• Haberler
  • Genel
  • “İzmir İstasyonu Sahası” – Kocatepe Gazetesi

“İzmir İstasyonu Sahası” – Kocatepe Gazetesi

‘Unutulmuş Futbol Sahaları’ yazı dizisi İzmir İstasyonu Sahası’yla devam ediyor. 1960’lı yılların ortalarına kadar çocukların ve gençlerin futbol oynadıkları, mahalle maçları yaptıkları semt sahasında sıra. “İzmir İstasyonu Sahası” denirdi buraya futbol oynayanlar arasında. Bu saha özellikle Nisan-Mayıs aylarında doğal çim ve otlarla kaplanır yemyeşil bir görünüm kazanırdı. İzmir İstasyonu Sahası’na Mecidiye, Hamidiye, Mısri, Karaman ve [&hellip]

"İzmir İstasyonu Sahası"

‘Unutulmuş Futbol Sahaları’ yazı dizisi İzmir İstasyonu Sahası’yla devam ediyor. 1960’lı yılların ortalarına kadar çocukların ve gençlerin futbol oynadıkları, mahalle maçları yaptıkları semt sahasında sıra. “İzmir İstasyonu Sahası” denirdi buraya futbol oynayanlar arasında.

Bu saha özellikle Nisan-Mayıs aylarında doğal çim ve otlarla kaplanır yemyeşil bir görünüm kazanırdı. İzmir İstasyonu Sahası’na Mecidiye, Hamidiye, Mısri, Karaman ve Kayadibi Mahallelerinin çocukları gelirlerdi top oynamaya…
İzmir İstasyonu Sahası 60’ların ortalarına kadar futbol meraklısı gençlerin uğrak alanıydı. Doğal çim yapısı ve düzgünlüğü çocukların bu sahaya sürekli gelmesinde etkili olan etkenlerdi. Afyonkarahisar’lı gençler, bu sahada futbol oynarlar, eğlenirlerdi. Bahçeleri bu sahaya yakın olan Salim Dikmen, Babası Devlet Demir Yolları’nda görevli olan Kara Ali, Orhan Soysal, Kayadibi’nde evleri bulunan şuan ki Ankara’da Noterlik yapan Abdurrahman Öksüz, Klarnet Hüseyin, Tuna Özçelik, 27 Ağustos ve Sahipata İlköğretim Okulu’nun öğrencileri, top koştururlardı bu yeşil düzlükte. Haziran başlarından itibaren buralarda top oynadıktan sonra ‘Dolapönü’ denilen yerde suya girer yıkanırlardı. Biraz ilerideki ‘Dönemeç’ denilen kısımda da daha iyi yüzme bilenler yüzerlerdi. Bazen saha yakınında bulunan demir yolu hattı üzerinden tren geçer o sırada oyun durur herkes trenin gürültülü bir şekilde geçişini son vagonuna kadar izler el sallardı. Zaman zaman diğer mahallelerden de gelen olurdu. Kale Arkası ve daha önceleri Endüstri Meslek Lisesi olarak kullanılmış, bugün 27 Ağustos İlkokulu olan Taş Binanın önünden geçerek İzmir İstas-yonu Sahası’na top oynamaya giden 10-12 yaşındaki çocuklar o günlerde ‘Halil Hilmi’nin Bahçesi’ denilen bahçeden meyva çalıp yerler, sonra da top oynarlardı. Yazı dizimizin hazırlanmasında büyük emeği geçen Futbol Adamı Agah Bıyıkoğlu da bu futbol sahasında maç yapanlar arasındaydı. Yazı dizimizi hazırlamak için bu sahanın bulunduğu Afyon Şehir İstasyonu binası önüne gittiğimizde adeta o günleri tekrar yaşıyormuşçasına o saha hakkında bilgiler verdi. Agah Hoca “İzmir İstasyonu Sahası’na gitmek için bizim mahalledeki çocuklar ile Yukarı Pazar Mescidi önünde buluşur, Ulucami önünden Kalenin arkasından ve o zaman “Kirşana” denilen yokuştan giderdik. O zamanlar oraları çok tenha ve ıssızdı. Bu saha daha ziyade bizim için İlkbahar ve yazın top oynamak için tercih ettiğimiz bir yerdi. Çünkü etraf bahçelerle ve tarlalarla kaplıydı. Okullar tatildi ve Dolapönü, ayrı bir eğlence yeriydi. Burada top oynar akşam geç saatlerde yorgun argın eve dönerdik. Çoğu kez özellikle annele-rimizin yollara çıkar bizim yolumuzu gözlediğini ve merakla beklediklerini sonradan öğrenirdik. Cuma günleri ‘Sığır Eğleyi’nden salıverilen manda ve inek sürüsü arasında dönerdik evlere. Bazı arkadaşlar kovboylar gibi mandaların üze-rine binmeye çalışırlar. Zaman zaman da başarılı olurlardı bu işte. Hatta Donyağılar’ın Cevdet ve Şeref, Erol Özkandil, Şepit Mehmet gibi arkadaşlar bu işte iyice ustalaşmıştı. Yeri gelmişken belirteyim Cinli Nuri diye sapsarı birisi vardı ki Mandaların üstünde ayağa kalkar, bisikletinin üzerinde Çavuşbaş’tan Otpazarı’na kadar o şekilde giderdi. Cinli Nuri’nin Kale’de bulunan mazgallar üzerindeki bir mazgaldan bir mazgala atladığını anımsıyorum.”
O zamanlar İzmir-Ankara Yolu oradan geçmezdi. Bu yol açılınca etrafta hızla binalar yükseldi, tesisler yapıldı. Şu an da eski Dempaş binasının bulunduğu yerde İstanbul Çarşısı alışveriş merkezi bulunuyor.

Bakmadan Geçme