Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Misafir Kalem

KIBRIS, KUDÜS, TÜRKİSTAN!

Himmet KASAL

 

Yıllardır, kan, gözyaşı, esaret ve zulmün sergilendiği Türk ve İslam aleminin kanayan üç büyük yarası olan Kıbrıs konusunu bir nebze anlatmaya çalışmıştık. Şu bir gerçektir ki bu coğrafyalar için makaleler değil ciltlerle kitaplar yazılsa yine de meramımızı tam olarak anlatamaya yetmez.
Gün geçmiyor ki Doğu Türkistan’dan acılı haberler gelmesin. Urumçi’den yükselen feryatlar dağlar yüreklerimizi. Dünyanın kör olup görmediği, sağırlaşmış vicdanların duymadığı Doğu Türkistan’ın çığlıkları bu milletin has evlatlarını daha ne kadar dağlayacak?
Çinliler neden Doğu Türkistan’da zulüm yapıyor sorusunun cevabını OTAĞ yayınları arasında çıkan İsa Yusuf Alptekin’in DOĞU TÜRKİSTAN DAVASI kitabından alıntılıyoruz: “Çin’in yaptığı zulüm sebeplerinden biri İPEK YOLU üzerinde bulunan Doğu Türkistan’ın uranyum, volfram, kalay, kurşun, altın, demir, kömür, cıva, manganez, alüminyum gibi çok önemli madenlere ve İran-Irak petrollerinden on misli daha fazla petrol rezervlerine sahip olmasıdır.”
Bu göz kamaştıran yeryüzü zenginliği emperyalistlerin iştahını kabartmış ve kanlı kırbaçlarını şaklattıkça şaklatmışlardır.
Türk kızlarını zorla Çinlilerle evlendirmek, Uygur Türklerinin çocuklarını ailelerinden ayırmaları son dönem iyice arttırdıkları zulüm modelleri olmuştur. Sincan Uygur Özerk bölgesinde yaklaşık 1 milyon Uygur Türkü, devletin “Eğitim Kampı” adını verdiği tesislerde tutuluyor. BBC’nin özel izinle girdiği bu tesislerdeki görüntü ve röportajlar, kurulan sistemin “cezaevine daha yakın olduğunu” gösteriyor. Pekin Hükümeti bu kampların varlığını uzun süre reddediyordu. Ancak bu kamplar “ Radikal ideolojilerle” mücadele kapsamında “ Mesleki yeterlilik eğitim merkezleri” olarak resmi bir yapıya büründürüldü. Namaz kılmanın yasak olduğu kamplarda “öğrenciler” 10’ar kişilik koğuşlarda kalıyor. Tesis yetkilileri, yapılan eğitimle ilgili olarak da “ Biz onların düşüncelerindeki aşırı eğilimleri ayıklıyoruz” diyor.
Doğu Türkistan Türklerinin işkencelerden kurtulmaları ve eski büyük millet oldukları zamanlara geri dönmeleri mümkündür ve mecburidir. Yeter ki içlerindeki DOĞU TÜRKİSTAN DAVASI’na üç kuruşluk doğal gaz vb. ticari menfaatler uğruna ihanet eden hainleri ayıklayıp birlik olabilsinler.
GÖSTERMELİK “ İDEAL ÇİN” İMAJI
Bütün bu zulümleri yapan Çin kendini aklayacağı yerde barış güvercini eldivenini giyerek Pakistan, Afganistan, Tacikistan, Hindistan, Endonezya, Malezya; Bangladeş gibi ülkelerde ve Türk Cumhuriyetlerinde etkisini arttırmaktadır. Çin’le ikili ilişkilere giren ülkeler Çin’in Batıya doğru genişleme ve işgal planını fark ettiklerinde çoktan Çin’e bağımlı duruma gelmiş oluyorlar. İki değil çok yüzlü Çin’e göre;
Türk olmak, Türkçe konuşmak, Türkistan bayrağı asmak, inananı yaşamak, doğurmak ya da doğmuş çocuğunu Türk kültürüne göre yetiştirmek, Türkiye’de okumak, vatan sevgisi, bağımsızlık gibi düşünceler aşırıcılıktır. Ancak! Türk toprağını işgal edip yeraltı ve yerüstü zenginliklerini sömürüp insanlarını kamplara kapatmak, kaç çocuk doğuracaklarına karar verip Türk kadınlarını kürtaja zorlamak, Türklere istemleri dışında domuz eti yedirmek, içki içirmek Çin’e göre hiç de aşırıcılık ve teröristlik değil. İşte “İdeal ÇİN” gerçeği budur.
Bağımsız Doğu Türkistan’a “Muhteşem Türkiye”den, buram buram hasret kokan selamlarımızla selam olsun Türkistan’ın dağına, ovasına. Birbirine hasret iki sevgili gibi çırpınan ALBAYRAĞIMIZ’dan gök bayrağa selâm olsun…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER