Kadınlar çok çalışmaya mecbur – Kocatepe Gazetesi

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü, İnşaat Mühendisleri Odası Temsilciliği (İMO), Genç İMO ve İnşaat Kulübü işbirliğinde düzenlenen “Mühendislik ve Kadın Olmak” başlıklı etkinlikte; mimarından, inşaat mühendisine kadar tecrübe ve emek sahibi kadınlar deneyimlerini paylaştılar.
İMO’DAN İLK KADIN ETKİNLİĞİ
“Mühendislik ve Kadın Olmak” başlıklı etkinliğin açılışını Afyonkarahisar İMO İl Temsilciliğinden İnşaat Mühendisi Ayşegül Sevim yaptı. Oda olarak düzenledikleri ilk 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği olduğunu belirten Sevim; “Bundan sonrasında da bu tür etkinliklerimizin devamının gelmesini umuyorum. Hazırladığım slayt sunumunda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü tarihçesi hakkında bilgi vereceğim. İlk kadın inşaat mühendisinin kim olduğunu düşündüm. Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya Emekçi Kadınlar Günü her yıl 8 Mart’ta kutlanan BM tarafından da tanımlanmış uluslararası insan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal yönlerde geliştirilip ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmıştır. Türkiye’de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanmaya başlamıştır” dedi.
İLK İNŞAAT MÜHENDİSİ
SABİHA HANIM
İMO İl Temsilciliğine kayıtlı sayısı 400’ü aşan üye olduğunu belirten Ayşegül Sevim, bu üyelerden 25’nin bayan olduğunu dile getirdi. 1940’lı yıllarda Sabiha Güreyhan’ın ilk inşaat mühendisi kadın olarak o dönem şartları düşünüldüğünde zoru başardığına dikkat çeken Sevim; “İlk kadın inşaat mühendisinin kim olduğunu merak ettiğimde Sabiha Güreyhan isimli hanım olduğunu öğrendim. Aslında dünyaya iz bırakmış bir çok kadınımız var. 8 Mart tarihinin anlam ve önemine mesleğimize uygun olarak inşaat mühendisi bir kadını seçmek istedim. Bayan olarak mühendislik mesleğini icra etmek zor. Bunların azınlığını 1940’lı yıllarda düşünmek lazım. Aslında bu sunumu hazırlarken şunu da düşündüm. Odamıza kayıtlı üye sayımız 400’ü geçiyor. Üyelerimizden 25’i bayan. Sabiha hanım o dönem şartlarını göz önüne aldığımızda aslında çok zoru başarmış. İlk bayan inşaat mühendisi ünvanını almış ve pek çok önemli işe de imza atmış. İstanbul Üniversitesi’nin ilk kez bayan öğrenci alması ile ilk başvuruyu yapan Sabiha hanım 1933 yılında Melek Erbil ile okuldan mezun olur. Sportif ve sosyal faaliyetlerde de bulunan Sabiha Güreyhan 2003 yılında vefat etmiş” diye konuştu.
İŞİNİZİ SEVEREK YAPIN
Bir inşaat mühendisi olarak 14 yıllık meslek hayatında işini hep önemsediğini vurgulayan Ayşegül Sevim, işini severek yaptığını kişilerin mesleklerini severek yapmalarının büyük önem taşıdığını ifade etti. Çoğunluğu erkek olan bir meslek grubunda bayan olarak varız düşüncesinden hareketle kadınların daha çok çalışması gerektiği düşüncesini paylaşan Sevim; “Maalesef kadın olmak zor. Mühendislikte kadın olmak ayrıca zor. Etrafta sıkça duyulmuştur. ‘Kadın olarak şantiyelerde ne işin var.’ ‘Daha kadınsı bir meslek seçemedin mi?’ denilen bir sürü söz duymuşsunuzdur. Bizde varız demek için hep çalışmamız gerekiyor. Bziler cinsiyetçi ön yargılardan uzak daha başarılı işler yapabiliriz. İkinci plana atılmak bir bayanın hakkı değil. Unutulmamalı ki, erkeği de dünyaya getiren yine bir kadın. Öğrenci bayanlara işlerini severek yapmalarını öneriyorum. Hiçbir zaman içinde çekinmeyin” şeklinde konuştu.
MİMARLIK KİŞİSEL TERCİH
Afyonkarahisar Belediye Başkan Yardımcısı Mimar Ayfer Örten, babasının görevi gereğince okul hayatına değişik coğrafyalarda devam etmek zorunda kaldığını belirtti. Üniversite sınavında Mimarlık Fakültesi tercihini ailesinden izin almadan inisiyatif kullanarak yaptığını söyleyen Örten, annesinin doktor, babasının ise elektrik elektronik mühendisi olmasını arzu ettiklerini kendisinin ise içinden gelen sesi dinlediğini anlattı. ODTÜ Mimarlık Fakültesinde başlayan yükseköğrenim hayatını İstanbul Teknik Üniversitesi’nde tamamladığını kaydeden Örten şunları söyledi: “Üniversite döneminde 2. sınıftan itibaren çalışmaya başladım. Mezun olduktan sonra iki yıl özel sektörde İstanbul’da hocamın mimarlık bürosunda çalıştım. Babam devlet memuruydu. O dönemde bayanların teknik eleman olarak piyasada çalışmaları çok rağbet görmediinden, memur olmamı istiyordu. Afyonkarahisar Belediyesi’nde mimara ihtiyaç olduğu söylendi. Çok sevdiğim bir arkadaşım Afyonlu idi. Onun vasıtası ile 1991 yılında Afyon’a geldim. Yıl 2016, 25 yıldır Afyonda’yım. Artık Afyonlu oldum. Bu mesleği özellikle gençlere söylemem gerekirse severek ve isteyerek seçtim.”
MEĞER BAYANDAN
MİMAR OLURMUŞ
Belediye Başkan Yardımcısı Ayfer Örten, mimar olma isteğinin kendisinde lise 2. sınıf öğrencisi iken ortaya çıktığını ifade etti. Üniversiteye 1983 yılında girdiğini şu anki bayan öğrencilerin geçmişe göre rahat olduklarını, o yıllarda bir bayanın teknik eleman olmak üzere okumasının sıkıntılı bir süreç olduğundan söz eden Örten şöyle konuştu: “Üniversite tercihlerimi babamın bilgisi dışında hazırlamıştım. Sınav sonucunu öğrendiğimiz de babam yüzüme baktı. Kendisine ‘Ben bu mesleği istiyorum.’ dedim. Hiçbir şey söylemedi. Niğde Lisesi mezunuyum. Babam PTT Bakım Müdürü idi. Niğde’de ki görevi sırasında Adana’dan gelen teknik elemanların içinde bayan mimarda varmış. Büyük konuştuğunu söylemişti. Çünkü ‘Bayandan mimar olur mu?’ diye söylediğini daha sonra öğrendim. Aradan bir yıl geçmeden ben Mimarlık Fakültesini kazandım. Bayanların teknik alanlarda çalışması sıkıntılı ve problemli. Öğrenci bayanların gözünü korkutmak için söylemiyorum ama gerçekler böyle. Sektör olarak erkeklerin egemen olduğu bir sektörde çalışıyoruz. Özel sektörde farklı kamu sektöründe farklı uygulamalar var.”
İDARECİ KADINLARIN
İŞİ DE KOLAY DEĞİL
“1991 yılında Afyon Belediyesi’nde bir inşaat mühendisi Hidayet Yalçınkaya ve bir mimar olarak ben vardım.” diyen Örten şöyle konuştu:”O dönemde birde bayan harita mühendisimiz vardı. Dinleyicilerin 1991 yılından daha sonra doğduklarını düşünüyorum. Özellikle vatandaşlar erkeklerle çalışmaya alışkın olduklarından bizi adam yerine koymazlardı. Tabiri caiz ise zamanla piyasada tanınmaya başladığınızda ‘Mimar Hanım’, ‘Bacım’, ‘Abla’ hitaplaryla yanınıza gelinmeye başlanıyor. Özellikle kontrollerde değişik olaylarla karşılaşırdık. Hidayet hanımla birlikte kitaplaşacak düzeyde komik anılarımız var. Dört yıl boyunca Fen İşleri Müdürlüğü’nde çalıştım. Projeler hazırladım, inşaat kontrollerine gittim. İmar Müdürlüğü’nde proje kontrol, ruhsat bölümlerinde de çalıştım. 2009 Yılından bu tarafa Belediye Başkan Yardımcısı olarak görev yapıyorum. Teknik eleman kadınların yanı sıra idareci olan kadınların da bir takım sıkıntıları olabiliyor. Özellikle gençlere sesleniyorum; erkeklerden daha fazla efor sarf etmeniz gerekiyor. Çünkü fikirlerinizi kabul ettirip, yaptıklarınızı onaylatmak için buna mecbursunuz. Aksi halde geri planda kalırsınız. Mevcut zihniyeti kırmak kolay değil ama son 6 yılda çok büyük gelişme kaydettik.”
ÇOK ÇALIŞIRKEN
İŞİ SEVMEK GEREK
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden İnşaat Mühendisi Jale Güler, Afyonkarahisar Belediyesi İmar Müdürlüğü’nden İnşaat Mühendisi Özlem Özpunar, AKÜ İnşaat Mühendisliği Bölümünden Araştırma Görevlisi Şerife Gökçe’de kadınların teknik konular başta olmak üzere karşı cinse göre daha çok çalışarak kendilerini ispat etmek zorunda oldukları görüşünde birleştirler. Öte yandan her ne iş yapılısa yapılsın severek ve benimseyerek başarının elde edileceğine vurgu yapıldı. >> Burcu AYDIN’ın özel haberi