Jandarma imamına rekor ceza – Kocatepe Gazetesi

Örgütün jandarma yapılanmasında gruplardan sorumlu imam olduğu belirtilen ve 2010 yılında KPSS'de resmi evrakta sahtecilik suç isnadıyla hakkında ÖSYM'nin de davacı olduğu Ahmet Aşık'a 26 yıl hapis cezası ve 498 bin 54.30 kuruş para cezası verildi. Etkin pişmanlıktan yararlanan sanık Resul Şahin ise 'Çok pişmanım bu yapıyı ve bu insanları lanetliyorum. Etkin pişmanlıktan faydalanarak dışarıda [&hellip]

Örgütün jandarma yapılanmasında gruplardan sorumlu imam olduğu belirtilen ve 2010 yılında KPSS’de resmi evrakta sahtecilik suç isnadıyla hakkında ÖSYM’nin de davacı olduğu Ahmet Aşık’a 26 yıl hapis cezası ve 498 bin 54.30 kuruş para cezası verildi. Etkin pişmanlıktan yararlanan sanık Resul Şahin ise “Çok pişmanım bu yapıyı ve bu insanları lanetliyorum. Etkin pişmanlıktan faydalanarak dışarıda örgütün gerçek yüzünü anlatacağım” dedi

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün Fethullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suç isnatlarıyla haklarında kamu davası açılan 16’sı tutuklu, 7’si tutuksuz toplam 23 sanığın davaları görüldü.
Örgütün jandarma yapılanmasında grup sorumluları, bölge imamı gibi görevlerde bulunan sanıkların, meslekten ihraç edilen eski kamu görevlilerinin davaları dünkü duruşmalarda karara bağlandı.
23 SANIK YARGILANDI
Sanıklardan; Kadir Çınar, Bilgi Kağan Küçükcan, İsmail Çakmak, Ahmet Aşık, Talip Çevik, Resul Şahin, Hüseyin Düzgün, Mehmet Yaman, Adem Yolcu, Mikail Batakçı, Fatih Olcay, Ümit Yusuf Aydın, İlhan Çetin, Mustafa Tutuluş, Mustafa Duyar tutuklu olarak yargılandı. Diğer sanıklardan daha önceki celsede adli kontrol şartıyla tahliye edilen Erman Bağcıoğlu, Abdullah Şimşek, Emre Öztürk, İbrahim Yetkin, Furkan Batur, Adnan Günerigök, Özgür Güneş, Nuri Aktürk’ün duruşmaları tutuksuz olarak görüldü.
20 CEZA, 1 TAHLİYE, 3 ERTELEME
Örgütün jandarma yapılanmasında gruplardan sorumlu imam olan ve 2010 yılında KPSS’de resmi evrakta sahtecilik suç isnadıyla hakkında ÖSYM’nin de davacı olduğu Ahmet Aşık’a 26 yıl hapis cezası ve 498 bin 54.30 kuruş para cezası verildi. Abdullah Şimşek’e 2 yıl 2 ay 7 gün; Kadir Çınar’a 9 yıl 3 ay; Bilgi Kağan Küçükcan’a 9 yıl 6 ay; Erman Bağcıoğlu’na 2 yıl 6 ay; Talip Çevik’e 12 yıl 4 ay 15 gün; Emre Öztürk’e 2 yıl 20 gün; İsmail Çakmak’a 9 yıl 6 ay; hükümle birlikte tahliye edilen Resul Şahin’e 1 yıl 11 ay 22 gün; Hüseyin Düzgün’e 9 yıl 3 ay; hükmün açıklanmasının geri bıkarılmasını kabul eden İbrahim Yetkin’e 1 yıl 11 ay 22 gün; Mikail Batakçı’ya 12 yıl 6 ay; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden sanıklar Furkan Batur ve Adnan Günerigök’e 1 yıl 10 ay 15 gün; Mustafa Tutuluş’a 9 yıl 12 ay, Ümit Yusuf Aydın’a 10 yıl 6 ay; İlhan Çetin’e 9 yıl; Fatih Olcay’a 9 yıl 4 ay 15 gün; Özgür Güneş’e 5 yıl; Nuri Aktürk’e 4 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verildi.
Yargılaması tutuksuz yapılan ve ceza kararı verilen sanıklar cezaları kesinleşinceye kadar serbest kaldı. Duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle tutuklu olduğu cezaevinden bağlanan Âdem Yolcu’nun mazeret dilekçesi kabul edildi. Yolcu’nun duruşması Şubat ayı içerisinde görülecek. Mustafa Duyar ve Mehmet Yaman’ın duruşmaları da Şubat ayı içerisinde görülecek.
SANIKLARIN HÜKÜMLERİ VERİLDİ
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma doğrultusunda önceki duruşmada verdiği ifadesini tekrarladığını belirten Abdullah Şimşek karar öncesi sorulan son sözünde beraatını talep etti. Şimşek’e 2 yıl 2 ay 7 gün hapis cezası verilirken sanık cezası kesinleşinceye kadar tutuklanmadı. KHK ile kamu görevinden ihraç edilen sanık Kadir Çınar karar duruşmasındaki son sözlerinde 13 yıllık meslek hayatında görevini en iyi şekilde yapmaya çalıştığını, eşi ve çocuklarının yüzünü kızartacak bir şey yapmadığını belirtti. 1,5 yıldır tutuklu olduğunu kaydeden Çınar, ailecek mağdur olduklarını sözlerine ekledi. Çınar’a 9 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Meslekten ihraç edilen polis Bilgi Kağan Küçükcan 1,5 yıl önce söylediklerinin geçerliliğini koruduğunu ifade ederek görevi gereği şeylerle suçlandığını ileri sürdü. Küçükcan’a 9 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
AŞIK’A REKOR CEZA: 25 YIL 19 AY VE 498 BİN TL PARA CEZASI
Örgütün jandarma yapılanmasında tüm gruplardan sorumlu olduğu, resmi evrakta sahtecilik iddialarıyla da yargılanan ve ÖSYM Başkanlığı’nın da şikayetçi olduğu Ahmet Aşık’a 25 yıl 19 ay 15 gün hapis cezası ve 498 bin 54.30 kuruş para cezası verildi.  Âşık karar öncesi sorulan son sözünde şu ifadeleri kullandı: “Mahkemeye çıktığımdan beri taleplerim vardı. Ama 25 gün boyunca gözaltında kaldığım sürede gördüğüm işkenceye göre verilecek hüküm hafif kalır. Eninde sonunda Türk Mahkemeleri adil bir karar verecek ve aklanacağım inşallah. Aleyhime çıkacak olan sonuç işkenceci polislerin iştahını kabartacaktır. Allah’ın dediği olur hayırlısı olsun” sözleri üzerine Mahkeme Başkanı Aşık’a, “Burası Türk Mahkemeleri değil mi?” dedi. Önceki duruşmalardan hatırlanacağı üzere Ahmet Âşık’ın yargılamasının yapıldığı ve tanık olarak dinlendiği duruşmaların tamamında kendisini tanıyıp teşhis eden sanıkları ve tanıkları tanımadığını, soruşturma aşamasında baskı, cebir ve şiddet gördüğü yönündeki beyanlarını sürekli tekrarlamıştı.
“BOYUMDAN BÜYÜK İŞLERE KARIŞMIŞIM”
Örgütün jandarma hiyerarşisinde Bölge Sorumlusu Âdem Yolcu’dan aldığı talimatla subaylara sohbet yaptığını açıklayan, AKÜ Tıp Fakültesi’nde ki görevinden KHK ile ihraç edilen Erman Bağcıoğlu’na 2 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Bağcıoğlu, önceki duruşmasında adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış, etkin pişmanlıkta bulunmayı talep ederek TEM Şube’de detaylı ifade vermişti. Bağcıoğlu’nun TEM’de verdiği ifadede; sohbet toplantısını Reha Demirel’in yaptığını, Ahmet Bal’ı teşhis ettiği, “Selahattin” kod adıyla tanıdığı Âdem Yolcu tarafından askeri yapılanmada subaylara sohbet vermesi için görevlendirildiği beyanları bulunuyor. Ayrıca Erman Bağcıoğlu’nun ifade verirken himayesinde bulunan askerleri de teşhis ettiği öğrenildi. Bağcıoğlu, etkin pişmanlık talebi doğrultusunda verdiği ifadeyi özgür iradesiyle verdiğini, herhangi bir baskı görmediğini vurguladı. Âdem Yolcu tarafından 2015 yılı Aralık ayından 2016 yılı Mayıs ayına kadar subaylara sohbet etme görevinin verildiğini duruşmada da anlatan Bağcıoğlu, “Önder Akci’nin de bu işin içinde olduğunu biliyordum. Gazetelerden diğer kişilerin kimler olduğunu öğrendim” dedi. Mahkeme Başkanı sanık Bağcıoğlu’na “Gazeteyi ne yapacaksınız yapının içinde olan sizsiniz” dedi. Adem Yolcu’nun Uşak’ta oturduğu bilgisine sahip olduğunu dile getiren Bağcıoğlu, “Boyumdan büyük işlere karışmışım. Etkin pişmanlıktan faydalanmak istiyorum. Bildiklerimi samimi olarak anlattım” diye konuştu. Bağcıoğlu karar öncesi sorulan son sözünde “Tekrar devletime doktor olarak hizmet etmek istiyorum. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istiyorum” dedi.
ÇEVİK: ARSLAN’I KESİNLİKLE TANIMIYORUM
12 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verilen AKÜ Tıp Fakültesi’nden ihraç edilen Talip Çevik hakkındaki suçlamaları kabul etmedi. Jandarma yapılanması kapsamında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan ve Çevik’in hakkında tanık beyanı bulunan Yunus Emre Arslan’ı “kesinlikle” tanımadığını söyleyen Çevik, “Yunus Emre Arslan’ı kesinlikle tanımıyorum. Bana iftira etti, şikâyetçiyim. Örgütle bağım yok. Korku ile önceden hazırlanmış ifadeyi imzaladım” dedi. Çevik karar öncesi son sözünde suçsuz olduğunu söyleyip tahliyesini talep etti. Tutuksuz yargılanan KHK ile meslekten ihraç edilen astsubay Emre Öztürk’e 2 yıl 20 gün hapis cezası verildi. Öztürk son sözünde etkin pişmanlık kapsamında bildiği her şeyi anlattığını ifade etti. 9 yıl 6 ay hapis cezası verilen İsmail Çakmak son sözlerinde terörist olmadığını, örgütün finansal kuruluşu Bank Asya’ya talimatla para yatırmadığını belirtti.
“BU İŞLERİ ALLAH RIZASI İÇİN YAPIYORUZ DEDİLER”
Hükümle birlikte tahliye edilen Resul Şahin’e 1 yıl 11 ay 22 gün hapis cezası verildi. Şahin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. Mahkeme Başkanı karar celsesinde sanığa, “Daha önceki duruşmada soruşturma aşamasında ifade verirken işkence edilmişti diyerek ifadenizi kabul etmemiştiniz. Daha sonra etkin pişmanlık kapsamında ifade verme talebinde bulundunuz” hatırlatmasında bulundu. Etkin pişmanlık talebi doğrultusunda KOM Şube’de verdiği ifadenin doğru olduğunu dile getiren Şahin, ifadesini baskı, cebir, şiddet görmeden verdiğini söyledi. Örgütle 2009 yılında dershaneye giderken tanıştığını anlatan Şahin, “İsmini Harun olarak bildiğim kişi beni Erbağ’da aradı. Afyon’da öğretmen bir arkadaşı olduğunu, yalnız kalmamasını istediğini söyledi. Nevzat Tok’u ziyarete gelen kişilere ismim verilmiş. Yunus Emre Arslan’ı ‘Yasin’ kod adıyla tanımıştım. Yasin, sonradan adının Ahmet Aşık olduğunu öğrendiğim ‘Hikmet’ kod adlı şahısa ‘abi’ diye hitap ederdi. Yunus Emre Arslan benimle ilgilenirdi. Sohbet toplantıları benim ya da Nevzat Top’un evinde yapılırdı. Yedi ay süre ile sohbetler yapıldı. Bu toplantılarda Fethullah Gülen’in kitapları okunurdu. İlk ifademde 1.200 lira tutarında himmet verdiğim yazıyor. Daha fazla ya da altında bir rakam vermiş olabilirim hatırlamıyorum. Yunus Emre Arslan, Ahmet Aşık’a abi diye hitap ederdi bana da arkadaşım diye tanıştırdı. Birkaç kez görüştük. Bu işleri beklentisiz Allah rızası için yaptıklarını söylediler” dedi.
“PARAYI ANNEMİN GÜNAHLARI AF OLSUN DİYE VERDİM”
Mahkeme Başkanı sanık Resul Şahin’e görevde iken ne kadar maaş aldığını, ailesinin ne işle uğraştığını ve kaç kardeşi olduğunu sordu. Üç bin 800 TL maaş aldığını söyleyen Şahin’e Mahkeme Başkanı, “Sekiz kardeşiniz var. Üç bin 800 TL maaş alıyorsunuz. Bir de himmet mi veriyordunuz? Kardeşlerinize para gönderseydiniz. Nasıl bir kandırılma, ne tatlı geliyordu?” diye sordu. Annesinin vefatı sonrası inancı gereğince annesinin günahlarının af olması amacıyla himmet parası verdiğini belirten Şahin, babasının çiftçi olduğunu, ağabeylerinin fırıncılık yaptığını kaydetti.
“İLK İFADEMİ ARSLAN’IN BASKISIYLA REDDETTİM”
Yunus Emre Arslan’ın kendisine örgütün kriptolu gizli haberleşme programı bylock yüklemeye çalıştığını, ancak programı kuramadığını belirten Resul Şahin, Arslan’ın kendisini de başkalarını da sürekli gizli numaradan arayarak iletişim kurduğunu kaydetti. İki yıl önce evlendiğini, tutuklandığı için düğün yapamadığını söyleyen Resul Şahin, Yunus Emre Arslan’ın baskısı ile ilk ifadesini reddettiğini, Arslan’ın işkence gördüğüne dair adli raporu bulunduğunu söyleyerek sonuna kadar direttiğini anlattı. Şahin, “Yunus Emre Arslan sonuna kadar diretti. Tanıklığa geldiğinde bile arkasını dönüp bana nasıl baktığı görülmüştür” dedi. Mahkeme heyetinden bir hâkim, “20 Şubat 2016 tarihine kadar bylock kullanımları var. Sonra örgüt başka bir program olan eagleye geçti. Eagle bağlantınız var mı? Gelen mesajlarda 15 Temmuz darbe girişimi iması var mı?” sorularını sordu. Eagle bağlantısı olmadığını belirten Şahin, 15 Temmuz darbe girişimi ima eden bir mesaj varsa bile kendisine gelmediğini söyledi.
“NEVZAT TOK’U KORUMAYA ÇALIŞTILAR”
Nevzat Tok’un ismini ilk kendisinin verdiğini ancak Tok’un korunmaya çalışıldığını ifade eden Resul Şahin,  “Nevzat Tok’a Uşak ve Afyon’u gezdirdiler. Ama onu korumaya çalıştılar. Yunus Emre Arslan Kars’ta Nevzat Tok’un darbeye karıştığını bu nedenle korktuğunu söylemişti” dedi. Mahkeme Başkanı, “Nevzat Tok’un örgüt içinde farklı bir görevi mi vardı. Yunus Emre Arslan gerçekten korkmuş olabilir mi?” sorusunu Şahin, “Yunus Emre korkmuş olabilir” dedi.
“ÇOK PİŞMANIM GERÇEK YÜZÜ ANLATACAĞIM”
Mahkeme Başkanı cezaevinde koğuşlarda mahkemede konuşulmamasına dair bir şey duyup duymadığını sordu. Gereksiz muhabbetlere girmediğini, boş konuşmalardan yorulduğunu söyleyen Resul Şahin son sözünde, “Çok pişmanım, bu yapıyı ve bu insanları lanetliyorum. Etkin pişmanlıktan faydalanarak dışarıda örgütün gerçek yüzünü anlatacağım” şeklinde konuştu. 9 yıl 3 ay hapis cezası verilen Hüseyin Düzgün, 19 yıl boyunca askeri fabrikada çalışan sıradan bir işçi olduğunu, örgütle bağlantısı bulunmadığını belirtti. Örgütün jandarma yapısı ile de ilişkisi olmadığını, bu durumun dosyasında olmasından rahatsızlık duyduğunu söyleyen Düzgün, bu konunun dosyasından çıkarılmasını talep ederek terörist olmadığını sözlerine ekledi.
“EMNİYETE YARDIMA HAZIRIM”
Etkin pişmanlık talebinde bulunan ve hükmün açıklanmasını kabul eden İbrahim Yetkin, çok pişman olduğunu kaydetti. TEM Şube’de etkin pişmanlık kapsamında detaylı ifade veren Yetkin, örgütün İstanbul yapılanmasına yönelik ne zaman ihtiyaç duyulursa Emniyet’e bilgi vereceğini bildirdiğini sözlerine ekledi. Yetkin son sözünde, “Ben çok pişmanım. Örgütün İstanbul yapılanmasında Emniyet ne zaman ihtiyaç duyarsa yardıma hazırım. Pişmanım, elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım. Yüce Türk adaletine güveniyorum” diye konuştu. Yetkin’e 1 yıl 11 ay 22 gün hapis cezası verildi. Örgütün jandarma yapılanmasında grup sorumlularından biri olduğu iddiasıyla yargılanan ve KHK ile kamu görevinden ihraç edilen Mikail Batakçı’ya 12 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Batakçı, üzerine atılı hiçbir suçlamayı kabul etmezken son sözünde beraatini talep etti.
“BAĞCIOĞLU BANA İFTİRA ATIYOR”
Duruşmaya tutuklu bulunduğu Bandırma F tipi Cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan Adem Yolcu’nun duruşması avukatının mazereti nedeniyle Şubat ayına ertelendi. Yolcu’nun dünkü duruşmasında etkin pişmanlıktan yararlanan ve Yolcu’dan aldığı talimatla jandarmadaki subaylara sohbet verdiğini açıklayan Erman Bağcıoğlu tanık olarak dinlendi. Bağcıoğlu ile rahatsızlığından dolayı birkaç kez görüştüğünü öne süren Âdem Yolcu, Bağcıoğlu’nun kendisine iftira attığını söyledi.
AYDIN İFTİRA İDDİASINI TEKRARLADI
Yargılamaları tutuksuz yapılan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden sanıklar Furkan Batur ile Adnan Günerigök’e 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verildi. Örgütün gizli şifreli programı bylock kullanıcısı olmadığını, bu konuda bir yanlışlık olduğunu ileri süren sanık Mustafa Tutuluş’a 9 yıl 12 ay hapis cezası verildi. Aile hekimliği görevinden KHK ile ihraç edilen ve önceki duruşmasında da iftiraya uğradığını ileri süren Ümit Yusuf Aydın’a 10 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Aydın son sözünde, hakkındaki tüm suçlamaları reddederken, kendisine iftira atıldığını belirterek beraatını talep etti. Tahliyesini ve beratını talep eden İlhan Çetin’e 9 yıl hapis cezası verildi.
DUYAR’A EK SAVUNMA SÜRESİ VERİLDİ
Bylock surverlerine yaklaşık 8 ay boyunca bağlandığı tespit edilen sanık Mustafa Duyar savunma hazırlamak için “uzunca” bir süre talep etti. İddia makamı Duyar’ın savunma hakkını kötüye kullandığını, istediği sürenin verilmemesi yönünde görüş bildirdi. Sanığa istediği süre verilerek duruşması Şubat ayına ertelendi. Sanık Fatih Olcay’a 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verildi. Tutuksuz sanıklar Özgür Güneş ile Nuri Aktürk’e istinaf kararı gereğince Güneş’e 5 yıl, Aktürk’e 4 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verildi. >> Burcu Aydın’ın Haberi

Bakmadan Geçme