Kemal Kılıçdaroğlu'ndan İhanet Açıklaması!
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti kurultayında kullandığı 'hançerlendim' ifadesiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, 'Arka kapıdan tartışmalar yürütülerek farklı bir yol izlenmesi doğru değil' ifadelerini kullandı. CHP'nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, KRT TV'de gazeteci Gökhan Kayış'ın sorularını yanıtladı.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ikinci yılında birçok sorunun hala çözülemediğini belirten Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Deprem olduktan sonra bölgeye giden ilk genel başkan benim. Tüm illeri, bazı büyük ilçeleri gezdim ve vatandaşların sorunlarını dinledim. Ancak gördüğüm tablo, yardım ve desteklerin dengeli bir şekilde dağıtılmadığı yönündeydi. CHP’li belediyelere daha az destek verilirken, diğer belediyelere daha fazla özen gösterildiğini tespit ettim. Bazı kişilerin özel beklentileri olabilir ancak bu ülkede rüşvet artık sıradan bir olay haline geldi. Deprem için toplanan paraların akıbeti konusunda hükümet hesap vermedi. Ortak yayın düzenleyerek yardım topladılar ama milyarlarca liralık yardımın bir kısmı yerine ulaşmadı. Eğer hükümette ahlak ve erdem olsaydı, söz verip ödeme yapmayanların isimlerini kamuoyuna açıklardı. Özellikle AK Parti’ye oy veren vatandaşların bu durumu sorgulaması gerekiyor.”
TRUMP’IN GAZZE AÇIKLAMASINA TEPKİ
Kılıçdaroğlu, ABD’nin eski Başkanı Donald Trump’ın Gazze’yi insansızlaştırma söylemiyle ilgili olarak Orta Doğu’da yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
“Orta Doğu’nun hem avantajları hem de dezavantajları var. Bölgenin en büyük avantajı petrol zenginliği, ancak bu durum aynı zamanda büyük sorunlara yol açtı. Gazze’de yaşananlar, Suriye ve İsrail’le birlikte ele alınmalı. Geçmişte Büyük Orta Doğu Projesi vardı ve bu projenin Orta Doğu’daki eş başkanı Erdoğan’dı. Bu projenin temel amacı, İsrail’i daha geniş bir alana yaymak ve güçlendirmekti. Hamas’ın ortaya çıkışı da İsrail’in bir planının parçasıydı. İsrail, Filistin Kurtuluş Örgütü’nü bölmek için Hamas’ı destekledi. Sonrasında Hamas, Batılı bir kadın sanatçının konser verdiği bir etkinliği hedef aldı ve İsrail, bu görüntüleri dünyaya servis ederek Filistin’e müdahale etti. Ancak unutulmamalıdır ki Gazze, Filistin’indir.”
TÜRKİYE’NİN SURİYE POLİTİKASI
Suriye’de yaşanan gelişmelere de değinen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin bu süreçte daha etkin bir politika izlemesi gerektiğini belirtti.
“Türkiye, Suriye’nin geleceği konusunda aktif bir rol üstlenmelidir. Sadece bugünü değil, geleceği de güvence altına almak zorundayız. Suriye’nin yeniden yapılanmasında Türkiye’nin etkili olması gerekiyor. Bölgede barışı sağlayacak adımlar atılmalı ve gerekli koşullar sağlanırsa askeri operasyon da değerlendirilmeli. Türkiye’nin Orta Doğu bataklığına girmemesi gerekiyor. Başından itibaren dikkatli bir dış politika izlenmeliydi. Ancak hala bu konuda adımlar atılabilir. Türkiye, Suriye’ye demokrasi götürmeli, inanç ve kimlik ayrımı yapmaksızın bir düzen kurulmasına yardımcı olmalıdır. Aynı zamanda Suriye’nin büyümesi ve kalkınması için Türkiye olarak elimizden gelen desteği vermeliyiz. Suriye ile dostane ilişkileri güçlendirmek zorundayız.”
"ŞAİBELİ KURULTAY" AÇIKLAMALARINA YANIT
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’nin kurultayı hakkında kullandığı “şaibeli kurultay” ifadesine tepki gösteren Kılıçdaroğlu, partinin bu konuda net bir açıklama yapması gerektiğini vurguladı.
“Erdoğan’ın 4-5 kez ‘şaibeli kurultay’ ifadesini kullandığını görüyoruz. Bu konuda partinin yetkili organları veya Genel Başkan’ın açık bir yanıt vermesi gerekiyor. Ben bu tartışmanın doğrudan muhatabı değilim, ancak asıl muhatap partinin mevcut yönetimidir. Eğer bu iddialara sessiz kalınırsa, toplumun hafızasında soru işaretleri oluşur. Erdoğan’ın sürekli tekrar etmesi, bir yanıt beklediğini gösteriyor olabilir. Partimizin yöneticileri bu iddialara karşı durmalı ve açık bir tavır sergilemelidir. En son Manisa Kongresi’nde yine bu konuyu gündeme getirdi ve bu durum beni rahatsız ediyor. Ancak partinin sessiz kalması daha büyük bir sorun.”
Kılıçdaroğlu, kendisinin bu konuda şüphesi olup olmadığı sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Elimde bu iddiaları doğrulayacak bir veri yok. Ancak Erdoğan’ın bu ifadeleri kullanması ağır bir suçlama anlamına geliyor. Bu bireysel bir mesele değil, bir partinin genel başkanı ve aynı zamanda cumhurbaşkanı tarafından dile getirilen ciddi bir iddiadır.”
CUMHURBAŞKANI ADAYI ÖN SEÇİMLE BELİRLENECEK Mİ?
CHP’nin bir sonraki cumhurbaşkanı adayının nasıl belirleneceği konusuna da değinen Kılıçdaroğlu, ön seçim tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
“Adayı kim belirleyecek? Meclis Grubu belirleyecek. Ancak bu toplantı Meclis Grubu’nda yapıldı mı? Öncelikle bu grubun toplanması gerekiyor. Partimizin kurulduğu günden bu yana Mustafa Kemal Atatürk bile parlamentoda eleştirilmiştir. Eleştiri değerlidir. Ancak iki aday çıkarsa nasıl bir süreç izlenecek? Öncelikle partinin politikalarını belirlemesi gerekir.
Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesine daha uzun süre var. Şu anda ülke ekonomik olarak büyük bir kriz içinde. Biz bunları konuşmak yerine cumhurbaşkanı adayını tartışıyoruz. Aday belirlenince hepimiz onu destekleriz. Partiyi gereksiz tartışmalarla yıpratmamak gerekir. Önemli olan partinin belirlediği politikaları hayata geçirmektir.”
KAYYUM ATAMALARINA TEPKİ
Belediyelere kayyum atanmasına da değinen Kılıçdaroğlu, mevcut yönetim anlayışını eleştirdi.
“Şu an Türkiye’de demokratik bir yönetim anlayışı yok. Tek adam rejimiyle yönetiliyoruz. Ancak bizim cesur olmamız gerekiyor. Hak, hukuk ve adalet mücadelesini sürdürmek zorundayız. Eğer bu yüzden hapse atacaklarsa, ‘atmazsanız namertsiniz’ deriz.”
“SİYASET EMEKLİLİĞİ KABUL ETMEZ”
Son olarak Kılıçdaroğlu, siyasetten çekilip çekilmeyeceği yönündeki soruya net bir yanıt verdi:
“Siyaset emekliliği kabul etmez. Ülkede bu kadar sorun varken gözlerimi kapatamam. Çocuklar açken, yoksulluk bu kadar yayılmışken nasıl sessiz kalabilirim?”
