İYİ Partili Mısırlıoğlu, Neden Özür Dilediğini Anlattı
İYİ Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu, dün PTT Başmüdür Vekili Mustafa Çakır hakkındaki iddiaları dolayısıyla özür dilemesine ilişkin açıklama yaptı. Mısırlıoğlu, 'Konu benim açıklamamla bitmemiştir, daha ileri taşınmıştır' dedi
İYİ Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu, dün Valilik makamında PTT Başmüdür Vekili Mustafa Çakır’dan özür dilemesi hakkında açıklama yaptı. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Mısırlıoğlu, “Bugün ilimizde 20 gün önce yapmış olduğumuz basın toplantısına istinaden, PTT Başmüdür Vekili arkadaşla ilgili kulağımıza gelen bazı iddiaların Valiliğimiz tarafından araştırılıp gerçekle alakası olup olmadığını, bu duyumların doğru olup olmadığını açıklığa kavuşturmak istemiştik. Konu tamamen tarafların iddiasıyla ilgili bir açıklamaydı.
Buna istinaden sayın Valimiz, yapılan iddia ile ilgili bir araştırma yapmış ve konuyla ilgili Valilik makamına yazılı bir müracaat yapılmadığı tespit edilmiştir.
Buna istinaden Sayın Valimiz, bu (dün) sabah şahsımı Özel Kalemi aracılığıyla arayarak Valilik makamına davet etti. Konunun tarafıma araştırıldığını, yaptığım açıklamada böyle bir müracaatın olmadığı ve konuyu dile getirdiğimden dolayı kişinin zan altında kaldığı Valimiz tarafından ifade edildi. Ben de yazılı bir müracaatın olduğunu ve duyduğumuz konunun ne derecede doğru olup olmadığını Valiliğimiz tarafından araştırılıp kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini söylemiştim.
Bu doğrultuda da PTT Başmüdür Vekilinin zan altında kaldığı, ailesi ve çevresine karşı itibarının zedelendiği, bunun telafisinin bu iddiayı dile getirmemden kaynaklı olarak Valimizin yapmış olduğu araştırmaların tarafıma açıklanmasından sonra mümkün olacağı belirtilmiştir. İddianın asılsız çıkması sonucunda, bu durumdan manevi olarak zarar gören kişiden özür dilemem gerektiğini düşündüm. Bir Müslüman Türk vatandaşı olarak milletimize karşı sorumlu siyaset yapmamız gerektiği bilinciyle, Valimizin şahsımı bu konuyla ilgili aydınlatmasının yeterli olduğunu gördüm ve yanlış anlaşılmaya meydan vermemek adına özür diledim” dedi.
“KİMSEYİ ZAN ALTINDA BIRAKMADIM”
Mısırlıoğlu, açıklamasına şöyle devam etti:
“Bu konunun basına yansımasıyla birlikte sağdan soldan herkes olaya vakıf olduğunu düşündü, ancak nedense aydınlatma ve açıklama ile ilgili sessizliğe bürünüp, nemelazımcı bir davranışla görmezden geldiler. Sen misin özür dileyen! Bazı eski siyasiler durumu fırsat bilerek, kendini göstermek adına harekete geçti. ‘Devlet gereğini yapmış, işte böyle dizinin dibine oturtur adamı, özür diletir’ gibi bayramlık çocuk edasıyla oradan oraya zıpladılar. Bu davranışlar son derece yüzeyseldi.
Eski siyasi arkadaşa iki çift tavsiyem var: Siyaset kurumu ahlak ve adaletle hareket etmek zorundadır. Her konuda içeriğini bilmeden, uluorta kimseyi suçlamamak gerekir. Tecrübeli bir siyasetçi olarak, boş konuşmam. Öyle senin tarif ettiğin gibi başıboş da konuşmam. Başıboş, hangi kulvarda koştuğu belli olmayan ve sürekli kendine mevki arayan insanlara denir. Allah’a şükürler olsun, ömrüm boyunca iki siyasi partide görev yaptım ve hiçbir zaman kimseye iftira atmadım, kimseyi zan altında bırakmadım. Yanlış bir şey yaptıysam, erdemli bir davranış göstererek özür dilemesini bilirim. Bu ne korkumdan ne de çekinmemdendir. İnsani bir davranıştır, bunu farklı yerlere çekmeyin.”
MISIRLIOĞLU’NDAN YENİ İDDİA
Mısırlıoğlu, açıklamasında bir iddiayı da gündeme getirerek şu ifadelere yer verdi:
“İddia edilen konu şu an iddia sahipleri tarafından üst makamlara iletilmiş ve doğruluğu noktasında ifadelerini vermişlerdir. Konu, benim açıklamamla kapanmamıştır, daha ileriye taşınmıştır. Biz Vali Hanım’la görüştüğümüzde, AK Parti Milletvekili danışmanlarından biri, üç medya kuruluşunu arayarak ‘Valilik’te PTT Başmüdür Vekili ile ilgili açıklama yapılacaktır’ şeklinde bir mesaj gönderildiğini öğrendim.
Olay tamamen iktidar vekilleri tarafından hâlâ hakkında çeşitli iddialar bulunan kişiyi aklamak ve temize çıkarmak amacıyla yapılmıştır. Allah katında mazlumların uğradığı haksızlıkların karşısında susan dilsiz şeytandır. İddiaların arkasında duruluyor ve bu işin peşini bırakmayacaklarını söylüyorlar. Empati kurmak bazen herkes için iyidir. Ankara’daki iktidar vekillerinin de empati yapması ve bu olayı doğru bir şekilde değerlendirmesi gerekmektedir.
Ben insanım ve kimseye bilerek iftira atmam. Devletin üst makamı olan valimiz, böyle bir müracaat olmadığını söylemiştir. Ben burada mağdur insanların Valiliğimize yazılı şikayet dilekçesi ile müracaat ettiklerini duyduğumu ifade etmiştim. Buna bağlı olarak yazılı bir müracaat yapılmamışsa özür dilemek insani bir görevdir. Şahsımın korktuğunu ya da geri çekildiğini düşünmek çok komik olur. Allah’tan başka kimseden ne korkarım ne de çekinirim. Doğru bildiğim her şeyin arkasında dururum. Karakterim buna izin vermez; devletime, milletime, bayrağıma, vatanıma aşık bir adamım. Kimsenin incinmesine gönlüm razı olmaz. Zaman her şeyin ilacıdır, bekleyip göreceksiniz. Allah’ın adaleti henüz tecelli etmedi.”