İYİ Parti İl Başkanı Mısırlıoğlu’ndan yaylım ateş
İYİ Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu bugün Parti binasında düzenlediği basın toplantısında dört bir yanA yaylım ateşine tuttu. İşte Mısırlıoğlu'nun açıklamalarından satır başladı: MHP'ye: Siz yancı olmayı, yardakçı olmayı kabul ettiğinizden beri kimse tanımıyor artık sizi… AK Parti'ye: 33 kişinin alınacağı temizlik görevlisi kadrosuna yaklaşık 20 bin kişi başvuruyorsa bir durup düşünmek lazım arkadaşlar… [&hellip]
İYİ Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu bugün Parti binasında düzenlediği basın toplantısında dört bir yanA yaylım ateşine tuttu. İşte Mısırlıoğlu’nun açıklamalarından satır başladı:
MHP’ye: Siz yancı olmayı, yardakçı olmayı kabul ettiğinizden beri kimse tanımıyor artık sizi…
AK Parti’ye: 33 kişinin alınacağı temizlik görevlisi kadrosuna yaklaşık 20 bin kişi başvuruyorsa bir durup düşünmek lazım arkadaşlar…
Valilik’e: AFJET Isıtmıyor, AKP’nin Rusya hayranlığı yüzünden çok daha verimli ve kullanışlı olan ABD pompaları kullanılmıyor
Belediye’ye: Belediyemiz trafik sorunu ile de baş edemiyor ne yazık ki…
Afyon Belediyesi resmen eşkıyalık yapmış, vatandaşın hakkını gasp etmiş, hatta hukuki yollara başvuran vatandaşın lehine çıkan kararlara bile uymadan kendi bildiğini okumuştur.
İYİ Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu bugün İYİ Parti Afyonkarahisar İl Binasında düzenlediği basın toplantısındaki konuşmasında şunları söyledi:
Basın toplantısı öncesi İYİ Parti üyesi Dr. Güven Aka İl Başkanı Mısırlıoğlu tarafından basına tanıtılarak Sağlık işlerinden sorumlu İl Başkan danışmanı olarak atandı. Ayrıca İYİ Parti ailesine katılan Emre Arslan ve Mustafa Tunç’a rozetleri takıldı.
“AKŞENER GELİNCE GÜNIŞ IŞIDI, ÇİÇEKLER AÇTI, KUŞLAR CIVILDADI, BAHAR GELDİ”
Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener’in liderliğinde geçtiğimiz Pazar günü kadın buluşması gerçekleştirildi.
Organizasyona cesur yürekli kadın dava arkadaşlarımızla birlikte katıldık. Sabahın erken saatlerinde buz gibi soğuk havada yollara düştük ve bir kez daha gördük ki bu fedakar, bu cesur kadınlarımız varken bizim sırtımız yere gelmez.
Genel Başkanımız Meral Akşener’in çağrısına on binlerce kadın cevap verdi ve Türkiye’nin her yerinden Ankara’ya akın ettiler.
20 otobüs, 10 da binek araçla “Kadın yükselecek Türkiye güçlenecek” düsturu ile Ankara’ya gittik.
Büyük buluşma, cesur Türk kadınının şanına yakışır bir biçimde, coşkulu, birlik beraberlik içinde geçti.
İYİ’ler güçleniyor gördüğünüz gibi artık otobüslere, arabalara, salonlara, sokaklara sığmıyoruz. Sayın Meral Akşener Ankara Arena’ya giriş yaptığında Bir anda sanki toprağa cemre düştü..
Güneş tülün ardından ışık saçmaya, duvarlar renk renk çiçek açmaya, nereden göç ettiği belirsiz kuşlar cıvıldamaya başladı. Mevsim değişti, ilkbahar bahar oldu. Bir kez daha görüyoruz ki Türkiye İYİ Olacak. İyi parti iktidarında; Yüzler gülecek, Güven tesis edilecek, Ekonomi canlanacak ve daha önemlisi mutlu bir TÜRKİYE olacak.
Ne mutlu size, ne mutlu bize…
Ben bu partinin bir neferi olmaktan, bu cesur insanlarla aynı yolda yürümekten gurur duyuyorum. İyi ki varsınız dava arkadaşlarım…
İnşallah Allah’ın izniyle önümüzdeki seçimlerde bu tek adam rejimi demokratik yöntemlerle yıkılacak, despot, baskıcı, kısıtlayıcı, fişleyici ve tehditgar üslup son bulacak.
“GENÇLERİN GELECEĞİ İLE OYNAYANLAR HESAP VERECEKLER”
Türkiye ekonomisi her geçen gün kötüye giderken, açıklanan asgari ücret dar gelirli aileleri kara kara düşündürmeye başladı… yoksulluğa mecbur bırakılan yüce milletim bilsin ki sadaka verir gibi asgari ücret belirleyen bu zihniyet, yakın zamanda karanlığa gömülecektir.
Bizim vatandaşımız baş tacıdır. Bizim emekli analarımız babalarımız eli öpülesi insanlardır. Kimse onlara fakir fukara diyerek aşağılayamaz, asgari ücreti de sadaka gibi görerek kendine rant sağlayamaz. Herkes haddini bilecek !
Belirlenen asgari ücret ne bir yaraya merhem olacak ne de dar gelirli vatandaşımızı refaha çıkaracak cinstendir.
Biz yeterli gördüğümüzden değil ama makul bir orta yol bulunması açısından asgari ücretin en az 9.600 TL olmasını teklif etmiştik. Bu yokluk silsilesinde dalından kopan yaprak misali oradan oraya savrulan işçinin emeklinin hakkını gasp ettikleri yetmezmiş gibi bir de lütfediyor beyfendiler. Alay eder gibi rakamlardan bahsediyorlar.
Ülke ekonomisini tepe taklak edip kendi cebini dolduranlar, liyakatsiz yönetim anlayışları ile torpille birbirilerini iş güç sahibi yapanlar, kamunun her kademesinde babadan oğula geçen saltanat misali görev değişimleri yapanlar gençlerimizin geleceği ile oynayanlar elbet bütün bunların hesabını bir gün verecektir. Biz hesap gününü sabırsızlıkla bekliyoruz. Biz yüzleşeceğimiz günü sabırsızlıkla bekliyoruz.
Belki bu dünyada belki de ahirette. Ama elbet bir gün bunların cezasını çekecekler.
Gençlerimiz iş bulamıyor. Çalışanlar da her an işsiz kalma korkusuyla her türlü baskıya boyun eğmek zorunda kalıyor. Aslında mobing devletin en üst kademelerinden yapılıyor.
Fakir fukara diye nitelendirilen işçilerimize bakanlarımız mobing yaparsa işverenden kim koruyacak işçimizi?
Helalinden ekmeğini kazanıp çoluğuna çocuğuna rızık sağlama peşinde koşan vatandaşın alnının teri ile kazandığına kimse göz dikemez, laf edemez…
İşsizlik öyle bir yara ki yıllardan beri kanayıp duruyor vatandaşın bağrında…
“SAĞLIK BAKANLIĞI’NIN AFYON’DA ALACAĞI 33 KİŞİ İÇİN 20 BİN KİŞİ BAŞVURDU”
Sağlık Bakanlığı’nın Afyonkarahisar’da sürekli işçi statüsünde çalıştırmak üzere açtığı 33 kişilik temizlik görevlisi kadrosuna 19 bin 416 kişi başvurdu. Ve ben eminim ki bu başvuruların çoğu üniversite mezunu gençlerimizin başvurularıdır. Ekonomiyi alt üst ettikleri gibi eğitim sistemini de beter ettiler sağ olsunlar.
Üniversiteye girişte baraj puanı yok, ihtiyaçtan fazla mezun varken hala o bölümlere öğrenci alınıyor, bir bölümün mezunları iş bulamazken o bölümün türevi başka bölümler açılıyor yani uzun lafın kısası kocaman bir işsizler ordusu yaratılıyor…
Bakın ilimizde bile rakamlar böyle iken bir de tüm ülkeyi düşünün gençlerimiz ne haldeler… 33 kişinin alınacağı temizlik görevlisi kadrosuna yaklaşık 20 bin kişi başvuruyorsa bir durup düşünmek lazım arkadaşlar…
“MHP HANGİ YÜZLE ESNAFI DOLAŞACAK?”
Ülkeyi senelerdir yönetip her yanlışı muhalefete, her doğruyu da kendine yontan AKP zihniyetinin yardakçısı olan partinin il başkanı da esnaflara bereket ziyareti yapacakmış. Sormazlar mı adama ne bereketi? Bereket mi bıraktınız diye? Sormazlar mı hadi davanızı sattınız da gözünüzü de mi dağladınız diye?
Hadi gözünüz de kör oldu da kulaklarınız da mı duymuyor demezler mi?
Esnaf kan ağlıyor kan! Siz hangi akla hizmet ederek esnafı gezip dolaşıp sırtını sıvazlayacaksınız?
Hangi esnafa bir faydanız dokundu ki bu güne kadar? Siz yancı olmayı, yardakçı olmayı kabul ettiğinizden beri kimse tanımıyor artık sizi…
“AFJET ISITMIYOR. DERVİŞPAŞA MAHALLESİ ŞİKAYETÇİ. NEDEN RUS POMPASI KULLANIYORSUNUZ?”
Afyonkarahisar’ın bitmeyen kış çilesi AFJET’le katlanarak devam ediyor ne yazık ki… Kışın ısınamayan AFJET kullanıcıları her yıl kat kat giyinerek evlerinde oturuyor. Kışa hazırlık yapması gereken yetkililer de yaz boyu ne ile uğraşıyorlarsa artık vatandaş bu kış da üşüyecek gibi görünüyor.
Özellikle Dervişpaşa Mahallesi sakinleri durumdan çok rahatsız olduklarını bize ilettiler. AKP’nin Rusya hayranlığı yüzünden çok daha verimli ve kullanışlı olan ABD pompaları kullanılmıyor. Piyasada tutulan ve daha önce denenmiş, verim alınmış pompalar yerine neden Rusya’dan pompa alınıyor?
“BELEDİYE TRAFİK SORUNU İLE BAŞ EDEMİYOR”
İğneden ipliğe alınan satılan her şey AKP’nin çıkarlarına göre belirleniyor ne yazık ki… Ülkede vatandaşın refahını düşünen yok… Bütün yaz çalışılsa kafa yorulsaydı benim vatandaşım bu kış üşümezdi. Elimizdeki kaynakları en verimli şekilde kullanmamız gerekirken, toplum yararını gözetmemiz gerekirken bizim iktidar ne yapıyor?
Yine her zamanki gibi kendi menfaatini düşünüp kendi cebini doldurmaya çalışıyor.
Yapılan her işe menfaat karıştıran, birilerini nemalandırmaya çalışan bu zihniyet, şehrin trafik sorunlarının da tabi ki başrolü… Yaşanan hiçbir olumsuz tecrübeden ders çıkarmayan belediyemiz trafik sorunu ile de baş edemiyor ne yazık ki…
Plansız, programsız bir şekilde kalkıştıkları her işi yüzüne gözüne bulaştırıyor yine de ders almıyor…
Bakın Atatürk alt geçidi var. Şehrimizin en işlek kavşaklarından birine yapıldı. Yapılma amacı trafiği rahatlatmaktı ama ne yazık ki yapıldığı günden bu yana bir türlü randımanlı bir şekilde kullanılamadı. Kavşak o kadar plansız yapılmış ki her gün en az bir kez kaza oluyor. Yağmur yağsa su birikiyor, kapatılıyor. Kışın buz tutuyor kapatılıyor. Kaza oluyor kapatılıyor. Bu alt geçit birçok kişinin canını yaktı. Belediye ise çözümü asfaltı deforme etmekte buluyor.
Milli servet harcanan ama yine de amacına hizmet etmeyen projelerin bedelini yine vatandaş ödüyor. Alt geçit şuan resmen kullanılamaz hale geldi. Yani anlayacağınız Afyon Belediyesi dönüp dolaşıp başladığı noktaya geri döndü ama para kaybederek, itibar kaybederek, vatandaşın güvenini kaybederek döndü. Asfalta, alt geçit yapımına harcanan parayı geçtim, bu güne kadar orada milyonlarca liralık maddi hasarlı kaza meydana gelmiştir.
Can yakmaya devam edin siz Sayın Zeybek, elbet bu devran bir gün dönecek…
“AK PARTİ MERKEZ İLÇE BAŞKANI GURUR DEĞİL UTANÇ YAŞAMALI”
Her şeye rağmen utanç vesikası işlerine rağmen kameralar önünde rol kesmekten de geri durmuyorlar. AKP’nin merkez ilçe başkanı kalkmış diyor ki “biz 20 yıldır verdiğimiz vaatleri gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz” siz gurur değil utanç yaşaması gereken insanlarsınız.
Ülkenin geldiği noktada ekonomik krizin, siyasal krizlerin, toplumsal sorunların sebebi sizsiniz. 20 yıldır ülkeyi yönetmek değil kendinizi kalkındırma peşindesiniz. Yeter artık kemirdiğiniz. Doymadınız gitti…
Bu AKP’nin plansızlığı tepeden tırnağa her kademesinde var. Liyakatsizlikte çığır açıp kişiye özel açılan kadrolarla gündemden düşmeyen üniversiteler de AKP’nin eseri. 1 gecede bürokratların, rektörlerin, valilerin, kaymakamların yerini değiştirebilen, ülkenin geleceğini iki dudağı arasına hapseden Sayın Cumhurbaşkanımız üniversiteleri karıştırarak yanlış rektör ataması yaptı.
Evet yanlış duymadınız… Ülkemiz işsiz gençlerle dolup taşmışken gündem boş kaldıkça üniversite açan, yenisini açamayınca mevcut üniversiteyi ikiye bölüp yeni, üniversite açtık diye kendini kandıran iktidar, nereyi açıp nereyi kapatıyor hangi şehirde hangi üniversite bulunuyor karıştırıyor haliyle…
Eeee masa başından tek adamın ülke yönetmesi zordur tabi… etrafındakiler de itaatkar olma konusunda birbiri ile yarıştıkları için yanlışa dur demeye cesaret edememişler, Cumhurbaşkanı’nı uyaramamışlardır herhalde…
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’ne 14 Eylül’de rektör atayan Cumhurbaşkanımız geçen hafta aynı üniversiteye bir rektör daha atadı. Sonra atamanın sehven yapıldığı duyurularak rektörün aslında Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi’ne atandığı açıklandı.
Yani ne yalan söyleyeyim sehven yapılan işlere çok alıştık ama sehven rektör ataması yapılmasına da ilk kez şahit oluyorum…
Genelde böyle karardan dönmeler, kadro iptali yapmalar, sehven yazılmış demeler kişiye özel açılan kadrolarda olurdu. Vardır elbet bu seferkinin de bir nedeni…
“AFYON BELEDİYESİ RESMEN EŞKİYALIK YAPMIŞ, VATANDAŞIN HAKKINI GASP ETMİŞ”
Gelelim bu günün en can alıcı konusuna… Bizlere gelen bilgiler şayet doğru ise korkunç vahim iddialar.
Belediyenin hakkını gözetmesi gereken vatandaşa uyguladığı haksızlığa değinelim. Aslında haksızlık demek de az kalır. Yetersiz kalır bu durum karşısında. Afyon Belediyesi resmen eşkıyalık yapmış, vatandaşın hakkını gasp etmiş, hatta hukuki yollara başvuran vatandaşın lehine çıkan kararlara bile uymadan kendi bildiğini okumuştur.
Tabi AKP zihniyeti kendini her şeyden üstün gördüğü için, kibirden burnunun ucunu göremeyecek kadar köreldiği için mahkeme kararlarını da yok saymıştır. Bir vatandaşımızın iddiasına göre parselinin haksız yere başka bir vatandaşa kullandırılması bir belediyeye yakışmaz. Ama asıl yakışmayan nedir biliyor musunuz?
Sıradan bir vatandaşın hakkını gasp edip kendi eşinize dostunuza peşkeş çekmektir asıl yakışmayan.
Siz şehir yöneten kişi misiniz? Yoksa nesiniz? söylemeye dilim varmıyor Sayın Zeybek. Ama helal olsun vatandaşımıza hakkını aramaya devam ediyor.
Hatta Başkan Zeybek hakkında görevi kötüye kullanma sebebiyle savcılığa suç duyurusunda bulunmuş. Kimsenin hakkı kimsede kalmaz bunu böyle bilin. Siz istediğiniz kadar yasamayı, yürütmeyi, yargıyı kendinize bağlayın. İlahi adalet diye bir şey var beyler.
Ondan nasıl kaçacaksınız? İki kişi gördüğünüzde Allah, din, iman sözlerini ağzınızdan düşürmüyorsunuz da yüce Allah’ın katında kendinizi nasıl savunacaksınız? Yüce divana kul hakkıyla nasıl, hangi yüzle çıkacaksınız?
Ben bu vesile ile sözlerime Ömer Hayyam’ın şu dörtlüğü ile son vermek istiyorum:
“İçin temiz olmadıktan sonra
Hacı hoca olmuşsun, kaç para!
Hırka, tespih, post, seccade güzel,
Ama Allah kanar mı bunlara?”