• Haberler
  • Gündem
  • Kocatepe Gazetesi Muhabiri Nail Azbay, sel felaketinin yaşandığı bölgede gelişmeleri takip etti : 1964'den sonraki en büyük felaket!

Kocatepe Gazetesi Muhabiri Nail Azbay, sel felaketinin yaşandığı bölgede gelişmeleri takip etti : 1964'den sonraki en büyük felaket!

  İhsaniye İlçesi'ne bağlı çok sayıda köy ve kasaba 2 saat içerisinde yağan sağanak yağışın ardından sele teslim oldu. Selin vurduğu 2 bin 300 nüfuslu ve 500 hanenin yer aldığı Yaylabağı Kasabası'nda evler, ahırlar kullanılmaz hale gelirken, çok sayıda kümes hayvanı telef oldu. Yaklaşık 100 hane balçıklı çamurla kaplandı. Evlerdeki buzdolapları, çamaşır ve bulaşık makinalarının [&hellip]

İhsaniye İlçesi’ne bağlı çok sayıda köy ve kasaba 2 saat içerisinde yağan sağanak yağışın ardından sele teslim oldu. Selin vurduğu 2 bin 300 nüfuslu ve 500 hanenin yer aldığı Yaylabağı Kasabası’nda evler, ahırlar kullanılmaz hale gelirken, çok sayıda kümes hayvanı telef oldu. Yaklaşık 100 hane balçıklı çamurla kaplandı. Evlerdeki buzdolapları, çamaşır ve bulaşık makinalarının büyük bir kısmı selden dolayı bozuldu. Kışlık erzaklar ise sele kapılarak tüketilmeyecek bir hale geldi. İl Afet Acil Durum Müdürlüğü’ne bağlı ekipler hasar gören evleri tek tek dolaşarak hasar tespit çalışmalarına başladı.
“MAHSUR KALANLARI KEPÇELERLE
KURTARDIK”
Yaylabağı Belediye Başkanı Niyazi Akgedik, sel sonrasında evlerinde mahsur kalan vatandaşları kepçelerle kurtardıklarını anlattı. Akgedik, şöyle konuştu:  
“Önceki gün öğleden sonra saat iki gibi yağış başladı. 2 saatlik bir yağış sonrasında Ayazini bölgesinden gelen yağmur suları, derelerimizi taşırdı. Derelerden taşan su kasabamızdaki evlere zarar verdi. Bu doğrultuda biz kepçemizle, itfaiyemizle evlerde mahsur kalan vatandaşlarımızı kurtarmaya başladık. Bizim kasabamızda çok şükür can kaybı olmadı. Kümes hayvanları telef oldu. Daha çok maddi hasar meydana geldi.”
“TAŞKIN KORUMA OLMASAYDI
CAN KAYBI OLURDU”
Akgedik, beldeye inşa edilen Taşkın Koruma Tesisi sayesinde felaketin boyutunun önlendiğine dikkat çekti. Bu tesisin yapılmaması durumunda can kayıplarının olabileceğine değinen Akgedik, “Sayın Bakanımız Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun destekleriyle 2016 yılında kasabamızda bir dere ıslah projesi uygulandı. Yani taşkın koruma tesisi inşa edildi. Yaklaşık 6 kilometrelik bir alanda taşkın koruma tesisinin inşası yapıldı. Ve bugün bu yapılan yatırım sayesinde felaketin daha da büyümesinin önüne geçildi. 1964 yılında böyle bir afet olmuş ve kasabamızdan 3 kişi sele kapılarak hayatını kaybetmiş. Büyükbaş hayvanlar telef olmuş. Bu taşkın koruma tesisi sayesinde can kaybımız olmadı. Burası olmasa can kaybı olurdu. Kasabamızın yüzde 80’i bu durumdan olumsuz etkilenirdi.” dedi.
“3 SAAT CAMDA MAHSUR KALDI, ISLIK ÇALARAK HABER VERDİ”
16 yaşındaki Furkan Çeliker, 3 saat boyunca camda mahsur kaldığını yakınlarına ıslık çalarak iyi olduğunu duyurmaya çalıştığını söyledi. Çeliker, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Sel gelmeden önce tavuklarım suyun içinde çırpınıyordu. Bende onları kurtarmak istedim. İkisini kurtardım evin içine attım. Sonra birden sular yükselmeye başladı. Eve girmemesi için selin giriş noktalarını kesmiştim. Fakat sel yıkıp geçti. Bende korkuyla su seviyesinden yukarıda kalmak için minderleri camın üzerine koydum. Ben yaklaşık 3 saat civarında camda bekledim. İyi olduğumu duyurmak için sürekli ıslık çaldım. Çatıya çıkmayı denedim ama başaramadım. Sular azalmaya başladığında dedem ve abim geldi beni kurtardılar.”
“HER ŞEY MAHVOLDU”
Yaşadıklarını gözyaşları içerisinde anlatan 68 yaşındaki Arife Kale ise, evlerinde kullanılacak hiçbir şeyin kalmadığını söyleyerek devlet yetkililerinden yardım istedi. Kale, “Biz evde hamur yoğuruyorduk. Çocuk dışarı çıkmıştı bir anda içeri girdi, “anne hemen dışarı çıkın sel geliyor” diye bağırdı. Dışarı çıktığımızda her taraf sular altındaydı. Biz hemen buradan uzaklaştık. Ben orada başka bir komşunun evine girdim. Evde dört kişiydik. Yiyeceklerimiz telef oldu. Hayvanlarımızın yiyecekleri sular altında kaldı. Onların da yiyecek hiçbir şeyi kalmadı. Her taraf mahvoldu. Ben ne yapayım? Evime serecek halım yok. Buzdolabımız, çamaşır makinemiz her şeyimiz bozuldu. Devletimizden yardım bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
“HEM AHIRIMIZ, HEM EVİMİZ
HEM KİLERİMİZ MAHVOLDU”
Kasaba halkından Bekir Akyar, ise hem ahırlarının hem de evlerinin selden olumsuz etkilendiğini söyledi. Tarım arazilerinde bulunan mahsulün de telef olduğuna dikkat çeken Akyar, “Biz daha önce böyle bir şey görmedik. Dedelerimiz 1964 yılında böyle bir sel felaketinin olduğunu söylerdi. Ayazini mevkiisinden gelen sel, Afyon-Eskişehir karayolunun yüksek olmasından dolayı bizim evlerimizi doldurdu. Biz bu yola menfez istiyoruz. Evlerimiz kullanılmaz halde. Kilerimiz öyle. Hayvanlarımızı zorla kepçeyle kurtardık. Traktörümüz sular altında kaldı. Arka tarafta silajlık mısırlarımız vardı. Kışlık samanlarımız, yemlerimiz her şeyimiz perişan oldu. Devletimizin bize yardım elini göstermesini istiyoruz.” diye konuştu. >> Nail AZBAY’ın Özel Haberi

ÖZGÜL TERMAL’DEN “MİSAFİR ETMEYE HAZIRIZ” MESAJI

Termal otellerin yoğun olduğu beldede bulanan Özgül Termal Otel Genel Müdürü Süleyman Çınaroğlu, afetten etkilenen vatandaşları misafir etmeye hazır olduklarını duyurdu. Özgül Termal Genel Müdürü Süleyman Çınaroğlu, yaşanan sel felaketinden büyük üzüntü duyduklarını belirterek, “Özgül ailesi olarak ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Sel felaketinin ardından belediye, muhtarlık ve mağdur vatandaşlarımızı ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Mağdur vatandaşlarımıza gıda yardımında bulunduk. Öte yandan gerek yetkililerimize gerekse de mağdur vatandaşlarımıza barınma ile ilgili ihtiyacı olan açıkta kalan, evinde sıkıntısı olanları tesisimizde konaklamaya hazır olduğumuzu bildirdik.” ifadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme