“İnanç özgürlüğü için Diyanet kaldırılmalı”
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, derneğin Afyonkarahisar Şube Bakşanlık binası ve Cemevi açılışında yaptığı konuşmada, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılması gerektiğini vurguladı. Demir: “İnançlarımızın özgürleşmesi için hem Alevi hem de Sunni inancının özgürleştirilmesi için Diyanetin kaldırılması lazım” dedi Alevi Kültür Dernekleri Afyonkarahisar Şube Başkanlığı’nın yeni dernek binası ve Cemevi açılış töreni dün Devlet Hastanesi [&hellip]
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, derneğin Afyonkarahisar Şube Bakşanlık binası ve Cemevi açılışında yaptığı konuşmada, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılması gerektiğini vurguladı. Demir: “İnançlarımızın özgürleşmesi için hem Alevi hem de Sunni inancının özgürleştirilmesi için Diyanetin kaldırılması lazım” dedi
Alevi Kültür Dernekleri Afyonkarahisar Şube Başkanlığı’nın yeni dernek binası ve Cemevi açılış töreni dün Devlet Hastanesi karşısı Uydukent İş Merkezi’nde gerçekleştirildi. Dernek ve Cemevi’nin açılış kurdelesini; Vali İrfan Balkanlıoğlu, Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, Ali Dede, PMYO Müdürü Müjdat Karagöz birlikte kestiler. Açılışa; MHP Afyonkarahisar Belediye Başkan adayı Fatih Çetinkaya’nın yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.
“KENDİ YERİMİZDE MUTLUYUZ”
Programın açılış konuşmasını Alevi Kültür Derneği Şube Başkanı Mustafa Güllü yaptı. Güllü, Alevi Kültür Dernekleri Afyonkarahisar Şubesi olarak çok mutlu olduklarını, kendi yerlerine kavuşmanın sevincini birlikte paylaştıklarını dile getirdi. Afyonkarahisar’da Cemevine ihtiyaç duyduklarını kaydeden Güllü; “Sağ olsun mevcut Belediye Başkanımız Burhanettin Çoban’ın bize vermiş olduğu desteğin yanı sıra sözünü tutması nedeniyle teşekkür etmeyi bir borç biliyorum. Buraya biz beş kuruş masraf yapmadık. Bu anlamda hiçbir Alevi canımız buraya katkı sunmadı. Tamamen dizaynı Valimiz Sayın İrfan Balkanlıoğlu ve Belediye Başkanımız Burhanettin Çoban’ın katkıları ile oldu. Çok mutluyuz.”dedi. Güllü’nün ardından Ali Dede tüm katılımcılara hoşgeldiniz diyerek dernek binası ve Cemevi açılışına katkı sunanlara teşekkür etti.
“TÜM HÜKÜMETLER ZULMETTİ”
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, derneğin Türkiye’de 120 tane şubesi bulunduğunu bu nedenle Alevi örgütlerinin üyesi olduğu ülkenin en büyük sivil örgütleri olduklarını dile getirdi. Her geçen gün sayısı artan şubelerle Aleviler olarak 21’nci yüzyılda yeni örgütlendiklerini söyleyen Demir; “Örgütlü yapımız, yeniden örgütlenmemiz bu ülkenin asil unsuru olanlardan biri olmamıza rağmen 21’nci yüzyılda bu ülkede Alevilik ve Alevi örgütleri adına biraraya gelmek, yeniden kendi inancımızı yaşamak adına Cemevleri yapmak herhalde bu ülkenin ayıpı olsa gerek. Oysa ki ülkede yaşayan 65 milyon insanın hepsinin kardeşçe yaşayabileceği, inançlarının özgürce yaşayanabileceği alanların olması devlet tarafından temin edilmeliydi. Ne hikmetse yeni yeni Cemevleri yapmaya başladık. Yeni yeni örgütleniyoruz. Burada cumhuriyet hükümetleri döneminde AK Partiyi eleştiriyoruz. En ağır eleştirenlerden biri de benim. Ama bu konuda sadece AK Partiyi eleştirmek doğru değil, cumhuriyet hükümetleri döneminde tüm Alevilere gördüğü zulümdür bu.” dedi.
KATLEDİLENLERİN MEZARLARI
BELİRLENMEDİ
Aleviler üzerinde inkar, asimilasyon, baskı, zulmün her geçen gün artarak devam ettiğini söyleyen Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, Kahramanmaraş’a Maraş katliamının 35’nci yıldönümü için gittiklerini belirtti. Orada Alevi, Sunni ayırt etmeden katledilen canları anmaya gittiklerini anlatan Demir; “Maraş katliamının beni en çok üzen yanı halen daha katledilen yüz tane canımızın mezar yerlerinin belli olmamasıdır. Sadece dört kişinin mezar yeri belli. Ne hikmetse geriye kalanlar bu devlet tarafından bir türlü çıkarılmamış. Mezarları belli olsa katledilenlerin aileleri ve yakınları için bir teselli olurdu. Bir anma gününde şehitlerimizi anmaya mezarları başına giderdik.” diye konuştu.
“BARIŞ İÇİN BAŞIMIZI KOYMAYA HAZIRIZ”
Türkiye’de her geçen gün olağanüstü şeyler yaşandığını belirten Genel Başkan Doğan Demir, bir barış sürecinden geçildiğini bu süreçte “analar ağlamasın” diye devre dışı bırakılan Alevi örgütlerinin Ankara’da kurultaylar yaptıklarını kaydetti. Türkiye’de herkesin kardeş olduğunu, herkesin kardeşçe yaşayabileceği bir ortama kendilerinin Aleviler olarak nasıl katkı sağlayabilecekleri için çalıştıklarını belirten Demir; “Katkı anlamında sonuç bildirgeleri hazırlayıp hükümete verdik. Sayın Başbakan’a kadar ilettik. Barış sürecinde biz Aleviler’e ne düşüyorsa elimizi, gövdemizi değil başımızı koymaya hazırız. Bunu yaparken de barış sürecinin tam işlemesi için inançlarında özgürleşmesi lazım. Türkiye’de top yekun bir barışa ihtiyaç var.” şeklinde konuştu.
SERZENİŞ TÜM PARTİLERE
Yaşanan anayasa sürecinin tıkanıp yürümediğini kaydeden Genel Başkan Doğan Demir, her gittiği platformda parlamentoda grubu bulunan 4 siyasi partinin hazırladıkları içinde Alevilerle ilgili bir tek cümleye yer vermediğini söylediğini aktardı. Demir; “Yapılanlar içinde Aleviler kadar Kürtlerle ve bu ülkenin azınlıkları ile ilgili bir şey bulamazsınız. Alevilerin yüzde 80’nin oy verdiği CHP çalışmalarına bakın orada da bulamazsınız. Bu serzenişimiz parlamentoda görev yapan siyasi partileredir. Hükümetimiz bir referandum yapmıştı. O referandum da bu ülkede 30 yıl önce darbe yapan, katil, faşist Kenan Evren için bile özel bir madde konulurken Aleviler yine yok sayılmıştır. Çok zor bir şey değildir. Bugün ibadet yerlerimizin, Cemevlerimizin halen yasal statülerinin olmaması üzüyor. Ben Başkanıma buradan çok teşekkür ediyorum. Hükümetimiz son yıllarda açılımlar ve paketler adı altında çalışmalar yaptı bir sonuç alamadı. Biz diyoruz ki; paketlere, açılımlara ihtiyacımız yok. Açılım burası. AK Partili bir Belediye Başkanının yaptığı Cemevi topluma sunduğu hizmettir. Biz öyle kabul ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
“TERÖRİSTLİK İTHAMINA DİSİPLİN TALEBİ”
Cemevlerinin terör yuvası olduğunu söyleyen bir milletvekili çıktığından yakınan Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, Cemevleri’nde Hz. Hüseyinlerin, Hacı Bektaşların torunlarının yeşerdiği yerler olduğunu vurguladı. Demir şöyle konuştu: “Hz. Hüseyinlerin, Hacı Bektaşların yetiştiği yerler terör yuvası olabilir mi? Sayın Başbakan’dan talebimiz o milletvekilimizin muhakkak disipline verilmesi ya da gereğinin yapılmasını istiyoruz. Maalesef sonuç alamadık. Bunlar bizi üzüyor, rencide ediyor. Hangi siyasi parti olursa olsun. Nefret dilini kullanan herkese biz karşıyız. Biz kimsenin inancı ve ibadet ve düşünce farklılığına bakmadan herkese eşit koşullarda bakarken bizim ayrıştırılmamız bizi üzüyor. Biz bu yıllarda bile eşit yurttaşlık mitingleri yapıyoruz. Bunu kendi ülkemizde hak ve özgürlük talebi için yapıyoruz. Oysa çok güçlü bir hükümetimiz var. Başbakanımız radevu talebimize aylardır dönemedi. Keşke dönseydi örgütümle birlikte Sayın Başbakanımız bu serzenişlerimizi yüzüne haykırmak istiyordum. Birileri gibi arkasından küfür ederek değil. Bu ülkenin Başkanı’nın huzuruna gidip bizim yaşantımızı böyle kabullenmelisiniz demek istedik.”
“SUNNİLERLE HİÇBİR ZAMAN SORUNUMUZ YOK”
Cami ve Cemevleri ile ilgili konuşan Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir şunları söyledi: “Pensilvanya’daki hoca efendimiz şöyle talimat vermişti, ‘İzzettin Doğan hoca efendimizle birlikte cami ve cemevinin aynı bahçede olması adına bir proje üretmişlerdi. Bu proje şu anda hızlı şekilde devam ediyor. Bizim ısrarlarımıza rağmen ‘yapmayın arkadaşlar’ dedik. İkisini birarada tutmak çözüm değil. Bizim bu ülkede sunni dostlarımızla hiçbir zaman sorunumuz olmadı. İsteselerde bu ülkede bir çatışma çıkaramazlar. Ama bizim ızdırabımız şu, birarada olunmasının istenmesi kardeşlik mi asimile etmek mi? Devletin bu konudaki tavrını merak ediyor ve üzülüyoruz.”
BU ÜLKEDE HERKES KARDEŞ
Doğan Demir, bir başka kahroluş nedenlerinin, geriye dönmek çok doğru olmasa da söylemek zorunda olduklarını belirttiği Sivas katliamı ile ilgili olduğunu söyledi. Demir; “Sivas’ta diri diri katledilerek öldürülen insanlarımız camiden çıkan Allahu Ekber nidalarıyla yürüyen bu ülkenin vatandaşlarınca katledildi. Korkumuz o. Biz zaten kardeş, aile ve akrabayız. Bu ülkede yaşayan herkes kardeş. Bu ülke bizim. Her karış toprağı altın. Bu ülkeni selahiyeti için bize ne düşüyorsa, her dönem Aleviler olarak gereğini yaptık bundan sonra da devam edeceğiz. İnançlarımızın özgürleşmesi için hem Alevi hem de Sunni inancının özgürleştirilmesi için Diyanetin kaldırılması lazım. Temennimiz Alevileri yaşam tarzını, görüşünü ve inancını olduğu gibi kabul eder, katkı sunarsanız o gün hep beraber yol alırız.” dedi.
BİRLİKTE YOL ALMAK MÜMKÜN
Aleviler’in içerisinde işbirlikçilerle, Hızır Paşalarla yol almaya kalkıldığında sorunun devam etitğini belirten Demir sözlerine şöyle devam etti: “Aleviler’i Sünnileştirmeye çalışıp, Aleviler’den nemalanmaya çalıştığınız sürece birlikte yol alma şansımız olmuyor. Ricam işbirlikçilerle, içimizdeki çürük elmalarla değil toplum genelinin tamamına yakınının yaşam koşullarını, değer yargılarını birlikte benimsersek o gün bu ülkede kardeşlik, barış olur birlikte yol alırız.” Burcu AYDIN’ın haberi
Alevilik bu toprakların zenginliğidir
Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Alevi Kültür Dernekleri bina ve Cemevi açılışında Cemevlerinde yapılan Cem töreninde ayrışma, dışlanma ve ötekileştirme yapılacak bir
ibadet yapılmadığını, Aleviliğin bu toprakların zenginliği olduğunu belirtti
Vali İrfan Balkanlıoğlu, Bağcılar Kaymakamlığı döneminde ilk kez orada bir Cemevi yapıldığından söz etti. Afyonkarahisar’daki gibi oranın Belediye Başkanı’nın Cemevi yapımına destek verdiğini aktaran Vali Balkanlıoğlu; “İlk kez Cemevini orada gördüm. Cemevini görmek orada kısmet oldu. Gördüğüm şey; bu insanlarımız yıllarca dışlanıp, aşağılandıkları için evlerinde gizli kapaklı bu ibadetlerini yapa gelmişler. Bir çok yalanlar ve iftiralar halk arasında yayılmış. Duydukların da son derece üzülüp kendilerini dışlanmış hissetmişler. O Cemevine gittiğimde orada Allah kelamından başka bir şey söylemediğini gördüm. Salatı selamla, Allah ile hu ile başlıyorlar. Böyle sürüyor. Önce helalleştiler, sonra ortalığı temizleyip en sonunda lokma ikram etmişlerdi. Bu çok güzel bir adet. İbadette baştan sona Türkçe ve herkesin anlayabileceği şekilde cerayen etti. Söylenen bütün sözleri herkes anlarken Cem yapan insanlarımızın büyük bir bölümü ağlamışlardı. Zaten Aleviliğin çıkış noktası İslam tarihinde son derece dramatik ve acı bir olay üzerinedir. Bir seferde Tunceli’de Cem törenine katıldım. O dönemde Sayın Cumhurbaşkanımız da katılmıştı. Bizlerde Cem törenine vakıfız. Ayrışma ve dışlanma, ötekileştirme yapılacak bir ibadet ve toplum yok. Aslında büyük bir zenginlik ve kardeşliğimiz var.” dedi. (Kocatepe Haber Merkezi)
“Cemleri eksik etmeyin ikinciyi de yapalım”
Belediye Başkanı Burhanettin Çoban,
Cemevine sahip çıkıp Cemleri eksik
etmeyen ve dedelerin istikametinde ilerleyen Aleviler için gerekirse ikinci hatta üçüncü Cemevini yapmaya söz verdi
Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Alevi Kültür Dernekleri Şube Başkanı Mustafa Güllü’yü 2006 yılında tanıdığını, derneği ile ilgili bir problem nedeniyle yaptığı ziyarette tanıştıklarını belirtti. Çoban, Mustafa Güllü kadar sıcak, insan eksenli çalışma yapan bir dernek başkanını daha önce görmediğini belirterek Güllü’yü övdü.
ALEVİLERLE İNANÇ BİRLİĞİMİZ VAR
Mevcut coğrafyanın zenginlikleri olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin 780 bin kilometrekare, 70 milyon küsur nüfusu içinde gerçekten çok güzel zenginlikleri barındırdığını belirten Çoban; “Farklı mezhepler ve yaşam biçimleri var. İnsanları barış içerisinde birbirinin hak ve hukukuna saygı gösterdiği her yaşam biçimine bizim sagyı göstermekten başka yapacağımız bir şey yok. Kaldı ki Alevi kardeşlerimizle Sunniler olarak inanç birliğimiz var. Farklı bir dinin mensupları değiliz. Sadece yorumlarla ilgili bir takım farklılıklar ortaya konulmuş. Bu zenginlikleri korumak bizim vazifemiz.” dedi.
“CEMEVLERİNE SAHİP ÇIKIN”
Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, 2010 yılından beri Cemevi projesi üzerinde çalıştıklarını kaydetti. Çoban şöyle konuştu: “Söz veriyorum burası yetmezse ikinciyi, üçüncüyü Allah’ın izni ile yapacağım. Burada görev canlara düşüyor. Cemleri eksik etmezseniz yapılır. Hani ben Sunniyim diyipte bayram namazından bayram namazına camiye gidenler gibi sizlerde Cemleri eksik eder, doldurmazsanız o zaman ikinciye ihtiyaç yok deriz. Cemevlerine sahip çıkar dedelerimizin istikametinde yürürseniz ikinciyi de yetmedi de üçüncüyü yapmak bize ait bir görev. Allah’ın izni ile sözümüzün arkasında dururuz.” (Kocatepe Haber Merkezi)