyorlar. Bu fotoğraflar birer belge olarak halen arşivimizde duruyor.”http://m.kocatepegazetesi.com/”
Solmaz, Afyonkarahisar Mevlevihanesi’nin İstanbul Galata Mevlevihanesi’nden 200 yıl önce kurulduğunu anlatarak, Afyonkarahisar’ın Mevlana ve Konya ile akrabalık ilişkilerinin de bulunduğunu kaydetti. Mevlana’nın torunlarının Afyonkarahisar’da yaşadığına işaret eden Solmaz, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Mevlana’nın kız torunu Mutah Hara Hatun’un Germiyanoğlulları’na gelin geldiğini biliyoruz. O günden bugüne Çelebi sülalesi Afyonkarahisar’da da yaşıyor”http://m.kocatepegazetesi.com/” diye konuştu.
Sultan Divani’nin önemi
“http://m.kocatepegazetesi.com/”Afyonkarahisar, Sultan Divani gibi önemli bir şahsiyetin mekanını bünyesinde bulundurması sebebiyle çok önemli bir Mevlevihane’ye sahip”http://m.kocatepegazetesi.com/” diyen Solmaz, şunları söyledi: “http://m.kocatepegazetesi.com/”Sultan Divani, Mevlevilik tarihinin en önemli birkaç şahsiyetinden biridir. Mevlana’nın 7. kuşak torunlarından biridir. Onun icraatları, seyahatleri, Mevleviliğin kurumsallaşmasındaki gayretleri çok önemlidir. Sultan Divani, bazı önemli divan edebiyatçıları tarafından ‘Piri Sani-ikinci pir’ diye adlandırılmıştır.”http://m.kocatepegazetesi.com/”
Solmaz, Sultan Divani döneminde aşure etkinliğinin Afyonkarahisar Mevlevihanesi’nden farklı bir boyut kazandığına da değinerek, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Sultan Divani zamanında bahçeye kazanlar kurulurmuş. Bektaş-i ve dervişler de bu törene katılırmış. Muharrem ayında bu etkinlik, bambaşka bir ortamda icra edilir hale gelmiş. Hatta Afyonkarahisar’da yaşayan gayri Müslim azınlıklar bile bu aşureden istifade etmek için kazanların başına gelip hububat bile taşırlarmış.”http://m.kocatepegazetesi.com/” (AA)

Bakmadan Geçme