• Haberler
  • Gündem
  • 'Kocasına Alerjisi Olan Kadın': Johanna Watkins'in Hayatta Kalma Mücadelesi

'Kocasına Alerjisi Olan Kadın': Johanna Watkins'in Hayatta Kalma Mücadelesi

Johanna ve Scott Watkins çifti, 10 yıl önce mutlu bir evlilikle hayatlarını birleştirdi. Ancak son birkaç yılda yaşanan beklenmedik sağlık sorunları bu çiftin hayatını değiştirdi.

Johanna, aniden başlayan şiddetli sağlık sorunlarıyla mücadele ediyor. Yaşadığı bu ciddi sorunlar sadece sağlığını değil, kocası Scott ile ilişkisini de derinden etkiledi. Neredeyse her şeye karşı alerjik reaksiyon göstermesi, onların evliliklerini bambaşka bir mücadeleye dönüştürdü.

TEŞHİS KONULMASI: MCAS HASTALIĞI

Uzun süren doktor ziyaretlerinden sonra, Johanna’ya Minnesota Üniversitesi’nden Dr. Lawrence Afrin tarafından “Mast Hücre Aktivasyon Sendromu (MCAS)” teşhisi kondu. MCAS, vücuttaki mast hücrelerinin yanlış zamanda yanlış kimyasallar salgılamasına neden olan bir bağışıklık sistemi bozukluğu. Bu durum, bireyin zararsız uyaranlara bile aşırı alerjik tepkiler vermesine yol açıyor. Daha da üzücü olan ise, Johanna’nın eşi Scott’a karşı da alerjik tepki göstermesi.

'Kocasına Alerjisi Olan Kadın': Johanna Watkins'in Hayatta Kalma Mücadelesi

EVDE AYRI YAŞAMLAR: “ALERJİSİZ BÖLGE” VE SCOTT’IN FEDAKARLIĞI

Scott, Johanna’nın sağlığını korumak için evde radikal değişiklikler yaptı ve onun için “alerjisiz bir bölge” oluşturmak adına elinden gelen her şeyi yapıyor. Ancak Scott için bu durum oldukça zorlayıcı. Eşine sarılamayan ve ona yakın olamayan Scott, “Ona çok yaklaşamıyorum, sarılamıyorum. Ona zarar vermeden ona sarılamıyorum,” diyerek üzüntüsünü ifade ediyor. Scott evin alt katında yaşarken, Johanna ise alerjenlerden korunmak için üst katta yaşamak zorunda. Bu fiziksel ayrılık, ilişkilerinde duygusal bir zorluk yaratıyor.

Johanna, en ufak bir temas ya da uyaranla bile ciddi alerjik reaksiyonlar geçirebiliyor. Scott, Johanna’nın sağlığı için özel malzemeler kullanıyor ve evdeki her detayı titizlikle seçiyor.

“SALDIRI MODUNDA” BİR VÜCUT: JOHANNA'NIN ZORLU YAŞAMI

Johanna, odasının kapısı açıldığında bile vücudunun alarm durumuna geçtiğini, tüm bağışıklık sisteminin saldırı altındaymış gibi çalışmaya başladığını söylüyor. "Odanın kapısı açılır açılmaz vücudumun saldırı moduna geçtiğini hissediyorum; sanki vücudum kendi kendine savaşıyor," diyerek durumu özetliyor. Bu aşırı hassasiyet, Johanna’yı adeta evin içinde tutsak ederken, dış dünyayla bağlarını koparmasına neden oluyor.

KENDİNİ GÜVENDE HİSSETTİĞİ TEK KİŞİLER: KIZI VE ERKEK KARDEŞLERİ

Bu hastalık, Johanna’nın birçok insanla temasını imkansız hale getirmiş olsa da, güvenle bir arada bulunabildiği birkaç kişi var: öz kızı ve erkek kardeşleri. Kızı ve kardeşleriyle birlikte olduğunda herhangi bir alerjik reaksiyon göstermeyen Johanna, bu kişilerden büyük bir destek buluyor. Ancak Scott, eşinin sağlığını korumak için kendisinden uzak durmak zorunda ve bu da ikisi için duygusal olarak zor bir durum yaratıyor.

MCAS İLE YAŞAMANIN ZORLUKLARI

MCAS hastaları, çevresel faktörlere karşı çok aşırı hassasiyet gösterir ve bu durum onların yaşam alanlarını, kullandıkları eşyaları ve çevreleriyle olan etkileşimlerini kısıtlar. MCAS hastalarında yiyecekler, temizlik ürünleri, kıyafetler hatta insanlar bile ciddi alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Bu reaksiyonlar ise nefes darlığı, kalp çarpıntısı, baş dönmesi ve şiddetli vakalarda anafilaktik şoka kadar varan belirtilerle ortaya çıkabilir.

DESTEK VE UMUT

Johanna’nın MCAS ile mücadelesinde Scott en büyük destekçisi olmaya devam ediyor. Scott’ın gösterdiği sevgi ve fedakarlık, onların bu zorlu süreci birlikte atlatmalarını sağlıyor. Ancak bu rahatsızlık, hem fiziksel hem de duygusal olarak oldukça yorucu. Johanna, Scott’ın desteğiyle her gün hayata tutunmaya çalışıyor ve yeni tetikleyicilerle mücadele ediyor.
Henüz MCAS'in kesin bir tedavisi bulunmuyor. Minnesota Üniversitesi’ndeki doktorlar ve araştırmacılar bu hastalığın tedavisini bulmak için çalışmaya devam etse de, Johanna ve Scott belirsizlikle dolu bu süreci sabır ve dayanıklılıkla atlatmak zorunda.

Johanna ve Scott'ın yaşadığı bu sıra dışı hikaye, sağlık sorunlarının hayatı nasıl değiştirebileceğini ve insanları sevdiklerinden nasıl ayırabileceğini gözler önüne seriyor. Yaşadıkları zorluklara rağmen, Scott ve Johanna bu mücadelede birçok insan için umut ve azmin bir simgesi olmaya devam ediyor.

Bakmadan Geçme