• Haberler
  • Genel
  • Karbon monoksit zehirlenmesine dikkat! – Kocatepe Gazetesi

Karbon monoksit zehirlenmesine dikkat! – Kocatepe Gazetesi

Karbon monoksit zehirlenmesinin nedenlerini ve önlemlerini anlatan Halk Sağlığı Müdürü Dr. Lütfi Akgün, olası bir karbonmonoksit zehirlenmesi tedavisinin mutlaka hastanede yapılması gerektiğini bildirdi Halk Sağlığı Müdürü Dr. Lütfi Akgün, kış mevsiminde ısınma amacıyla yaygın olarak kullanılan soba, şofben ve bunlara bağlı olarak bacalardan kaynaklanan zehirlenmelerin yoğun yaşandığını, bu zehirlenmelerin çoğunun ölümle sonuçlandığını belirtti. Dr. Akgün, [&hellip]

Karbon monoksit zehirlenmesine dikkat!

Karbon monoksit zehirlenmesinin nedenlerini ve önlemlerini anlatan Halk Sağlığı Müdürü Dr. Lütfi Akgün, olası bir karbonmonoksit zehirlenmesi tedavisinin mutlaka hastanede yapılması gerektiğini bildirdi

Halk Sağlığı Müdürü Dr. Lütfi Akgün, kış mevsiminde ısınma amacıyla yaygın olarak kullanılan soba, şofben ve bunlara bağlı olarak bacalardan kaynaklanan zehirlenmelerin yoğun yaşandığını, bu zehirlenmelerin çoğunun ölümle sonuçlandığını belirtti. Dr. Akgün, ülke genelinde yaşanan sorunun ilde her kış özellikle lodoslu havalarda yaşandığını hatırlattı.
LODOS RÜZGARI
TEHLİKEYİ ARTTIRIYOR
Ölümlere sebep olan karbon monoksit gazının renksiz, kokusuz, tatsız ve yanıcı bir gaz olduğuna temas eden Halk Sağlığı Müdürü Dr. Lütfi Akgün, bu nedenle kişilerin gaz sızıntısı olduğunu fark etmeden zehirlendiklerini belirtti. Dr. Akgün; “Havagazı, kömür v.b maddelerle ısınma amacıyla kullanılan her tür soba ve ocakta yanma sırasında oluşan karbon monoksit gazı, vücuda solunum yolu ile girip, hemen kana geçer ve oksijen alımını engelleyerek, zehirlenme ve ardından ölüme yol açar. Kısa sürede tıbbi müdahale yapılırsa tedavi şansı vardır, ancak genellikle soba zehirlenmeleri gece uyurken olduğundan maalesef müdahale imkanı yoktur. Güneybatıdan esen lodos rüzgarı nedeniyle, sobalardan karbon monoksit gazı sızması daha çok görülmektedir. Bu yüzden özellikle lodoslu havalarda soba yakılmaması, yakılması zorunlu ise gece yatarken mutlaka söndürülmesi bu üzücü olayların önlenmesinde yararlı olacaktır” dedi.
GEREKLİ TEDBİRLERİ ALIN
Kış gelmeden baca temizliklerinin yapılması, baca şapkalarının mutlaka kullanılması, yeni yapılan konutlarda bacaların standart ölçülerden küçük olmaması, şofbenlerin bacasız kullanılmaması, mümkünse şofbenlerin banyo dışına, havadar bir yere konulması tavsiyelerini sıralayan Dr. Lütfi Akgün; “Alçak basınçlı lodoslu havalarda özellikle uyurken sobanın söndürülmesi, sönmemiş soba kovalarının apartman boşluğunda kapı önlerine bırakılmaması, sobaların çok fazla doldurulmaması, kullanılan yakıtın mutlaka standartlara uygun olması ve özellikle izin belgesi olmayan kömürlerin kullanılmaması şeklinde sıralayabiliriz. Herhangi bir acil sağlık sorununda 112 numaralı Acil Yardım Servisi telefonu; Doğalgaz ile ilgili bir sorun varsa, Doğalgaz Arıza Servisinin 187 numaralı telefonu mutlaka aranmalıdır. Bunların yanında zehirlenme olduğu kesinse Zehir Danışma Merkezi’nin 114 numaralı telefonu aranarak zehirlenmelerde yapılacak ilk yardım konusunda bilgi alınabilir.” (Kocatepe)

Dr. Akgün Brusella’yı anlattı

Önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam eden Brusella hakkında bilgi veren Halk Sağlığı Müdürü Dr. Lütfi Akgün, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün denetimlerinin hız
kesmeden devam etmesinin yararına değindi, İl Müdürü ve çalışanlarını kutladı

Halk Sağlığı Müdürü Dr. Lütfi Akgün, önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam eden Brusella’nın, ot yiyen hayvanların hastalığı olup bu hayvanlardan insanlara bulaştığını bildirdi. Dr. Akgün, yüksek ateş, gece terlemesi, dalak büyümesi, eklem ağrısı gibi belirti ve bulgularla seyreden sinsi başlangıcın, romatizmal ve psikiyatrik hastalıkları taklit edebilen bir hastalık seyri izlendiğini belirtti.
ISI VE PASTÖRİZASYONA
DUYARLI
Halk Sağlığı Müdürü Dr. Lütfi Akgün, Brusella’nın insanlara bulaştırılmasında; kontamine et veya süt-süt ürünlerinin sindirim yolu, infekte hayvan doku veya kanının bütünlüğü bozulmuş deri ve göze direkt temasının rol oynadığını kaydetti. Pastörize süt kullanımı yaygınIaştırıImadığından çiğ sütten yapılmış peynir yeme alışkanlığının, kırsal bölgelerde en önemli bulaş yolu olduğuna işaret eden Dr. Akgün; “Toprakta 10 haftadan, gübrede 2 yıldan, 4-8 santigrat derecede saklanan keçi peynirinde ise 6 aydan daha uzun yaşadığı gösterilmiştir. Tereyağında 4 ayda, oda ısısındaki peynirde 2 ayda ölmektedir. Isı ve pastörizasyona ise oldukça duyarlıdır. Tulum ve kaşar peyniri uzun süre bekIetiIdiği için, yoğurt ise asiditesi fazla olduğundan hastalık yapacak mikropların üremediği ve bulaşın olmadığı görülmüştür” dedi.
KAYNAMAMIŞ SÜT İÇİLMEMELİ
Dr. Lütfi Akgün, hastalığın insanlara bulaşmasını önlemek için; Besicilik yapanlar hastalıklı olan hayvanların muayene ve tedavilerini ettirmeli, bu hayvanların bakımı sırasında bariyer önlemleri alması gerektiğini kaydetti. Dr. Akgün; “Tanı konulan hayvanlar için uygun karantina tedbirleri alınmalı, sütlerinizi iyice kaynatmadan, pastörize etmeden tüketmemeliyiz. Kaynamamış süt içilmemeli, tüketilecek sütler kaynamasından itibaren en az 5-10 dakika daha fazla karıştırarak kaynatılmalıdır. Ayrıca İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün denetimlerinin hız kesmeden devam etmesi Afyonkarahisarlı hemşerilerimizin sağlığı açısından büyük önem arz etmektedir. Bu çalışmalarından dolayı Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü ve çalışanlarını kutluyorum” ifadelerini kullandı. (Kocatepe)

Bakmadan Geçme