• Haberler
  • Gündem
  • 'İstanbul Sözleşmesi Uygulansaydı Binlerce Kadın Hayattaydı'

'İstanbul Sözleşmesi Uygulansaydı Binlerce Kadın Hayattaydı'

CHP Dazkırı Üyesi Eczacı Müyesser Ege Toker Altıok, kadın cinayetleri ve cinsel istismar vakalarından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Altıok, 'Şu çok net bilinmelidir ki yaşanan her kadın cinayetinin ve çocuğa yönelik istismarın sorumlusu siyasi vurdumduymazlıktır. Tacizcileri, tecavüzcüleri cezasızlıkla ödüllendirenler, yaşam hakkımıza sahip çıkmıyor.' dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Dazkırı Üyesi Eczacı Müyesser Ege Toker Altıok, toplantı sonunda gündem dışı söz aldı.

“KADINLARIN PAYINA ŞİDDET DÜŞTÜ”

Son günlerde artan ve sıradanlaşarak, kanıksanan kadın cinayetleri, bebeklere kadar uzanan cinsel istismar olaylarından duyduğu rahatsızlığı ifade etmek için söz aldığını belirten Altıok, “Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı çekilme kararı alındığı günden itibaren, kadınların ve çocukların payına, ölüm, istismar, şiddet düştü. Sadece bir kaç günde yaşadığımız bu karanlık tablonun sebebi bellidir. Sözleşmenin yürürlüğe girdiği 1 Ağustos 2014’ten bu yana uygulansaydı, bugün en az binlerce kadın yaşıyor olacaktı.

Çünkü devlet, kadına karşı şiddetin önlenmesi için gerekli tedbirleri almış olacaktı.  Kadınları etkin şekilde koruyacak, şiddeti önleyemediği koşulda da adil yargılama ve cezalandırma süreçlerini işletecekti. Kısacası İstanbul Sözleşmesi’nin yükümlülükleri yerine getirilmiş olsaydı; kadınlar sokak ortasında göz göre göre öldürülemeyecekti, kadınları katledenler cezasızlıkla ya da iyi hal indirimleriyle ödüllendirilmeyecekti.” dedi.

"CİNAYETLERİN VE İSTİSMARLARIN SORUMLUSU SİYASİ VURDUMDUYMAZLIK"

“Eğer İstanbul Sözleşmesi’nin yükümlülükleri yerine getirilseydi çocuğa yönelik cinsel istismarda bulunanlar, delil yetersizliği gerekçesi ile tahliye edilmeyecekti.” diyen Altıok, “Cinsel istismar mağduru çocuk, delil sunmak için istismarcısı ile ikinci kez bir araya gelip ses kaydı almaya çalışırken tekrar taciz edilmeyecekti. Şu çok net bilinmelidir ki; yaşanan her kadın cinayetinin ve çocuğa yönelik istismarın sorumlusu siyasi vurdumduymazlıktır.

Çünkü kadın cinayetleri politiktir. Kadına yönelik şiddete bedel biçenler şiddeti bitirmek istemiyor. Tacizcileri, tecavüzcüleri cezasızlıkla ödüllendirenler, yaşam hakkımıza sahip çıkmıyor. Her fırsatta erken evliliğe göz kırpanlar, çocuk yaşta evliliği yasaklamak istemiyor. Ancak biz, kadınlara tacizi, tecavüzü, ölümü reva görmelerine izin vermeyeceğiz.” diye konuştu.
 

Bakmadan Geçme