KOAH'ın en büyük etkeni sigara
Özel Fuar Hastanesi Göğüs Hastalıkları Sami Şahan, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) hakkında bilgi verdi. Şahan, 'Bu hastalık özellikle sigara dumanı ve diğer zararlı gaz ve parçacıklara bağlı olarak gelişen havayollarının mikrobik olmayan iltihabı sonucu oluşur. Bu iltihap, akciğerdeki küçük hava odacıklarının harabiyeti (amfizem) sonucu hava yollarının daralmasıyla 40 yaş ve üzerinde ortaya çıkar. Normalde [&hellip]
Özel Fuar Hastanesi Göğüs Hastalıkları Sami Şahan, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) hakkında bilgi verdi. Şahan, “Bu hastalık özellikle sigara dumanı ve diğer zararlı gaz ve parçacıklara bağlı olarak gelişen havayollarının mikrobik olmayan iltihabı sonucu oluşur. Bu iltihap, akciğerdeki küçük hava odacıklarının harabiyeti (amfizem) sonucu hava yollarının daralmasıyla 40 yaş ve üzerinde ortaya çıkar. Normalde balon gibi esnek olan genişleyip-daralabilen havayolları bu özelliğini yitirir. Genişlemiş hava keseciklerine giren havanın çıkması zorlaşır, daha da şişmeye başlar. Hava keseciklerindeki bu değişiklikler anormaldir ve kalıcı olur. Bu bulgular Amfizem olarak adlandırılır” dedi.
HAVA KİRLİLİĞİNE DİKKAT
Şahan, “Sigara içmeyenlerin, özellikle de çocukların sigara içilen bir ortamda dumana maruz kalmasıyla, bu kişilerde ileri yaşlarda astım ve KOAH başta olmak üzere solunum sistemi hastalıkları görülür. Haftada 40 saatten fazla ve 5 yıldan uzun süreli sigara dumanı maruz kalmanın KOAH gelişim riskini yüzde 50 oranında artırdığı bilinmektedir. Ülkemizde özellikle sigara içmeyen kadınlarda; ısınma ya da yemek pişirme amacıyla çalı, çırpı ya da tezek yakmak ve bunların dumanına maruz kalmak KOAH gelişimine neden olur. Kentlerdeki hava kirliliği hem KOAH’a hem de bu hastalığın alevlenmesine neden olur” diye konuştu.
TEDAVİSİ MÜMKÜN BİR HASTALIK
Şahan, KOAH’ın önlenmesi veya etkisinin azaltılması için yapılması gerekenler olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:
“KOAH ilerleyici bir hastalık olmasına karşı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. KOAH’lı bir hastanın yapması gereken ilk iş sigarayı bırakmak amacıyla hekime başvurmasıdır. Sigara bağımlılığı tedavi edilebilen bir hastalıktır. Bunun dışında, diğer zararlı toz ve dumandan uzak durulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavisinin yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesi ve uygulanmasının sağlanması; hem hastalık gelişimi, hem hastalığın ilerlemesi ve kötü sonuçlarının önlenmesinde önemli bir adımdır. Yeterli bir fiziksel aktivite için ağır egzersizlere gerek yoktur, haftanın çoğu günleri yapılan orta yoğunluktaki fiziksel aktivite yeterlidir. Herkesin yapabileceği bir aktivite olan yürüyüş, düzenli fiziksel aktivitenin sağladığı hemen tüm yararları sağlayabilmektedir. Sağlığın iyileştirilmesi ve korunması için haftanın en az beş günü, günde en az 30 dakika süre ile orta yoğunlukta fizik aktivite (örneğin yürüyüş) önerilmektedir. Sigara içiciler arasında, KOAH gelişimi yönünden bazı farklılıklar olabilmektedir. 35 yaşından sonra akciğer fonksiyonlarında her yıl belli oranda kayıp olmaya başlar. Ancak bu kayıp sigara içenlerde içmeyenlerden çok daha fazladır. Buna göre, sigara içmeyen bir kişide akciğer fonksiyonlarındaki kısıtlanma ancak 120 yaşına geldiklerinde ortaya çıkarken sigara içenlerde akciğerlerdeki kayıp 2-3 kat daha fazla olduğu için hastalık oluşması ve şikayetlerin ortaya çıkması 50’li yaşları bulur. Sigara içicilerin 40-50’li yaşlarda sigarayı bırakmaları durumunda, akciğer fonksiyonlarındaki kayıp kısmen düzelmektedir.”