Konsolosluk saldırganı örgüte korku ve tehditle katılmış
İstanbul'da Amerikan Konsolosluğuna yapılan silahlı saldırıda yaralı olarak ele geçirilen DHKP-C'li 51 yaşındaki Hatice Aşık’ın amcası Ömer Aşık, babası ile küs oldukları için yeğenini küçüklüğünden beri görmediğini açıkladı. Hatice Aşık’ın hapse ve örgüte girdikten sonra ailesiyle de görüşmediğine değinen Amca Aşık, Hatice Aşık'ın hemşirelik yaparken baskı ve tehditle örgüte katılmak zorunda kaldığını duyduğunu anlattı ABD [&hellip]
İstanbul’da Amerikan Konsolosluğuna yapılan silahlı saldırıda yaralı olarak ele geçirilen DHKP-C’li 51 yaşındaki Hatice Aşık’ın amcası Ömer Aşık, babası ile küs oldukları için yeğenini küçüklüğünden beri görmediğini açıkladı. Hatice Aşık’ın hapse ve örgüte girdikten sonra ailesiyle de görüşmediğine değinen Amca Aşık, Hatice Aşık’ın
hemşirelik yaparken baskı ve tehditle örgüte katılmak zorunda kaldığını duyduğunu anlattı
ABD Konsolosluğu’na yapılan silahlı saldırının ardından polisle girdiği silahlı çatışmada yaralı ele geçirilen Hatice Aşık’ın, Afyonkarahisar’ın Sultandağı İlçesine bağlı Kırca Köyü’nden olduğu ortaya çıktı. Babalarıyla küs olmaları nedeniyle yeğenleriyle de 30 yıldır görüşmediğini kaydeden amcası 71 yaşındaki Ömer Aşık, Hatice Aşık’ın köyde irtibat içinde hiçbir akrabasının olmadığını vurguladı. Yıllarca hapiste kaldıktan sonra Hatice Aşık’ın yine bir saldırıya karışmasına anlam veremediğini ifade eden amca Aşık, “Hatice ağabeyimin kızı. Ağabeyimle bir arazi mevzusunda dolayı 25-30 senedir konuşmuyorduk. Hatice Aşık’ı da 30 yıldır, küçükken okula gittiğinden beri görmedim” dedi.
Görüşmediği için bilgilerinin sınırlı olduğunu söyleyen Ömer Aşık, Hatice Aşık’ın DHKP-C’ye katılmasının baskı ve şiddet nedeniyle olduğunu anlattı. Amca Ömer Aşık şunları söyledi, “Okuyup, Ankara Hacatepe Tıp Fakültesi ameliyathane hemşiresi oldu. Gecenin bir yarısı hiç tanımadığı bir kişi gelip; ‘bize sargı bezi ilaç vereceksin, vermezsen anneni, babanı, kardeşlerini öldüreceğiz’ demiş. Korkusundan ilaç ve sargı bezlerini vermiş. Bir hafta sonra aynı kişiler yine gelip isteklerde bulunmuşlar. Korkuyla yine isteklerini yapınca, doktor malzemelerin azaldığını fark etmiş. Doktor; ‘bu sargı bezlerini, ilaçları çalan mı var, satıyor musun?,’ diye sorunca, suç ortağı olarak yargılanmaktan korkup teröristlerle gitmiş.”
BABASIYLA GÖRÜŞMEYİ
KABUL ETMEMİŞ
Hatice Aşık’ın hapisten çıktıktan sonra yeniden saldırıya karışmasına bir anlam veremediğini de anlatan Ömer Aşık, yeğeninin hapiste babasıyla da görüşmediğini aktardı. Yeğeni Hatice Aşık ve birinci derece yakınları ile hiç bir irtibatları olmadığını söyleyen amca Aşık, “15 yıl cezaevinde yattı. Kütahya’da cezaevinde kalırken, babası görüşmeye gitmiş. Kız görüşmeyi kabul etmemiş. ‘Benim ailem yok’ demiş. Babası iki, annesi ise dört yıl önce vefat etti. 15 yıl hapisten sonra hapisten çıkıp yine olaylara karıştığını duyduk. Sonra yine cezaevine gönderilip 2,5 yıl daha yatmış. Ne zaman çıktı bilmiyorum ama 1,5 ay önce çıkmış diye duydum. Yeni saldırıyı da bugün duydum. Çok üzüldüm. Böyle olmasını istemezdik. Keşke vatanda millete faydalı biri olsa, bu olaylara karışmasaydı” şeklinde konuştu.
Hatice Aşık ve ailesinin hiç bir zaman Kırca’da yaşamadığını da aktaran amca Ömer Aşık, ailenin Afyonkarahisar’dan yıllar önce koptuğunu anlattı. Hatice Aşık’ı en son ilkokul öğrencisiyken gördüğünü söyleyen Amca Aşık sözlerini şöyle tamamladı, “Köyde durmadılar. Köyle bir alakaları yoktu. Biz de küs olduğumuz babalarıyla bile hiç bir zaman bir araya gelmedik. Bu tür acı olayların olmasını istemem. Millete, devlete faydalı olmak gerekir. Yaşanan terör olaylarını duyunca çok üzülüyorum. Herkes baba ve ana olarak çocuklarına sahip çıkmalı. Çocuklarının nereye gittiğini, ne iş yaptığını ve başına ne geldiğini kontrol etmeli. Ailelerin çocuklarını takip etmesi gerekiyor.” (Kocatepe Haber Merkezi)