İnsan Allah sayesinde değerli – Kocatepe Gazetesi

Ensar Vakfı'nın Ramazan'da İkindi Sohbetleri programının 22. gününde AKÜ İslami İlimler Fakültesi'nden Yardımcı Doçent Dr. Fatih Çakmak tarafından 'Mükerrem Varlık İnsan' başlıklı sohbet icra edildi. Program başlangıcında Fatih Özcan tarafından Kur'an-ı Kerim tilavetinde bulunuldu.'EY İNSAN' HİTABI İKİ AYRI YERDEYardımcı Doçent Dr. Fatih Çakmak, eşref-i mahlukat olan mükerrem varlık insan hakkında konuştu. Varlıklar içerisinde en üstün özelliklere [&hellip]

Ensar Vakfı’nın Ramazan’da İkindi Sohbetleri programının 22. gününde AKÜ İslami İlimler Fakültesi’nden Yardımcı Doçent Dr. Fatih Çakmak tarafından “Mükerrem Varlık İnsan” başlıklı sohbet icra edildi. Program başlangıcında Fatih Özcan tarafından Kur’an-ı Kerim tilavetinde bulunuldu.
“EY İNSAN” HİTABI
 İKİ AYRI YERDE
Yardımcı Doçent Dr. Fatih Çakmak, eşref-i mahlukat olan mükerrem varlık insan hakkında konuştu. Varlıklar içerisinde en üstün özelliklere sahip olan insanın gerçekten sadece varlık anlamında bir meta olarak, bir nesne olarak kendisinde olmadığına değinen Çakmak; “İnsanın üstün olmasının yansıması ile beraber özelliklerinin ne olduğunu, bunun yansımaları ile beraber ele alındığında daha anlamlı olacağını paylaşmak istiyorum. Yüce dinimiz İslam’a göre, Kur’an-a göre Rabbimizin pek çok kelamında yarattığı varlıklar içerisinde en üstün olanlarından birisinin insan olduğunu ve insanı da pek çok diğer varlıktan üstün kıldığını Rabbimiz bizzat ifade etmektedir. Kur’an-ı Kerim’de özellikle iki yerde ‘Ey insan’ şeklinde belirtme vardır. Müstakil bir sure olan İnsan Suresi’nden de haberdarız. İnşirah Suresinde ve İnfital Suresinde ‘Ey İnsan’ hitabına muhatap olduğumuzu bilmemiz gerekiyor” dedi.
VARLIĞIN YEGANE SAHİBİ YARADAN
İnşirah Suresi’ndeki hitapta Rabbe kavuşmaktan, Rabbe dönmekten söz edildiğini hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Fatih Çakmak, İnfital Suresi’nde ise sohbet konusu olan insanın özellikli yaratılışından ve bu özellikle yaratılışının karşılığında hakkı ile o karşılığı veremeyen, ya da hakkıyla o karşılığı vermesi gerektiği halde tam anlamı ile o karşılığa vakıf olamayan insandan söz edildiğini kaydetti. İnsan kelimesinin 65, ins kelimesinin de 9 kez Kur’an-ı Kerim de özel olarak ifade edildiğine işaret eden Çakmak; “Mükerrem varlık insan denildiği zaman kavramları ayrı ayrı ele aldığımızda özellikle varlıktan söze girmek gerekiyor. İnsana geçtğimiz zamanda yeryüzünün halifesi olan insandan söze girerek konuyu ele almak gerekiyor. Tüm varlığın yegane sahibi olan Yüce Yaratıcının kendisinden söz etmek gerekiyor. Bütün varlığın onda anlam bulduğu, bütün varlığın Rabten kaynaklandığnı ve bir nevi O’nun anlamlandırması, tanımlaması ile bir değer kazandığını ifade etmek gerekiyor” diye  konuştu.
DEĞERİN KAYNAĞI RABBİMİZ
Akıl, irade, özgürlük ve insan değerine sohbet içerisinde çok fazla atıfta bulunacağını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Fatih Çakmak, konunun ana ekseninin bu olduğunu dile getirdi. Değerli olanın insan olduğunu, sözün  en başında tüm o değerin tek kaynağının kendisini değerli olarak yaratan Rabbe ait olduğunun altını çizen Çakmak; “İnsan değerinin tek kaynağı o değerin tek kaynağı olarak onu ayratan Rabbimize ait olduğunu konuşmamızın en başında ifade etmek gerekiyor. Çünkü tek hüküm kaynağı, tek varlık nedeni O’dur diye ifade ediliyor. Özellikle İslam felsefesinde zorunlu varlık, vacib varlık, vacib-il vücud şeklinde ifade edilen ve var olmak için herhangi bir nedene muhtaç olmayan tek varlğın Yaratıcımız olduğu belirtilir. O’nun haricindeki diğer tüm varlıkların asli özelliklere sahip olmadığını, tanım, donanım, yükleme özelliklere yani bahşedilen özelliklere sahip olduğunu düşündüğümüzde işte bu değerin kaynak itibariyle Rab’ten geliyor olmasının anlamı ortaya çıkıyor. Kendiliğinden bizati var olan Yüce Yaratıcımız, O’nun yansıması olan, Onun yarattığı ve özelliklerle kendi içerisinde bir takım tasniflere ayrılan bir mahkulat sınıfı var aslında. Bunlar içerisinde de insanın apayrı özel bir konumundan söz edeceğiz” şeklinde konuştu.
SOHBETİN HEDEF KİTLESİ MÜHİM
Özellikle sohbet konu eksenini birkaç ayetin oluşturacağını belirten Yrd. Doç. Dr. Fatih Çakmak, İsra Suresi’nin 70. ayeti, Tin Suresi 4.-5. Ayetlerinin yanı sıra Bakara Suresi’nin 30. ayeti olduğunu ifade etti. Meselenin sadece varlık olarak mükerrem olmak anlamına gelmediğini, ya da mükerrem olmanın sadece bizati yegane varlığıyla anlam kazanmak olmadığını aktaran Çakmak şöyle konuştu: “Onu kıymetli yapan şey sahip olduğu özelliklerin üzerine bina edilen bir tarzdır, bir duruştur, bir yaşamdır. Bir hayat biçimidir. O yüzden konuşmamın başında bizatihi kendisi kıymetli bir varlık olmakla birlikte o kıymetin anlam bulması noktasında neler yapılması gerektiğidir. Bize yansımalarının neler olması gerektiğidir. Bu tarz sohbetlerde hep zihnimden geçip, ifade ederken de acaba doğru mu yapıyorum yanlış mı yapıyorum diye kendi kendime hayıflandığım bir mesele vardır. Yani biz bu tarz sohbetleri acaba muhataplarına yapabiliyor muyuz? Namaz kılalım Ey Müslümanlar diyoruz ama zaten buradaki insanlar namazlarını kılıyorlar. Biz bu tarz sohbetlerde aslında hedef kitleyi yani bizi dinlemesi gereken insanları yakalayabiliyor muyuz, yakalayamıyor muyuz asıl mesele bu” >> Burcu AYDIN’ın Haberi

Bakmadan Geçme