Her hastanın tedavisi farklıdır – Kocatepe Gazetesi
Gün FM'de yayınlanan ve AKÜ Tıp Fakültesi'nin katkılarıyla hazırlanan Sağlık Olsun programına bu hafta AKÜ Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Düriye Öztürk konuk olarak katıldı. Gün FM Genel Yayın Yönetmeni Faruk Bangir'in sunduğu programda Öztürk radyoterapiyle (ışın tedavisi) ilgili bilgiler verdi.Radyoterapinin iyonize radyasyonun kötü huylu ve seçilmiş bazı iyi huylu hastalıkların tedavisinde kullanılması [&hellip]
Gün FM’de yayınlanan ve AKÜ Tıp Fakültesi’nin katkılarıyla hazırlanan Sağlık Olsun programına bu hafta AKÜ Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Düriye Öztürk konuk olarak katıldı. Gün FM Genel Yayın Yönetmeni Faruk Bangir’in sunduğu programda Öztürk radyoterapiyle (ışın tedavisi) ilgili bilgiler verdi.
Radyoterapinin iyonize radyasyonun kötü huylu ve seçilmiş bazı iyi huylu hastalıkların tedavisinde kullanılması prensibine dayanan bir tedavi yöntemi olduğunu kaydeden Öztürk, “Teknolojiyle yakın ilişki içinde olan radyoterapi, cerrahi ve kemoterapi ile birlikte kullanıldığı gibi tek başına da ana tedavi yöntemi olarak kullanır. Tüm kanserli hastaların yaklaşık yüzde 60-80’i tedavileri boyunca en az bir kez radyoterapi görür. Radyoterapi, tedavi edici, diğer tedavileri tamamlayıcı, ağrı ve kanama gibi sorunları giderici ve koruyucu olmak üzere farklı amaçlarda kullanılır. Radyoterapi tedavisinde nasıl bir tedavi uygulanacağına, hastanın yaşı, diğer hastalıkları, genel sağlık durumu, teşhis edilen kanserin türü, evresi, yerleşim yeri gibi birçok önemli faktör değerlendirildikten sonra karar verilir. Radyoterapi kararları alınırken her hasta ayrı ayrı değerlendirilir ve birçok farklı branşlarda uzman hekimlerin hastayı başından beri birlikte görüp değerlendirmeleri sonucu karar alınır. Bu nedenle aynı tip kanser hastası bile olsalar, her hastanın tedavisi kendi şartlarında planlanır” şeklinde konuştu.
Her hastanın radyoterapiye tepkisinin farklı olduğunu belirten Öztürk, “Bu nedenle hekim her hasta için özel bir plan yapmak zorundadır. Ayrıca hekim ve de hemşire oluşabilecek yan etkiler için evde neler yapabileceği konusunda hastayı bilgilendirecektir. Tedavi boyunca normalden fazla enerji harcanacağı için hasta kendini yorgun hissedebilir. Ancak bu yorgunluk ve halsizlik durumu dört ile altı hafta sonunda tedavinin tamamlanmasıyla birlikte sona erer. Tedavinin başarılı olabilmesi ve sağlığını koruyabilmesi adına hastalar yeterince dinlenmeli ve ihtiyaç duyulduğu kadar uyumalıdır. Beslenmesine dikkat etmelidir. Tedavi alanının üzerine mümkün olduğunca elbise giyilmemeli ve rahat edilecek yumuşak ve pamuklu elbiseler tercih edilmelidir” ifadelerini kullandı. (Kocatepe Haber Merkezi)