Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

Konu dışı soru – Kocatepe Gazetesi

Murat Arısoy 26 Ekim 2010 Salı 14:21:30
  Gazetecinin görevi haber yapmak. Ama haber yaparken de aktarmak.
Olanı-biteni aynen de aktarabilir gazeteci, çıkarım yaparak da aktarabilir, yorum yaparak da.
Mesuliyet kendisine aittir. Yeter ki aktarabilecek bir şeyler olsun.
Kimi toplantılar olur ki normal şartlarda randevu usulüyle röportaj yapma imkanımızın düşük kaldığı yetkilileri görürüz. Gündemde mutlaka o yetkilileri ilgilendiren konular vardır.
Sormak isteriz, “Nedir yorumunuz” diye. Çünkü bizim için yetkililerin söyleyeceği sözler haber değeri taşır.
Sadece yerel anlamda değil, yaygın basın anlamında da yetkililerin söyledikleri haberdir.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan konuştuğu zaman, siyasi yelpazenin neresinde olursa olsun televizyonlar ve gazeteler o konuşmayı ya da o konuşmadan yola çıkarak yapılan yorumlara yer verir.
Yerel anlamda da durum farklı değil. Yetkililerin cümleleri, gazeteciler için haber cümleleridir.
Ve “dedi”, “diye konuştu”, “ifade etti” gibi şablonlar, aslında yetkililerin cümleye başlamalarıyla birlikte gazetecilerin notlarında ya da akıllarında yer bulur.
Gazeteciler, “sansür” düşüncesiyle hareket etmez. Kendisine göre önemli gördüğü her kelime, haberde yer bulur.
Ama herhangi bir açıklamanın tamamını girmek zorunda da değildir.
Afyonkarahisar’daki tüm habercileri toplasanız ve hepimize bir metin verip “Şu metni haberleştirin” deseniz, en az 15 tane ayrı vurgu ve ayrı haberle karşılaşırsınız.
Zira yayın organlarının tutumunun yanı sıra gazetecinin dünyaya ve olaylara bakışı ile mühim gördüğü konular ayrı ayrıdır.
Yeter ki aktarılacak bir şeyler olsun.
Evet, yeter ki aktarılacak bir açıklama, bir cümle, bir hareket, bir yüz ifadesi olsun.
Gazeteci, bir toplantıda yetkililere “Efendim, bir sorumuz var. Şu, şu, şu konular hakkında ne düşünüyorsunuz?” diye sorduktan sonra “Bunlar bizim gündemimizde yok. Lütfen toplantı ile ilgili soru sorunuz” yanıtını aldığında iki seçenekle karşı karşıya kalır:
Birinci seçenek, “Peki” deyip gazetesinde de sadece “konu ile ilgili” açıklamaları aktarmak.
İkinci seçenek, “Peki” deyip gazetesinde “Yetkili, şu şu şu konulara yanıt vermekten kaçındı” kurgusuna dayalı haber hazırlamak.
Esasında bir üçüncü seçenek de var. O da soru sorma sırasında “Konu dışı” itirazının ardından soru sorma ısrarı sürdürüp zıtlaşmak.
Ama bu zıtlaşmanın kimseye fayda getirmeyeceği aşikar. O nedenle bu yolu tercih etmek pek de mânâlı değil.
Dikkat çekilecek nokta şudur: Gazeteci, “konu”ya bağlı kalarak soru sormak zorunda değil.
Hem farklı gündem maddeleri hususunda yetkililerden demeç almak isteyebilir, fakat bu durumun dışında her gazetecinin kendi gündemi de bulunur.
Gazeteci, pekâla kendi gündemi ile ilgili de soru sorma arzusundadır.
Gazeteciyi “konu dışında soru sormamak”la sınırlamak, aslında yetkililerin ya sorulan sorulara ilişkin bilgisinin olmadığını, ya da “kritik” sayılabilecek bazı konularda açıklama yapmak istemediğini ortaya koyar.
Her iki durumda da kullanılan basit yöntem, “konu dışı soru sormayın” kelime grubuna başvurmaktır.
Toplantılarla ilgili benim çok güldüğüm bir durum daha var:
Gazeteci, soruyu sorar. Eğer hoşa gitmeyen veya “ters” diye tanımlanan bir soruysa karşı taraf sinirlenir. Daha da ilginci, bazen “Biz zaten sizi çağırmadık ki” gibi bir cümle kurulur.
Ender görülen bir durum olmakla birlikte “görülmeyen” bir hal de değildir bu.
“Biz zaten sizi çağırmadık ki” cümlesinin altmetni, “Arkadaş, efendi efendi toplantıyı izleyecekseniz izleyin. Aksi takdirde toplantı basına kapalı devam edecek. Ve sizi salondan çıkarmak zorunda kalacağız”dır.
Ortada bir inatlaşma hasıl olursa, gazeteci bu sefer de “Gazetecileri çıkardılar” diye haber yapar. Veya “Yetkiliden habercilere: Sizi biz çağırmadık” şeklinde bir başlık atar.
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Koca’nın dediği gibi:
“Gazeteci doktor gibidir. Allah yokluğunu göstermesin, ama eline de düşürmesin.”
Kanımca gazetecinin sorduğu soruların ekserisi “konu içinde”dir.
Cevaplamak ya da cevaplamamak, yetkililerin bileceği iş tabii.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti