Jeotermalde yeni hedef, elektrik ve kurutma

Afyon Jeotermal A.Ş., jeotermal kaynakların farklı sektörlerde kullanılması için araştırma yapıyor. AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, sıcak su ile elektrik üretimi ve meyve kurutma alanlarında çalışma yürüteceklerini belirtti Afyon Jeotermal A.Ş. Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, konut ısıtması ve otellerin sıcak su ihtiyaçlarının karşılanmasının yanı sıra, farklı faaliyet alanları için de araştırma yapıldığını söyledi. Jeotermal kaynakların [&hellip]

Jeotermalde yeni hedef, elektrik ve kurutma

Afyon Jeotermal A.Ş., jeotermal kaynakların farklı sektörlerde kullanılması için araştırma yapıyor. AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, sıcak su ile elektrik üretimi ve meyve kurutma alanlarında çalışma yürüteceklerini belirtti

Afyon Jeotermal A.Ş. Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, konut ısıtması ve otellerin sıcak su ihtiyaçlarının karşılanmasının yanı sıra, farklı faaliyet alanları için de araştırma yapıldığını söyledi. Jeotermal kaynakların çeşitli sektörde kullanılabileceğine dikkat çeken Ulutürk, hem elektrik üreteceklerini hem de sıcak su ısısının çamaşır ve meyve kurutmada kullanılmasını hedeflediklerini kaydetti.
ÖNCE AFJET’İN İHTİYAÇLARI
Elektrik üretiminde öncelikle kendi ihtiyaçlarını karşılayacaklarını belirten Ulutürk, “Biz öncelikli olarak 2 megabayt güç kurmayı düşünüyoruz. Kendi ihtiyacımıza yetecek kadar. İki megabayttan sonra sahayı gözleyeceğiz. Eğer sahada bizim anormal bir gidişatımız olmazsa 5’e çıkartacağız. Ama ilk etapta biz 2 megabayt kurmayı düşünüyoruz. Orta sıcaklıktaki sahalarda da bu tür üretimin olabileceğini bunun ekonomik katkı olabileceğini göstermek istiyoruz. O da şirket için bir referans olacak” dedi.
MEYVE KURUTULACAK
Jeotermal enerjinin kullanılacağı alanlar arasında “kurutma” işleminin de olduğunu hatırlatan Yusuf Ulutürk, “Bizim başka bir projemiz daha var, onu da ilk defa söylemiş olacağız. Biz bir meyve kurutmayı düşünüyoruz. Jeotermalde meyve kurutma ünitesi kuracağız. Belki domates kurutulabilir burada. Biliyorsunuz İsmailköy’de domates üretimi yoğun miktarda var. Onun kurusu yapılıp satılabilir. Bunun yanında belki Sultandağı tarafından kiraz getirilip kurutulabilir. 5-10 kişinin çalışacağı küçük bir tesis olabilir. Biz Denizli’de bunu gördük. Kırşehir Belediyesi de küçük bir işletme kurmuş. Biz onun daha büyüğünü düşünüyoruz. Çeşitli marketlerde stantlar açılabilir; çeşitli alışveriş merkezlerine satılabilir” diye konuştu.
OTELLER İÇİN GÜZEL BİR ÇALIŞMA
Afyonkarahisar’da termal otel yatırımının arttığını, bu çerçevede çamaşır kurutma ihtiyacının da yoğunlaştığını aktaran Ulutürk, jeotermal su ile çamaşır kurutmanın da mümkün olduğunu kaydetti. Ulutürk, “Termal oteller çoğaldı. Bunlarda bir çamaşır kurutma ihtiyacı var. Biz bu yapacağımız yerde nasıl olsa buhar çıkıyor. En azından onu bu kurutma dediğimiz alana yönlendirip çamaşırları yıkama, kurutma işini yapacağız. Biz 5-10 takım yapacağız. Biz temizini götürüp otellerden kirlisini alacağız. Bu şekilde bir kafamızda düşünce var. Otel sayısı da genişliyor. Otel çamaşırla uğraşmayacak. Onların en büyük derdi çamaşır. Bornoz, masa örtüsü, oradaki çarşaftır, nevresimdir. Bu tür çamaşırların kurutmasını sağlamayı düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. (Kocatepe)

Suyun geri dönüşümünde yüzde 90 başarı sağlanıyor

Jeotermal kaynakların bulunduğu bölgelerde üzerinde en çok durulan konulardan birisi, suyun yeniden kullanılabilir hâle getirilmesi. AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, sıcak suyun geri dönüşümünde yüzde 90 oranında başarı sağladıklarını kaydetti

Afyonkarahisar’daki termal suyun, kullanıldıktan sonra nasıl değerlendirileceği ile ilgili zaman zaman tartışmalar gündeme geliyor. Suyun geri dönüşümünü sağlayacak reenjeksiyon sisteminin yeterli olup olmadığı da yine tartışılan konular arasında. AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, reenjeksiyonda şirket olarak başarı sağladıklarını söyledi. Oruçoğlu Otel’in arkasında kalan tepeden itibaren büyük bir alanda reenjeksiyon yaptıklarını belirten Ulutürk, şu bilgileri verdi:
“Tepeden itibaren diğer tepeye kadar reenjeksiyon alanımız. Bütün reenjeksiyonu burada yapmamız gerekiyor. Bu aslında Afyonun bir şansı. Zor bir olay, her yer kabul etmez. Burada fay yüzeye çıkmış. 150-200 metre derinlikteki reenjeksiyon kuyusu, suyu alıyor. Kabul ediyor. Bunu daha uzağa yapabilmemiz gerekiyor. Yukarıya çıkmamız gerek. Daha yakında yaparsak havzada soğuma görebiliriz. Yapılanma ve şirketin imkanları buna müsaade etti. 60 metre sonra mermer rezervurarı giriyor. Bu mermeri siz doğada 600 metre-700 metrede yakalıyorsunuz. Buradan 600 metre daha çökme bulunuyor. Basamak basamak ilerliyor. Şans şu: Buradan reenjeksiyon yaptığınızda tüm ovayı besliyor. Kuyudan 350 saat sonra ilk kuyuya ulaşıyor. Seviyemiz 25 metre. Buradan verilen su, 11 kuyusundan 400 saat sonra veriyor. Boya deneyine attığımız bazı malzemeleri kimyasal olarak aynı değerde yakalarsak onu verebiliyoruz. Bir test şekli var. Onu yapıyoruz.”
SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMALI
Sıcak su kullanımının sürdürülebilir olması için çaba sarf ettiklerini belirten Ulutürk, havzanın soğumamasının zorunluluğuna dikkat çekti. Ulutürk, “Sürdürülebilir olması için suyun geri dönüşümünün sağlanması gerekiyor. Yüklü miktarda yatırım gerekiyor. Tek pompayla mümkün değil. Çünkü kot farkı yüksek. Tepeye bir havuz yapılıp oradan basılabilir. Hepsi bir seçenek. Afyonkarahisar’da pompalar 18 metrelerde çalışıyor, Sandıklı’da 90, Gazlıgöl’de 170 metrelerde çalışıyor pompa. Bu havza çok iyi. Besleniyor ve havza 10 bin konutla başlamış. Ama Allah’tan yapamamışlar. O zamandan itibaren tamamen dışarı atılsaydı, kaynak zarar görürdü. Ekolojik denge korunursa, jeotermalin ömrü uzun olacaktır. Aşırı su çekiminden dolayı Sandıklı’da sıkıntı yaşanabilir. Reenjeksiyon kolay bir faaliyet değil. Havzanın soğuması büyük tehlike oluşturur. Ama biz bunu başarıyoruz. Yüzde 90’ı reenjekte edebiliyoruz. Kağıt üzerinde kolay da icraatta zor bir iş” ifadelerini kullandı.
JEOTERMAL, MADEN GİBİ DEĞİL
Afyonkarahisar’da kaç yıl kullanılabilecek bir su potansiyelinin olduğu sorusunu da yanıtlayan Ulutürk, “Su kaynağının belirlenmesi ile ilgili spekülasyon yapılır. Burada 50 litre su var, 51 litre yoktur demek mümkün değil. Bir maden gibi eni sonu belli olan bir madde değil. Havzalarda çökme olur mu olmaz mı onları araştırarak bakmak gerekiyor. Senaryo yazarlar, ancak bunu uygulama alanında görmek gerekiyor. Gazlıgöl’ü birleştirdik,Yaylabağ konusunda da girecekler. Sandıklı’da da tam araştırma yapamadık. Böyle bir görev verilirse yapılırız. Belirli tesisleri yapmadan tedbir almak gerekiyor. Siz bir ürünü parayla satarsanız, onu dikkatlice kullanıyor” dedi. (Kocatepe)

Isı merkezlerinde son teknoloji

AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, AFJET’e ait ısı
merkezlerinin, son teknoloji ile donatıldığını söyledi

AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, AFJET’in şehir merkezi ve Kütahya karayolundaki ısı merkezlerinde son teknolojiyi kullandıklarını söyledi. Ulutürk, “Ünitemizde seyrelttiği suyu buraya dolduruyor. Buraya da biz hatta eksilme olduğu zaman takviye ediyoruz. Bu şartlandırılmış temiz sudur. Şurada da pompalarımız var devamlı havuza basıyor. Burayı bu iş için kullanıyoruz. İsale hattında temiz su dolaşırsa çok uzun ömürlü olur. Termal suyu topladığınız zaman kabuklaşma olmaz, demir korozyonu olmaz. Bu tür şeyler daha uzun vadeli olur. Onun için zaten biz sistemi Gecek’e götürüp oradaki jeotermal işini çözüp kapalı devre yapmamızın sebebi o. Borunun uzun ömürlü olmasını sağlamak için. Buraya Karahisar Isı Merkezi adını koyduk. Burası yaklaşık 5 bin konuta hitap ediyor” dedi.
5 BİN KONUTA HİTAP EDİYOR
Isı Merkezi’ndeki sistemin tamamen değiştiğini söyleyen Ulutürk, “Dervişpaşa, Dumlupınar, İstasyon (gar tarafı) bir de hastahaneler, Maliye bölgesi var. Buraları tamamen buradan ısınıyor. Şu anda 4 bölge var. 5 bin konuta hitap ediyor. Kısım kısım ayrılıyor. Kapalı devrede eskiden 14 kilometrede termal su buraya kadar geliyor, eşanjörden geçip geri gidiyordu. Şimdi o sistem yok. Bu isale hattının çok uzun ömürlü olmasını, boruların çürümemesini sağlayacak. İnşallah sistem uzun ömürlü şekilde kullanılacak. Bu geniş sistem bir Afyon jeotermalde bir de İzmir jeotermalde var. Sistem tamamen otomasyona bağlı. Sistemin mantığı zaten belli. Ne yapılması gerektiğini ben arkadaşlara öğrettim. O kadar da çok komplike çözülemeyecek bir sistem değil. Bütün şeyi saniye saniye kaydediyor. İstenilen an bilgisayar çıktısı olarak alınabilir” diye konuştu. (Kocatepe)

Afyon’daki termal
suyun özelliği çok

AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, Afyonkarahisar’ın sahip olduğu termal su kaynaklarının birçok rahatsızlığa şifa olduğunu söyledi. Suyun yararlarının yeteri kadar tanıtılamadığına dikkat çeken Ulutürk, “Fransa’nın meşhur Vichy diye bir kaynağı var, bayanların da krem kullandığı. Vichy, büyük bir kaynak değil. Gazlıgöl ve Ömer’deki daha kaynakların reklamını yapamıyoruz. Ömer o kadar değerli bir su ki. Burada klor yüksek olduğu için yara iyileştirmeye yarıyor. Romatizmaya iyi geliyor. Gazlıgöl’de de serbest oksijen ve diğer mineraller yüksek” dedi.

Her önüne gelen arazi kapatmamalı

AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, termal yatırımların önünün açılması gerektiğini, ancak bu konuda düzenlemeye gidilmesinin doğru olacağını kaydetti. Ulutürk, “Her önüne gelen arazi kapatamamalı. Şirketin kapasitesi de ele alınmalı, bilançoları gözden geçirilmeli. Adam yer kapatıyor, gerçek yatırımcı geldiğinde ona yer bulunamıyor” diye konuştu.

Reenjeksiyon nasıl oluyor?

AFJET Genel Müdürü Yusuf Ulutürk, reenjeksiyonun nasıl yapıldığını anlattı. Ulutürk, “Mesela ana üretiminiz mermer. Siz mermerin olduğu yere kadar borulayıp betonluyorsunuz. Onun altını çıplak bırakıyorsunuz. Bastığınız su, süzülerek kendi yerini buluyor. Gecek Termal de bizim abonemiz. Kuyu onlarınmış, bize vermişler. Havuzdaki su bizden geliyor” diye konuştu.

Ulutürk: “AFJET’te kullanılan sular her bir hafta-10 günde bir analiz edilir. Kuyularda değişiklik var mı yok mu kontrol ederiz. 6 tane eşanjör, 100 milyon kilokalorilik güç var. 20 bin konuta eşdeğer. Kapasitemiz 13-14 bin konut arasında. Oteller hariç. Saatte 1440 ton su çekiliyor. Bunun da yüzde 90-95’ini reenjekte ediyoruz. Otomasyon ihtiyaç yoksa kendi kendini kapatıyor. İhtiyaç varsa kendi açıyor. Şehir sıcaklığımız 49 dereceye düştüğü zaman diğer eşanjör devreye giriyor.”

Yusuf Ulutürk: “Burası Afyon için çok önem arz eden bir yer. Burayı çok iyi bir şekilde koruması gerekiyor Afyonun. Sahanın bir numaralı koruma zonu burası. Burasının iki katına çıkamazsınız. Siz burada çıkarıp şehri ısıtıp otellere veriyorsunuz. Burada bir termal otel inşa edilmesi düşünülmüş. Buraya yapılaşma, burayı öldürür.”

AFJET Genel Müdürü Yusuf
Ulutürk: “Kuyu açmak için yerin senin olması lazım. Vatandaş, yerini vermiyor.
İl Özel İdaresi’nin arazisinde açıyoruz. Ama özel mülkiyete giremiyoruz.”

AFJET’in 18 tane üretim, 5 tane reenjeksiyon, 4 tane de gözlem kuyusu bulunuyor.

Ulutürk: “1999 depreminde kuyuların tamamı gitmiş. Demişler ki ceketleri alın gidin demişler. Bir işletmenin sadece artezyene bağlı olması çok kötü bir şey. Bizim kuyularımızda hazır pompalarımız var.”

Ulutürk: “110 derece Biz havuzda suyu biriktiriyoruz atmosfere açtığınız zaman 96 dereceye düşüyor. Buradan 14 derece zararınız var. Bunun gazını buradan alacağız, direkt eşanşöre 110 derece olarak vereceğiz. Termal suyu daha az kullanacağız. Buradan gaz aldıktan sonra sisteme götürürsek, yüzde 20 dolaylarında tasarruf sağlıyor. Burası bize ati projeler. İzmir, direkt 120 derece giriyor. Benim kadar su çekiyor, 24 bin abonesi var. 4 bin fazla. Atmosfere açmadan direkt veriyor.”

Faturaları AFJET okuyacak

Ulutürk: “Fatura okuma işini de biz yapacağız. Önümüzdeki yaza kendimiz yapacağız, arkadaşlara bu yönde eğitim veriyoruz. Sistemi de yaptık, kendimiz yapacağız. Başka türlü çözemeyeceğiz. Altyapısını yaparak bu şekilde yatırımlar yapmak lazım.”

Bakmadan Geçme