• Haberler
  • Genel
  • Kaçak elektrik kullanımından doğan zarar dağıtım firmalarına aktarılacak

Kaçak elektrik kullanımından doğan zarar dağıtım firmalarına aktarılacak

Türkiye'de kaçak elektrik kullanım bedelinden doğan zararın elektrik faturalarına yansıtılması uygulamasının kademeli olarak azaltılacağı bildirildi. Kaçak elektrik kullanımı TBMM Dilekçe Komisyonu'nda oluşturulan alt komisyon gündeminde ele alındı AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ürün Başkanlığındaki toplantıya Komisyon Üyesi AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Sevde Bayazıt Kaçar, tüketici dernekleri temsilcileri, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu bürokratları katıldı. Komisyon toplantısına [&hellip]

Kaçak elektrik kullanımından doğan zarar dağıtım firmalarına aktarılacak

Türkiye’de kaçak elektrik kullanım bedelinden doğan zararın elektrik faturalarına yansıtılması uygulamasının kademeli olarak azaltılacağı bildirildi. Kaçak elektrik kullanımı TBMM Dilekçe Komisyonu’nda oluşturulan alt komisyon gündeminde ele alındı

AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ürün Başkanlığındaki toplantıya Komisyon Üyesi AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Sevde Bayazıt Kaçar, tüketici dernekleri temsilcileri, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu bürokratları katıldı.
Komisyon toplantısına katılan TBMM Enerji Komisyonu Üyesi MHP Kütahya Milletvekili Alim Işık, kayıp-kaçak bedellerinin faturalara yansıtılmasının 2003’den bu yana devam ettiğini söyledi. Işık, 2006-2010 yıllarını kapsayan tarife döneminde hedef kayıp-kaçak oranları her bir dağıtım şirketi için ayrı ayrı belirlendiğini ve enerji bedeli hesaplanırken bu oranların dikkate alındığını söyledi. Işık, şöyle konuştu:
“Örneğin Dicle elektrik dağıtımda kayıp-kaçak oranı yüzde 65, Osmangazi elektrik dağıtımda ise yüzde 7. Bir tarafta dünya ortalamasının altında kayıp-kaçağın olduğu iller varken öbür tarafta bu oranın yüzde 80’lere vardığı iller ve elektrik dağıtım şirketleri var. Bu nedenle de elektrik dağıtım işine belirli bölgelerde ciddi talepler olmadı. Bunların özelleştirilmesi gerekiyordu. İşte tam da bu nedenle EPDK tarafından 2010 yılında Türkiye’de EPDK’nın aldığı kararla 74 milyon vatandaşa ortalama bir kayıp-kaçak oranından fatura edilmesi gerçekleşti. Bunu düzeltmesi gereken EPDK’dır fakat kurumun yasal anlamda bu uygulamayı düzeltmesi için bir engeli varsa bizlere iletsinler, bununla ilgili gereken yasal düzenlemenin yapılması için komisyonda tartışalım ve Meclis gündemine getirerek çözelim” dedi.
2003 yılından beri 2 milyar TL’lik kaçak elektirik
kullanıldı
Kayıp kaçak tutarının tüketiciye yansıtılması uygulamasının daha önce de var olduğunu bildiren Alim, bu tutarın o dönemde faturanın içinde gizlenmiş durumda yer aldığını ifade etti Alim, 2011 yılından sonra kayıp kaçak bedelinin faturalara açık biçimde yansıtıldığı ifade ederek, 2003 yılından itibaren yapılan incelemeler sonucunda yaklaşık 40 milyon abonenin kontrolünün gerçekleştiğinin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız tarafından verdiği yazılı soru önergesinde açıklandığını belirtti. Alim, şöyle konuştu: “Yapılan kontrollerde ise 1.7 milyon abonede kaçak kullanım tespitinin yapıldığı, bugünkü bedelle yaklaşık 2 milyar TL’nin kaçak tahakkukunun gerçekleştirildiği, 523 bin abone hakkında ise savcılığa suç duyurusunda bulunulduğu bakanlık tarafından açıklanmıştır. Ülke genelinde toplam dağıtım sistemi kullanıcısı 2010 yılı itibariyle 32 milyon 484 bin 440 adet olup bu aboneler kayıp kaçak bedelini ödemekle yükümlü durumdadır”şeklinde konuştu.
Elektrikte kayıp olmaması söz konusu değil
Komisyona bilgi veren Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Elektrik Dairesi Başkanı Ahmet Ocak ise elektrik dağıtımında kaybın olmamasının söz konusu olama-yacağını kaydetti. Ocak, “Kayıp-kaçak kullanımında teknik kayıp diye bir konu söz konusudur. Bu ise örneğin İç Anadolu bölgesinde köylerin toplu bir yerde olmasına rağmen Karadeniz bölgesinde köylerin dağınık biçimde olmasıdır. Karadeniz bölgesinde bir eve 60 tane direkle elektrik götürdüğünüz olur ki bu da bu dağıtım bölgelerinde dağıtımın özelliğinden dolayı ka-yıplar daha fazla olabilir” dedi.
Ocak, kayıp ve kaçak bedellerinin tüketiciye yansıtılmayarak devlet tarafından karşılanması ile ilgili olarak ise “Bu kayıp kaçakların devlet tarafından sübvanse edilmesi yönünde bir takım görüşler vardır. Eğer bunu devlet sübvanse ederse bu yine vatandaşın cebinden çıkacaktır. Neticede devlet aldığı vergilerle bunu sağlayabilir” şeklinde konuştu.
Ocak, dağıtım firmalarının tüketicinin bilgisi haricinde elektrik sayaçlarını değiştirmesine ilişkin ise EPDK olarak tüm dağıtım firmalarına uygulamanın kesinlikle tüketici bilgisi dahilinde yapılması noktasında uyarıda bulunduklarını söyledi. Ocak, “Sayaçların değişmesi noktasında ise EPDK olarak 21 bölgeye yazımızı gönderdik. Ben bu konuda 21 şirketin temsilcilerini çağırdım ve kesinlikle tüketicinin bilgisi olmadan sayaç değişimini yapmayacaksınız dedim ve bununla ilgili yazılı bir talimat da verdim” diye konuştu.
Türkiye genelinde kayıp-kaç oranı ortalaması yüzde 15
EPDK Tarifeler Dairesi Grup Başkanı Çetin Kayabaş da kayıp-kaçak bedelinin tüketiciye yansıtılmasının çok uzun yıllardır var olan bir uygulama olduğunu belirterek, EPDK’nın bu uygulamayı ‘şeffaf ve sorgulanabilir’ bir hale getirdiğini ifade etti.
Kayabaş, şunları söyledi: “Biz kurum olarak dağıtım şirketleri başı boş bırakmıyoruz. Biz dağıtım şirketlerine evet böyle bir kayıp vardır ve bunu istediğiniz biçimde tüketiciye yansıtmanıza izin vermeyeceğiz diyoruz. Evet bazı dağıtım bölgelerinde fazla kayıplar var. Kayıp kaçak oranına bakıldığında Türkiye genelinin yüzde 15 olduğunu görürüz. 2011 yılında bu kayıp yüzde 17 iken şirketlerin yüzde 15 oranında tüketiciye yansıtmasına izin verdik. 2 puanın maliyetini şirketlere koyduk. 2015 yılında ise bu oran yüzde 10’a gelecek. Biz bunu yüzde 5 oranında düşürülmesini öngördük ve şimdiden dağıtım şirketlerine söyledik. 2007-2010 yılları arasına bakarsak bunun kilovat saat değeri 15 milyar kilovatsaattir. Eğer gerçekleşen kayıpları uygulasaydık tüketiciler olarak biz Türkiye genelinde 15 milyar kilovat saatlik bir tüketim karşılığının bedelini ödemiş olacaktık. Biz bu tutarı tüketicilere yüklemeyerek bu miktarda dağıtım şirketlerini sorumlu tuttuk. 15 milyar kilovat saatin ise karşılığı 2 milyar TL’dir ve bu anlamda bazı bölgelerde dağıtım şirketleri zarar etmiştir. 2 milyar TL küçümsenecek bir rakam değildir ve biz EPDK olarak bunu dağıtım şirketlerinin ödemesini sağlamış ve tüketiciye yansıtılmasını engellemişizdir” dedi.
Kayabaş, elektrik dağıtımına ilişkin yürürlükte olan 9. maddenin 2012 yılı sonu itibariyle sonlanacağını belirterek, sözlerini şöyle noktaladı:“Eğer meclisimiz ulusal tarife uygulamasını uzatmazsa 2013 yılı başı itibariyle bizim yayınladığımız kaçakları esas alacak şekilde bölgesel tarifeye geçiyoruz. Bölgesel tarifeye geçtiğimiz zaman ise bugün Dicle’de yüzde 60 olarak öngördüğümüz rakam 2013 yılında yüzde 42’ye düşüyor. Bu bölgede düzenli olarak faturasını ödeyen tüketicimiz yüzde 42 oranında fazla fatura ödeyecektir. Bu bir yoldur ve Meclisimiz bunu takdir ederek evet bölgesel tarifeye geçilsin diyebilir. Biz bunların maliyetlerini hesaplarız ve bunların tümünü o bölgedeki faturalarını düzenli ödeyen tüketicilere yıkmayabiliriz. Sonuç olarak kaçak kullanım bedellerini bir süreç içerisinde EPDK olarak dağıtım firmalarına yansıtmayı planlıyoruz. Bununla ilgili olarak 2015 hedefiz de açıktır”ifadelerini kullandı. (Kocatepe)

Bakmadan Geçme