'İfadeni geri al' baskısı sürüyor

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan toplam 20 sanığın davaları görüldü.
17 CELSEDE 20 SANIK YARGILANDI
Dursun Akyar, Gülbin Keziban Gül, Selma Güneş, Huriye Aygün, Zafer Zorlu, Esin Gümüş’ün yargılamaları tutuksuz yapıldı. Mustafa Aygün, Ömer Baştulan, Murat Yıldız, Mehmet Temel, Muharrem Aydın, Ramazan Yavuz, Ramazan Şahin, Muhammed Salih Çelik, Fatih Cemil Çetin, Murat Boşçu, Müberra Boşçu, Ahmet Demir, Fatma Demir, Bahadır Kullap tutuklu olarak yargılandı. Mahkemeden dün görülen duruşmalarda tutuklu sanıklara tahliye kararı çıkmadı.
5 CEZA 1 BERAAT 1 YETKİSİZLİK
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi dün görülen duruşmalarda; Dursun Akyar’a 6 yıl 3 ay, Ramazan Yavuz’a 7 yıl 6 ay, Muhammed Salih Çelik’e 7 yıl 9 ay 22 gün, Fatih Cemil Çetin’e 6 yıl 3 ay, Murat Boşçu, Müberra Boşçu’nun dosyasına yetkisizlik, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden Selma Güneş’e 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına ve Esin Gümüş’ün beraatına hükmetti. Yargılaması tutuksuz devam eden ve mazereti nedeniyle duruşmaya katılmayan sanık Zafer Zorlu’nun mazereti mahkeme heyetince kabul edildi. Zorlu’nun duruşması Eylül ayında görülecek. Dünkü duruşmalarda tutuklu sanıklara tahliye kararı çıkmadı.
TUTUKSUZ SANIKTAN EŞİNE MAHKEMEDE TEŞEKKÜR
Mahkemenin hakkında 6 yıl 3 ay hapis cezası verdiği sanık Dursun Akyar’ın karar duruşmasında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma ve suç duyurusu sonucunun beklenmesi talebi mahkeme heyetince oybirliğiyle yargılamaya yenilik katmayacağı gerekçesiyle reddedildi. Karar duruşmasında son savunmasını yapan Akyar, söze yaşadığı süreç boyunca kendisine destek olan eşine teşekkür ederek başladı. Mahkeme Başkanı sanığa, “Anlayamıyorum, tutuksuz yargılanmasına rağmen eşinize dışarıda teşekkür etmek yerine neden mahkeme huzurunda teşekkür ediyorsunuz? Kayıtlara mı geçsin istiyorsunuz” dedi. Mahkemeye sunduğu yazılı beyanlarını tekrarladığını belirten Dursun Akyar, “Daha önceki yazılı beyanlarımı tekrarlıyorum. İşimden oldum, 450 gün boyunca tutuklu kalarak özgürlüğümden oldum. Hayatım zindan oldu” dedi. Akyar karar öncesi sorulan son sözünde, “Terör örgütü üyesi değilim. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
TANIK EŞ FİRARİ
Gülbin Keziban Gül’ün duruşmasında tanık olarak dinlenecek olan eşi H.G’nin firari olduğu öğrenildi. Sanık Gül, eşinin davasının bittiğini, kendisine açılan dava sonrası eşi ile tartışıp görüşmediklerini, nerede olduğunu bilmediğini kaydetti. Hatırlanacağı üzere etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebi doğrultusunda ifade veren H.G’nin hakkında mahkeme 5 yıl hapis cezasına hükmedip, hükümle birlikte serbest kalmasına karar vermişti. G. Keziban Gül, adli kontrol yükümlülüğünün kaldırılmasını talep etti. Sanık avukatı müvekkilesinin etkin pişmanlık hükümlerinden yararlandığına vurgu yaptı. Mahkeme Başkanı, “Bu dosyadan ari olarak söylüyorum, sanığın eşi de etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmıştı. Ama şu an firari durumda” vurgusunda bulundu. Bayan Gül’le ilgili dijital materyal raporunun sonucu gelmediği için duruşma Eylül ayına ertelendi.
EŞLERDEN BİRİ PİŞMANLIK TALEBİNDE BULUNDU
Aynı celsede yargılanan tutuklu Mustafa Aygün ile etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunan tutuksuz eşi Huriye Aygün’ün duruşması Eylül ayına ertelendi. Mustafa Aygün’ün 392 giriş yaptığı belirlenen gizli ve şifreli örgütsel haberleşme programı bylockta; A.A, H.A, Ö.Ö, M.C, S.Ş, L.A, N.K, H.K, Ş.M, M.Ö, B.A, E.K, Ş.K’nın ekli olduğu öğrenildi. Duruşmada Mustafa Aygün’ün bylock mesaj içeriklerinden örnekler verildi. Sanığın M.E ile olan yazışmasında “Enişte kolay gelsin.” “Allah razı olsun” “WhatsApp görünümlü bylock var atayım mı?” “At bakalım Allah razı olsun” “Turkuaz dizaynlı olan güzel” “Eagle var mı sende?” “Yok, enişte” “49.47 olan?” ifadeleri doğrultusunda Bay Aygün’ün örgütsel bir diğer program eagle kullandığı iddiası da gündeme geldi. Bylock programı kullanmadığını söyleyen Mustafa Aygün bu konu hakkında bilirkişi raporu talep etti. Örgütsel otel toplantılarına katılmadığını, çalıştığı kurumun dönemsel olarak indirim imkânından yararlanmak üzere otele aile fertleriyle birlikte sosyal amaçlı gittiğini belirten Aygün, “İşyerimin maaş ödemesini alabilmek için Bank Asya’ya 2005 yılında zorunlu olarak hesap açtırdım. Örgüt elebaşının talimatına uymak için değil maddi çıkar gereği bankada hesap açtırdım. Örgütle müzahir kurumlarda özellikle çalışmadım. İş kaygısı doğrultusunda bulduğum işlerde çalıştım” dedi. Mahkeme Başkanı sanık Mustafa Aygün’e, “Eşiniz etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunarak ifade verdi. Siz örgütle iltisakınız olmadığını söylüyorsunuz ama eşiniz farklı şeyler anlatmış” hatırlatması üzerine Aygün, “Ben kendi savunmamı yapmak istiyorum. Biz eşimle birlikte hiçbir terör örgütüne üye olmadık. Hiçbir eylemimiz söz konusu değil” diye konuştu. Yazılı savunma hazırlığı için ek süre talep edip, iki yıldır tutuklu olduğunu belirterek tahliyesini talep eden Mustafa Aygün’ün tutukluluk hali devam ediyor. Sanık Huriye Aygün dün görülen duruşmada pişman olduğunu terör örgütünün “cemaat” olarak bilindiği dönemde örgütle müzahir işyerlerinde çalıştığını, sonucun bu aşamaya geleceğini bilmesi halinde çalışmayacağını kaydetti. Bayan Aygün, “Üç çocuğum var. Onlara ben bakıyorum. Üç gün imza yükümlülüğüm var. Kaldırılmasını ya da sürenin düşürülmesini talep ediyorum” şeklinde konuştu. Aygün çiftinin duruşması Eylül ayında görülecek.
“OTEL TOPLANTILARI MORAL AMAÇLIYDI”
Örgütle müzahir Osman Bey Koleji’nde Müdür Yardımcılığı görevinde bulunduğu öğrenilen sanık Muharrem Aydın’ın duruşması da Eylül ayına ertelendi. Aydın’ın hakkında; Haklarında soruşturma, kovuşturma ve hüküm bulunan kişilerle yurt dışı çıkışı, örgütün stratejik otel toplantılarına katılım, Bank Asya’ya örgüt elebaşının talimatıyla para yatırma ve bir kısım tanık beyanına göre örgütle iltisaklı olduğu iddiaları var. Yurt dışına kıdem tazminatını aldıktan sonra Makedonya’ya gezme amacıyla gittiğini belirten Aydın’a Mahkeme Başkanı, örgütün sözde Milli Eğitim İmamı olduğu iddia edilen V.K ile irtibatı bulunup bulunmadığını sordu. V.K ile irtibatı olmadığını, şahsın durumunu basın aracılığıyla öğrendiğini kaydeden Aydın, “V.K ile irtibatım yok, ismini basından öğrendim. Katıldığım gezide İstanbul, Ankara ve Tekirdağ’dan gelen tanımadığımız kişiler de vardı. 15 kişilik bir geziydi. Otel toplantıları moral amaçlıydı. Bank Asya’ya 2014 yılında 4 bin 600 TL tutarında bir ödeme yapmıştım” ifadelerini kullandı.
“İKİ KEZ MAĞDUR OLDUM”
Mahkeme Başkanı sanık Muharrem Aydın’a ne zaman gözaltına alınıp tutuklandığını sorusunu sordu. 10 Ocak 2017 tarihinde gözaltına alınıp 12 Ocak 2017 tarihinde tutuklandığını belirten Aydın’a Mahkeme Başkanı, “15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe girişiminden sonra aynı tabirle soruyorum ‘kapı kapı’ gezerek etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunup ifade verenlere baskı yaptığınız iddiası var?” sorusunu sordu. Aydın, “Bu iddia gerçek dışıdır. Tanık Ç.S’nin bu yöndeki beyanı ve iddialarını reddediyorum. Ç.S ile borç ilişkisinden kaynaklanan bir husumet var. Ayrıca kendisi bana ‘Eşim tutuklu abi siz niye tutuklu değilsiniz?’ diye soruyordu. Hem 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle hem de Ç.S’nin iddiası nedeniyle iki kez mağdur oldum. Tutuklanıncaya kadar bir iş bulmuştum. Çalışıyor aileme bakıyordum” dedi. Mahkemenin hakkında hüküm verdiği tutuksuz tanık C.S.S ve eşi tutuksuz Ç.S duruşmada tanık olarak ifade verdi. İlk olarak dinlenilen C.S.S, “Sanıkla Müdür Yardımcısı olarak çalıştığım Osman Bey Kolejinden tanışırız. Bizim okulda sohbetlerimiz olurdu. Kendisinin katıldığı benim bildiğim bir sohbet grubu yoktu. Bizim toplantılarımızda din ve eğitim birleştirildi. Fetullah’la ilgili konuşma olmazdı. Bank Asya’ya destek olunması yönünde bir girişimi bu toplantılarda hatırlamıyorum. Muhtemelen Bank Asya’ya destek telkini kişilere bire bir söylenirdi” dedi. Mahkeme heyetinden bir hakim tanık C.S.S’e “Daha önce sanığın hangi kurumlarda çalıştığını biliyor musunuz? Osman Bey Kolejine örgütsel tayinle mi geldi?” sorusunu sordu. C.S.S soruyu, “Afyon öncesi bilmiyorum. Ama Zafer Koleji ve Osman Bey Koleji’nde çalıştığını biliyorum” diye cevapladı.
“KENDİMİ GERİ ÇEKMEKTE ÇARE BULDUM”
Eşi C.S.S ile birlikte etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan ve görülen dava sonucu hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen Ç.S de Muharrem Aydın’ın duruşmasında ifade vererek sorulan soruları cevaplandırdı. Mahkeme Başkanı tanık Ç.S’ye, “Beyanınız üzerine sanık hakkında suç duyurusunda bulunulmuştu. İddianıza göre sanık ‘Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan kişilere baskıda bulunuyor” iddia ve ifadeniz var. Bu noktada size de bir geri dönüş oldu mu?” diye sordu. Ç.S kendisine ifadesini geri alması yönünde bir dönüş yapıldığını “kapı kapı” gezme durumunu da “FETÖ sanıklarının ailelerine yardım yapma amacıyla Osman Bey Koleji Müdür Yardımcısı M.D ile kapı kapı geziyorlardı. ‘Cemaate’ karşı olunmaması telkin ediliyordu. Bana yumuşak şekilde yaklaştılar” ifadeleriyle açıkladı. Mahkeme Başkanının, “Bu yaklaşıma karşı başımıza bombalar yağdı. Bu nasıl bir cemaat diye sormadınız mı?” sorusuna tanık Ç.S, “Kendimi geri çekmekte çare buldum” cevabını verdi.
“BAŞKALARININ ACILARIYLA OYNAMALARINA ÖFKELENDİM”
Sanık Muharrem Aydın’ın avukatı tanık Ç.S’ye müvekkili ile en son ne zaman görüştüklerini sordu. Ç.S kendi davasından sonra sanıkla son kez tahminen Ekim ayında görüştüklerini kaydetti. Mahkeme Başkanı Ç.S’ye “Sanık aranızda bir alacak verecek meselesi olduğunu, bundan kaynaklı bir husumet olabileceğini söylüyor” ifadesi üzerine, Ç.S, “Eşinin bana borcu var. Ama ben alacak nedeniyle can yakacak bir insan değilim. A.A ve eşi anasız babasız yurtta büyümüş kişilerdir. A.A’ya ‘İfadeni geri al’ baskıları beni çok öfkelendirdi. Başka insanların acıları üzerine oynamaları beni çok öfkelendirdi. Onlara göre cezaevinde insanlar yatsın çoluk çocukları zebil olsun umurlarında değil. A.A çok naif bir beydir. Bana okul bahçesinde dertleşirken, ‘Hocam ifade mi nasıl geri alırım? Emniyet’te bana baskı yapıldı dersem ifademi alan polislerin başı mı yansın” diyerek bana okul bahçesinde veryansın etti. Sanık Muharrem Aydın, sözü edilen A.A adlı şahısla görüşüp, bayramlaştıklarını bu şahsın evine kapı tamiri amacıyla gittiğini aleyhindeki tanık beyanlarını kabul etmediğini söyledi. Geçmişte legal olan faaliyetlerinin mahkeme heyetince hata olarak değerlendirilmesini talep eden Aydın’ın duruşması Eylül ayına ertelendi.
ESASA DAİR SAVUNMA SÜRESİ VERİLDİ
Sanık Ömer Baştulan ve Mehmet Temel’in duruşmaları esasa dair savunma hazırlığı için talep edilen süre nedeniyle Eylül ayında görülecek. Temel’in duruşmasında hükümlü tanık F.A dinlenildi. F.A duruşmada verdiği ifadede; “Sanıkla aynı fakültede belli bir süre görev yaptık. Ayrıca hemşehri de sayılırız. Belli bir süre kendisini o dönem için ‘cemaat’ olarak bilinen yapıya ısındırmaya çalıştım. Ama gelmek istemedi yakınlık duymadı. Ben 2013 yılında İktisadi İdari Bilimler Fakültesine geçtim. Daha sonra başka bir grupta yer aldı mı bilmiyorum” dedi. Etkin pişmanlıkta bulunup, soruşturma süreci devam ettiği öğrenilen tanık İ.A sanığı şahıs olarak değil ismen tanıdığın, kendisi hakkında şikâyette bulunan birilerince sanıkla aynı sohbet ortamında bulunduklarının bildirildiğini ifade etti. Tanık İ.A, sanığı sohbet ortamında görmediğini dile getirdi. Duruşmaya tutuklu olduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle bağlanan Murat Yıldız’ın duruşması da Eylül ayında görülecek.
GÜMÜŞ BERAAT ETTİ
Karar duruşmasında üzerine atılı tüm suçlamaları reddeden sanık Ramazan Yavuz’a 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Yavuz son savunmasında; Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olarak illegal hiçbir faaliyette bulunmadığını söyledi. Yavuz, “15 Temmuz 2016’da seçilmiş hükümet ve devlete karşı darbe girişimini lanetliyorum” dedi. Ramazan Yavuz karar öncesi sorulan son sözünde, “Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Örgütsel şifreli program bylock kullanıcısı olmadığını dile getiren sanık Esin Gümüş karar celsesinde şöyle konuştu: “İki evladımın üzerine yemin ederim ben bylock kullanmadım, yüklemedim. Eşim V.G’nin hükmü bozularak görülen son duruşma sonrası tahliye oldu. Beraatımı talep ediyorum.” Mahkeme heyeti Gümüş’ün beraatına karar verdi.
ÇELİK’E 7 YIL 9 AY 22 GÜN
Duruşmaya tutuklu olduğu cezaevinden SEGBİS bağlantısı ile katılan Ramazan Şahin’in avukatının mazereti kabul edildi. Şahin’in duruşması Eylül ayında görülecek. Karar duruşmasında bildiklerini anlattığını, bylock programını kimin yüklediğini ve kullanım amacı hakkında bilgi verdiğini belirten Muhammed Salih Çelik’e 7 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası verildi. Örgütsel kastı olmadığını, sadece Kur’an-ı Kerim öğrettiğini belirten Çelik, “Bir vazifem ve sohbet hocalığım yoktur” dedi.
BOŞÇU ÇİFTİNE YETKİSİZLİK
Öğleden sonra görülen duruşmada hâkim karşısına çıkan öğretmenlik görevinden ihraç Fatih Cemil Çetin’e 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Çetin son sözünde tahliyesini ve beraatını talep etti. Aynı celse de yargılanan Murat-Müberra Boşçu çiftinin talebini uygun gören mahkeme heyeti yargılamada yetkili mahkemenin Isparta Ağır Ceza Mahkemesi olduğu gerekçesiyle çiftin dosyasına yetkisizliğe hükmetti.
DEMİR ÇİFTİNİN DURUŞMASI ERTELENDİ
Esasa dair savunma hazırlığı için süre talep eden Ahmet-Fatma Demir çiftinin duruşması Ekim ayında görülecek. Demir çiftinin tahliye talebi mahkeme heyetince oybirliği ile reddedildi. Tutuksuz tanık E.K duruşmada, Fatih mahallesinde düzenlenen sözde sohbet toplantılarında sanık Fatma Demir’in M.S’den sonra “sohbet hocalığı” yaptığını sanıktan sonra da “Hanife” isimli bir öğrencinin sohbet hocalığına devam ettiğini anlattı.
GÜNEŞ’E 1 YIL 10 AY 15 GÜN CEZA
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmayı talep ederek TEM Şube Müdürlüğü’nde detaylı ifade veren sanık Selma Güneş karar duruşmasında ifadesini tekrarladı. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden Güneş’e 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verildi. Güneş son savunmasında, “Darbe yapacaklarını, devlete zarar vereceklerini bilemedim. Pişmanım” dedi. Mahkeme Başkanı sanığa, “17-25 Aralık 2013 sürecinde örgütün ülkeye verdiği zararı kimse vermedi. Bir de üzerine darbe yaptılar” vurgusunda bulundu.
SANIĞIN KIZI BULUNDU
Tutukluluk hali devam eden Bahadır Kullap’ın bylock tespit değerlendirme tutanağında 55 kez giriş yaptığı tespit edilen programda; M.B, P.Ç, İ.Ç, A.C adlı şahsıların ekli olduğu açıklandı. Kullap’ın bylock mesaj içeriklerinde “Selamünaleyküm Mustafa Bey” “Tanımıyorum. Mahalle Muhtarına sorayım. Sağlamlarda çalışıyormuş. Bizde mi değil mi hangi cemaatte?” örnekleri okundu. Öte yandan sanığın tanık olarak dinlenecek olan ama nerede olduğunu bilmediğini iddia ettiği kızı Z.U’nun gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldığı avukatı tarafından açıklandı. Z.U’nun babasının duruşmasına tedirginliği nedeniyle katılamadığı ifade edildi. >> Burcu AYDIN’ın Haberi