Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

İNANÇ BAKIMINDAN İNSANLAR – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 11 Şubat 2010 Perşembe 02:00:00
  Musâ’yı gönderen ama Îsâ’yı ve Muhammed (a.s)’ı göndermeyen bir Allah’a inananlara nasıl mü’min diyeceğiz? Veya İncil’i, Îsâ (a.s)’ı gönderen ama Kur’an’ı ve Muhammed (a.s)’ı göndermeyen bir Allah’a inananlara nasıl mü’min diyeceğiz?
Öyle değil mi? Şu anda bir Müslüman bile Allah’a inansa ama Allah’tan gelenlerden her hangi birine inanmasa buna bile kâfir denir. Meselâ ben Allah’a inanıyorum ama içkinin haram olduğuna inanmıyorum veya zina bu çağda haram mı olurmuş dese o kişi kâfir olur. Yine zekata inanmıyorum diyen bir adam kâfirdir. Öyleyse Hıristiyanlar ve Yahudilere nasıl mü’min denilebilir. Bunlara Cennete girecek diye kim diyebilir.
“Lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah” “Allah’tan başka ilah yoktur; Muhammed O’nun elçisidir” sözü, kelime-i tevhid olarak adlandırılmıştır ve tevhidin özü sayılır. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s), “kelime-i tevhidi iman ağacının en üst dalı” olarak ifade eder. (Buhari, “iman”, 3) Görüldüğü gibi kelime-i tevhid, iman halkasına katılmanın ilk ve önemli adımıdır. Kelime-i tevhidin “Lâ ilâhe illallah” kısmı Muhammed suresinin 19.âyetinde, “Muhammedün rasûlullah” kısmı Fetih suresi 29. ayette geçmektedir.
Münafık kime denir?
Allah’ın varlığına ve birliğine, Hz. Muhammed’in peygamberliğine ve Hz. Peygamberin getirdiklerine kalbi inanmadığı halde dili ile inandığını söyleyen kişiye denir. Kur’an-ı Kerim’de Münafıklar; “İnsanlardan, inanmadıkları halde, “Allah’a ve ahiret gününe inandık” diyenler vardır.” (Bakara, 8) şeklinde tarif edilmişlerdir.
Münafıkların Özellikleri
Münafıklık, kalpte olup biten bir şey olduğu için zahiren bilinemez. Ancak amel ve davranışlarla nifak dışa yansıyabilir. Ayrıca bir insan Allah’ın varlığına birliğine ve Hz. Muhammed’in peygamberliğine kalbi ile inandığı dili ile ikrar ettiği halde Münafıklarda görülen özelliklerin bazılarını taşıyabilir. Mü’mim bu konuda dikkatli olup, “acaba bende münafıklık alametleri varmıdır?” diye kendini ve davranışlarını kontrol etmelidir. Nitekim Hz. Ömer’in münafıklık alametleri taşıma korkusu ile ashaba sık sık “Bende münafıklık alâmeti var mı ?” diye sorduğu rivayet edilir. Ayet ve hadislerde münafıkların birçok özelliği bildirilmiştir. Bunlardan bir kısmını şöyle sıralayabiliriz:
Münafıklar davranışlarında iki yüzcülülük, riya ve fesat ön plandadır, namaz kıldıkları zaman gösteriş yaparlar, Allah’ı çok anmazlar. Şu âyetler de bu hususu açıkça ifade etmektedir: “Münafıklar Allah’ı aldatmaya çalışırlar, Allah’ da onların bu çabalarını başlarına geçirir. Onlar namaza kalktıkları zaman tembel tembel kalkarlar, insanlara gösteriş yaparlar ve Allah’ı pek az anarlar”(Nisa; 4/142)
“Din gününü yalan sayanı görüyor musun? İşte yetimi itip kakan; yoksulu doyurmayı özendirmeyen odur…
Yazıklar olsun o namaz kılanlara… Onlar namazlarından gafildirler… Onlar gösterişçilerin tâ kendileridir… Zekâtı da menedenler onlardır.” (Maun suresi, 1-7)
İşte Yüce Kuran’a göre münkir ve münafığın özellikleri:
1- Yetimi itip kakmak
2- Yoksulu doyurmayı özendirmemek
3- Namazdan gafil olmak
4- Gösterişçi olmak
5- Zekâtı menetmek.
Şimdi bu ayetlerin ve manalarının üzerinde duralım:
(Fe veylünlilmüsallîn ) ” Vay haline o namaz kılanların ki, namazlarında gaflet içindedirler! ” ayetini okuyunca şöyle buyurmuştur. “Allahü Ekber! Sizden her birinize dünyanın tamamının bir benzeri verilmektense, ( Allah’ın bu uyarısı ve ihlas üzere kılınan namaz ) daha hayırlıdır. Namazdan gaflet eden o kimsedir ki, namazı kılsa namazının hayrını ummaz, O’nu terketse Rabbından korkmaz…”( Cami’ul- beyan Fi Tefsiri’l – Kur’an: 30/202 )
İbni Ebi Nüceyh’in Mücahid’den yaptığı rivayete göre, Hz.Ali (R.A.) ayette geçen ” yüraüne “den maksat, namazıyla riyakarlık eden kimse olduğunu belirtmiştir. (Fethulkadir: 5/501, C.Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, 13. cilt / 7020 )
Riya nedir?
Riyanın gerçek anlamı, yapılan ibadetle dünyalığı istemek ve insanların kalbinde anılmaya değer bir yer tutmaktır.
Riyanın bir kaç derecesi vardır:
“Güzel bir görünüm sağlamaya yönelerek bununla insanlar üzerinde kendi lehine bir tesir uyandırmayı düşünmek,
“Yıkanıp aklaştırılmış bezden ve bir de kalınca sert yünden elbise giymek ve böylece dünyaya karşı ilgisiz bulunduğunu göstermeğe çalışmak, iyi bir zühd sahibi olduğu imajını vermek,
“Dil ile riyada bulunmaya özenmek, dünya ehline karşı buğz ettiğini
Sözleriyle söylemek; aynı zamanda vaaz-u nasihatte bulunurken, sık sık kaçırdığı hayır ve taate hayıflanarak derin bir pişmanlık duyduğunu tekrarlamak,
(Devamı Yarın)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti