İcra takibinde yavaşlama var – Kocatepe Gazetesi

İcra takiplerinde tahsilat noktasında ciddi bir yavaşlama olduğunu söyleyen Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, son bir kaç yıldır icradaki dosya oranlarının stabil olduğunu belirtti

2011 yılından 17 bin icra dosyasının 2012’ye devir ettiğini belirten Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, 2012 yılında 6700 adet yeni dosya olduğunu söyledi. Şahin, dosyalardan sadece 5800 dosyada tahsilat yapılabildiğini belirtti. Farklı usülde çalışacak bir icra teşkilatının Afyonkarahisar’da kurularak deneneceğini belirten Şahin, pilot uygulamanın başarılı olması halinde tüm icra müdürlüklerinin bu birime bağlanarak artık illerde tek bir icra müdürlüğünün olacağını kaydetti.
SAYILAR ÇOK YANILTICI
Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, Afyonkarahisar’da her yıl ortalama 20 bin icra dosyasının bulunduğunu söyledi. Yıllardır ortalama dosya sayısının küçük artışlarla bu şekilde seyrettiğini belirten Şahin, son dönemde yargının hızlandırılması amacıyla çıkartılan 3 paket olduğunu kaydetti. İcra hukuku ile ilgili bir takım değişiklikler yapıldığını söyleyen Şahin; “Yaygın olan kanaat şu. Alacak tahsili zorlaştı. Artık tahsilat yapma imkanı azaldığı için mesela Telekom, TEDAŞ ve telefon operatörleri şirketleri artık icra takibi koymuyorlar. Çünkü ellerinde biriken 10 binlerce dosya var. Ama dosyayı icra takibine koydukları zaman nasıl alacakları konusunda ciddi bir soru işareti var. Bunlardan dolayı bir yavaşlama var. Fakat tabi bunlar alacak olarak duruyor. Nasıl yapılacak bilmiyorum. İcra takiplerinde böyle bir sıkıntı var. Sayılar çok yanıltıcı çünkü icra takibi yapan bir çok kurum artık bunu yapamıyor.” dedi.
YENİ YASA HAZIRLANIYOR
Brüt asgari ücretin altında olan tüm borçlarda yaklaşık 900 TL’lik rakamlara ceza verilemediğini kaydeden Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, icra takibinde ev eşyasının ve işyerindeki iş aletlerininde haciz edilemediğini söyledi. Alacağın nasıl tahsil edileceği sorusunun cevabının şu an için bulunamadığını belirten Şahin; “Bu durum gayrı meşru, gayrı yasal tahsilatlara dönüşür diye endişe ediyorum. Bunun emarelerini yargılamalarda görebiliyoruz. Sevindirici olan yeni bir İcra İflas Yasası hazırlanmasıdır. Bu yasanın hazırlanmasında değerli üstadımız Av. Tahir Uyar icra iflas konusunda yegane bir otorite olarak katkı sunacak. Kendisinin belki yüz cilt eseri vardır. Bizim baromuzda bu projenin ortağı. Bununla ortak yürüyen uluslararası bir proje daha var. Şu anda yaşanan sorunların tespiti yapıldı. Sosyal hayatta deneme yanılma yöntemi çok makbul bir yöntem değildir. Daha hesaplı olmak lazım ama biz bu yöntemi tercih ettik. Denedik sistem ve devlet olarak yanıldık. Bu işin böyle yürümeyeceği anlaşıldı.” diye konuştu.
İCRA OLACAKSA EL KUVVETLENMELİ
İcra takibinin olup olmayacağı sorusuna net bir cevap verilmesi gerektiğini kaydeden Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, icranın olması halinde takip için elde yeteri kadar enstürman ve caydırıcı olması zorunluluğuna dikkat çekti. Kendilerinin sürekli mücadele verdiği bir konunun icra takibinde sürecin hiçbir zaman borçluyu, eşini, çocuğunu rencide edici şekilde olmaması gerektiğini vurgulayan Şahin; “Cezaevine giren insanın ailesininde elbette boynu bükülüyor. Ama bir yarar elde ederken bir yardan vazgeçilmesi gerekebiliyor. Ceza alması gereken insanın toplum içinde kalması daha büyük bir zarar. Öbür türlü sadece ailesi zarar görüyor. Devletin yaptırım gücünün, adaletin sembolü kılıçtır. Sembolünde kılıç olmayan bir adalet simgsi yoktur. Kitap kanununda kılıçla zorlamayı, yaptırımı temsil eder. Yaptırımsız bir şey romandır. Ancak ahlak kitabıdır. Devlet yaptırımı olmazsa bunun adı kanun değil ahlak kitabı olur. Okunur herkes kendine göre ders çıkarır. Kanuna uyulmak zorundadır. Aksi halde sonucuna cezasına katlanılır.” şeklinde konuştu.
İCRA SADECE PARA TAHSİLATI DEĞİL
Devletin icra gücünün aslında devlet olmasını gösteren bir güç olduğunu ifade eden Av. Turgay Şahin, bu durumun cezaevi yargılamasında cezaevi, hukuk yargılamasında da icra teşkilatı olduğunu belirtti. Şahin şöyle konuştu: “Aslında aynı şeydir. Hukuku iki sahaya ayırıyoruz. Ceza ve hukuk. Hukuk yargılamasında da tek çare devletin icra gücüdür. İcra denildiğende akla sadece para alacağı geliyor. İcra kavramı tek başına bunu anlatmıyor. Örneğin mahkeme sınır ihtilafı konusunda karar verdi. Bu sınırın doğru yere çekilmesini icra müdürlüğü sağlar. İcra teşkilatıda zor şartlarda çalışan bir teşkilat. Bir insanın tahammül gücünün çok ötesinde çok sayıda dosya ile uğraşan bir teşkilattır. Her birinde şu anda derdest olan 25 bin tane dosya var. 7 bin civarında yeni gelen dosya var.”
Burcu Aydın