'Hematolog sorunu çözüldü, üç noktaya hastane yapımı için yer arıyoruz'

İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Serhat Korkmaz, AFSÜ Hematoloji Bölümünde doktor sorunu çözdüklerini, Rektör Prof. Dr. Nurullah Okumuş’un sorunu
kalıcı çözmek için uğraş verdiğini belirtti. Korkmaz, Çavubaş, Ataköy ve Harb-İş’e yüz yataklı hastane yapımı için arsa arayaşında olduklarını söyledi

Afyonkarahisar İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Serhat Korkmaz, Kocatepe Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Burak Aydın’ın sorularını cevaplandırdı.
“HALKIMIZIN ÇOĞU AŞILI OLDUĞU İÇİN ŞU ANDA RAHATIZ”
İl Sağlık Müdürü Dr. Serhat Korkmaz, COVİD-19 pandemi sürecinin son derece zor bir iki yılı kapsadığını belirtti. Dr. Korkmaz, “Pandemi süreci sadece sağlık çalışanları için değil tüm halkımız için ezici ve ağır bir dönemden geçmek anlamına geliyor. Sağlık çalışanlarımız pandemi tedbirleri kapsamında özellikle kapanma dönemlerinde inanılmaz özveriyle çalıştılar. Onların içlerindeydik gerçekten çok ağır şartlarda çalıştılar. İlk başlarda arkadaşlarımız evlerine çocuklarının yanına gidemedi. İnsan buna alışıyor ve Allah’ a şükür aşılar sayesinde şu anda salgınla mücadele de çok iyi bir yere geldik. Aşılara hala soğuk bakan bir kesim var ama şu anda bu rahatlığımızın yüzde 99’u aşılardan kaynaklanmaktadır. İngiltere, Afrika mutasyonları, Londar mutasyonu en son çıkan Delta ve Omicron mutasyonları gibi Omicrona kadar çok ağır mutasyonlar gördük. Gerçekten çok yorucuydu. Delta mutasyonunda şanslı oluşmuzun nedeni aşının olmasıydı. Aşılanmalar sayesinde vaka sayılarımız düşmeye başladı. Omicron varyatında da halkımızın çoğu şu anda aşılı olduğu için biz şu anda rahatız.” dedi.
“GÜNLÜK VAKA SAYISI 50 CİVARINDA İLERLİYOR”
Dr. Serhat Korkmaz, Omicron varyatının hala daha etkisini koruduğunu ancak hükümetin ve devlet yöneticilerinin büyük çabasıyla temin edilen aşılar sayesinde salgınla etkin mücadele ettiklerini söyledi. Korkmaz, “Sayın Sağlık Bakanımız haftalık olarak vaka sayılarını açıklamaktadır. Son dönemde ki vaka sayılarımız olarak günlük 50 civarında gitmektedir. Pozitif vaka oranlarımız artık çok düştü. Bu konuda Afyonkarahisar olarak bölgede şu anda iyi bir yerdeyiz. Gönül ister ki tüm Türkiye’de vaka sayıları düşsün ve bu işten artık kurtulalım. Halkımızda grip, nezle gibi bulgular görüldüğünde biz hala PCR testi verilmesini istiyoruz. Çünkü bu hastalık bulaşıcıdır. Nezle ya da grip olarak başvurup PCR testi yaptıranların pozitif Covid-19 çıkma oranı çok düşüktür. Kişinin içi rahat ettiği gibi gönül rahatlığıyla günlük hayatına devam eder. Pozitif ise çevreye karşı kendinizi korursunuz. Önlemlerinizi alır kimseye bulaştırmazsınız. Eşim Enfeksiyon Uzmanı hasta olduğumuzda birşey yoktur diye örnek verdiğimizde sonuç pozitif çıktı. Pozitif olduğunuzu bilmek kadar huzurlu birşey yok. Hastalığı geçirdim, kafam ve içim rahat. Aşımızda olduğu için bu dönemi huzurlu şekilde geçirdik. Aşılama oranında ilimiz ikinci dozda yüzde 90 seviyeye yaklaştı. Üçüncü dozda yüzde 80’lerdeyiz. İlimiz aşılamada iyi durumda. Allah’ın izniyle çok iyi gidiyoruz. Sağlık çalışanlarına ve bize destek olan kamu çalışanlarına çok teşekkür ediyorum. Çok emek verdiler. Gerçekten hakları unutulmaz.” diye konuştu.
“6 BİN 200 SAĞLIK ÇALIŞANI VAR”
Afyonkarahisar’da sağlıkta yatak kapasitesi ile yoğun bakım yatak kapasitesi hakkında bilgi veren Dr. Korkmaz, “Toplam 6 bin 200 civarında sağlık personelimiz görev yapmaktadır. Tayinler nedeniyle gelip gitme ve son alımlarla bu sayı 100 aşağı, 200 yukarıya çıkmaktadır. Bu sayı sürekli değişmekle birlikte genellikle 6 bin 200 civarında bir sayı tüm Afyon için sağlık çalışanlarımızın sayısıdır. Sağlık kurum ve kuruluşlarımızda bina alt yapısını yenileme çalışma ve projelerimiz vardır. Onun haricinde şu anda binalarımız yeterlidir. Bazı eskiyen binalarımız var. Bakanlıkta görüşmelerimiz devam ediyor. Gerek Valimiz, gerek siyasi açıdan, gerekse bizler elimizden geldiği çabayı gösterip bunları yenilemek için uğraşıyoruz. Çeşitli projelerimiz vardır. Bunlar ihale aşamasına gelenler ve çizim aşamasında olanlardır.” şeklinde konuştu.
“ANA DALLARDA DOKTOR SIKINTIMIZ YOK”
Afyonkarahisar’da ana dallarda büyük bir doktor açığı olmadığını söyleyen Dr. Serhat Korkmaz, “Ana dallarda büyük bir doktor açığımız yoktur. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Genel Cerrahi, Kadın ve Doğum Hastalıkları, Dâhiliye Uzmanlıklarında doktor sıkıntımız yoktur. Ama özellikle yan dallarda tüm Türkiye’de yetişmiş eleman sıkıntımız vardır. Bu durum sadece Afyon’a has bir durum değildir. Birde ilimize görev yapmaya gelen meslektaşlarımızın mecburi hizmetleri bittiğinde ya memleketlerine dönüyorlar ya da özel hastanelerde çalışmayı tercih ediyorlar. Bu bir sirkülasyon yapıyor. Özel hastanelerden çok değişik teklifler alıyorlar. Ya da çocuğunun okul durumu nedeniyle başka yerleri tercih etmek zorunda olan doktorlarımız oluyor. Yoksa Afyon kötü bir yer diye giden bir doktorumuz yoktur. Birde yurt dışına giden arkadaşlarımız var. Ama doktor gidişinde en büyük iki faktör özel hastanelerin cazip teklifleri ve doktorun memleketini tecrih etmesidir.” ifadelerini kullandı.
“BİZİ ZORLAYAN HEKİM GELMESİ DEĞİL TAYİNLERDİR”
Afyonkarahisar’ın ilçelerindeki sağlık durumunu değerlendiren Korkmaz şu ifadelere yer verdi: “Afyon merkezde ciddi bir hekim havuzumuz vardır. Vatandaşımız devlet hastanesi, özel hastane ya da üniversite hastanesine gittiğinde işini çok rahat görmektedir. Birkaç tane büyük ilçe hastanemiz haricinde vatandaşımız özellikle branşları istiyorlar. Vatandaşlarımız; Kardiyolog, Göğüs Hastalıkları Uzmanı, Cildiye Uzmanı istiyor. Bazı yerlerde çok daha uç istekler yan dallara kadar uzman doktor talebi vardır. Onlarda haklılar sonuçta hizmet istiyorlar. Devletin hastane planlamasında hastanenin durumuna göre yaptığı kotalar, doktor planlaması vardır. Birde vatandaşın beklentileri vardır. Bu Devlet Hizmet Yükümlülüğü dediğimiz mecburi hizmetlerle ya da kurum içi atama, açıktan atamalarla biz buraları doldurmaya çalışıyoruz. Her ne kadar hekim gelsede bunlar bir şekilde tayin oluyorlar. Bizi zorlayan hekim gelmesi değil tayinlerdir. Tüm sağlık çalışanlarının ortak beklentileri; maaş, yeterli sağlık personeli olmasıdır. Ama özel ya da değişik beklentileri yoktur. Röntgen teknisyenlerini mecburi radyasyon izni nedeniyle sürekli çalıştırma durumumuz olamamaktadır.”
“SAĞLIK ÇALIŞANLARI ÇOK YORULDU ÖZEL BİRŞEY İSTEYECEK HALLERİ KALMADI”
Son iki yılda sağlık çalışanlarının çok yorulduklarını ifade ettiklerini aktaran Korkmaz şunları kaydetti: “Covid-19 pandemi sürecinde tüm sağlık çalışanlarımıza ne izin verdik ne de istifa etmelerine bile izin vermedik. Bizi affetsinler eziyet ettik biraz zor bir dönemden geçtik. Ama onlarda şartları biliyordu. Bizim, ülkemizin ve dünyanın şartları olmak üzere herşey bellidir. Genel bir yorgunluk oldu biz gücümüz yettikçe gönüllerini almaya çalıştık. Onlarla beraber olduk bizlerde onlarla birlikte yorulduk. Rahat etmeleri için elimizden gelen çabayı gösterdik. İş insanları, Belediye Başkanları onlar için özel şeyler yaptılar. Akşamları hastanelere yemekler destekler geldi. Elimizden geldiğince onları rahatlatmaya çalıştık. Ama bu iki yıl gerçekten çok meşakkatli Geçti. Özel birşey isteyecek halleri kalmadı.”
Vatandaşların en büyük isteğinin özelleşmiş doktor olduğunu ifade eden Korkmaz şöyle konuştu: “Vatandaşımızın en büyük isteği uzman doktor. Sağlık personelimizde daha iyi hastane alt yapısı istiyor. Elbette hepimiz en iyisini hakkediyoruz. Yavaş yavaş onlarda olacak. Sahada ki en büyük istek doktor isteğidir. Dünya genelinde doktorlarla ilgili simsarlar var. Özellikle İstanbul’da Alman ve İngiliz hükümetleri tarafından doktorlarımıza Almanya ya da İngiltere’ye nasıl gidebileceklerine yönelik seminerler veriliyor. Ya da diğer Avrupa ülkelerine nasıl gidebileceklerine dair özel eğitimler veriyorlar. Bu durum bir ticarete sektöre dönüştü.”
“ABD’DE ACİL SERVİSİN ÖNÜNDE ÖLSENİZ DAHİ KİMSE BAKMAZ”
Türkiye’de sağlık hizmetlerinin yurt dışına göre son derece iyi ve avantajlı olduğunu vurgulayan Korkmaz şunları söyledi: “Mesela ABD’de iki çeşit hastane vardır. Birincisi genel kullanım için fakirlere yöneliktir. Birde üniversite özel hastaneleri vardır. Onlar tam teşekküllü şehir hastanesi kıvamında ama yüksek teknolojiye sahip hastanelerdir. ABD’de paranız yoksa acil servisin önünde dikkat edin bayılsanız demiyorum, ölseniz bile kimse size dönüp bakmaz. O kadar vahşi bir ülkedir. Avrupa’da olan sağlık sisteminde ise doktora bir şekilde ulaşabilirsiniz. Randevulu sistemde doktora ulaşabilmek çok zordur. Aile hekimi size görmeden uzman hekime gidemiyorsunuz. Aile Hekimi apandisit oldum deseniz size randevu veriyor. Gerçekten çok sert bir yapıları var. Bizde ise sağlığa ulaşması çok rahat. Avrupa ve ABD’de yaşayanlar bizim sistemimize, böyle bir sistemin varlığına ve sürdürülebilirliğine inanamıyorlar. Allah’a şükür şu anda ülkemizin gücü buna yetiyor.”
“HEMATOLOG İHTİYACINA YAKINDA KALICI ÇÖZÜM GELECEK”
Acil servislerin ciddi vakalar için kullanılması gerektiğinin altını çizen Uzman Dr. Serhat Korkmaz şunları kaydetti: “AFSÜ’de Hematoloji Bölümünün kapatılmaması için Afyon Devlet Hastanemizden bir hekimimizi görevlendirdik. Bu hekim haftanın belirli günleri orada görev yapacak. Onkoloji ve Hematoloji hizmetlerinde anlamakta yarar görüyorum. Onkoloji genellikle katı kanserlere bakar. Organ kanserleri gibi. Hemataloji için tamamen kan kanserleri bölümü diyemiyoruz. Çünkü bir kısmı kan kanserlerine bakarken bir kısmıda kansızlık, Akdeniz anemisi ve buna bağlı kemik iliği hastalıkları ile Hematoloji bölümü ilgilenmektedir. Bir kısmıda lenfoma v.d kan kanserleridir. Bizim Afyon Devlet Hastanesi’ndeki Hematolog arkadaşımız haftanın bir kaç günü hastanede bir kaç günü de AFSÜ’de hasta bakıyor. Aynı zamanda üniversiteye gelen hematolojik acil vakalarada yardımcı oluyor. Biz bunu tampon şekilde çözdük. AFSÜ Rektörü Prof. Dr. Sayın Nurullah Okumuş şu anda bir kaç Hematolog’la bizim üniversitemize gelmesi için görüşüyor. Bir üniversitede ki hocayı başka bir üniversiteye transfer etmek kolay birşey değildir. Rektör bey bir kaç kişiyle görüştü. Biliyorum ki yakınlarda ilimize bir Hematoloji Uzmanı gelerek göreve başlayacak. Rektör bey bu işle ciddi şekilde uğraşmaktadır. Biz bu sorunu kısmen çözdük. Rektör bey de sorunu kalıcı şekilde çözmek için uğraş veriyor. Üniversitemizin Onkoloji Bölümü gerçek anlamda çok güzel çalışıyor. Kemoterapi, radyoterapi her türlü hizmet verilmektedir. Hematoloji Bölümünde bir tökezleme oldu. Devlette hizmette sıkıntı olmaz. Biz bu konuyu bir şekilde çözdük. Rektör bey de yakında kalıcı bir çözümü bulacak. Merak edilecek bir durum sözkonusu değildir.”
“ÇAVUŞBAŞ ATAKÖY VE HARB-İŞ’E HASTANE YAPIMI İÇİN ARAZİ ARIYORUZ”
Çavuşbaş, Ataköy ve Harb-İş bölgelerinin devlet hastanesine uzak olmaları konusunu yorumlayan Korkmaz sözlerine şöyle devam etti: “Bu bölgelere özel planlamamız var. Sağlık üstlerinden çok bir semt polikliniği veya bir 80-100 yataklı bir hastane oluşturmayı düşünüyoruz. Afyon merkezde maalesef arazi bulmak çok zordur. Bu konu için şu anda arazi bulmaya çalışıyoruz. Arazi bulursak Sağlık Bakanlığımızın niyeti vardır. Bizden arsa bekliyorlar arsa bulabilirsek yapacağız. Zaten bu konuda Mehmet Zeybek Başkanın bir sözü vardır. Biz yatırım yapacağız ama arsa üretmekte sıkıntımız var. Doğu tarafından havaalanı olduğu için oraya katlı bina yapması çok zor. Arsa bulduğumuzda hem Başkan bey hem siyaset hem valilik biz elimizden geleni yapacağız. Bu hastaneleri yaparsak pek çok uzman doktor buralarda hizmet verecekler. Tam teşekküllü laboratuarlı, röntgenli bir acil serviste olacak. Bu sayede Afyon Devlet Hastanesi yükünün büyük kısmını almış olacağız. Vatandaşın işinin yüzde 99’u çözülür. Acil, özel ameliyat gerektiren durum olursa ambulans servisimiz zaten çalışıyor. Biz onları alır devlet hastanesine götürürüz.”
“ESKİ BEKLEME ALIŞKANLIĞI GERGİNLİK YARATIYOR”
En muzdarip oldukları konunun sağlıkta şiddet olduğunu belirten Korkmaz, “Ne yazık ki Türkiye’nin her yerinde şiddet olayları yaşanmaktadır. Hastanelerimize çok hasta geliyor. Hastalık ve bekleme psikolojisi insanları yıpratıyor. Hekimler ve sekreterlerde çok yoğun çalışıyorlar. Gergin bir ortam var. Acil servislere, polikliniklere bu gerginlikler bir şekilde yansıyor. Biz MHRS dediğimiz randevu sistemiyle bunu genişletmeye çalışıyoruz. Vatandaşımızın eski alışkanlığı kapı önünde beklemedir. Bu alışkanlık o gerginliği yaratıyor. Bu gerginlik bize bir şekilde yansıyor canımız yanıyor.”
“RAMAZANDA MİDENİN KAPASİTESİNİ GÖZ ARDI ETMEYİN”
Ramazan ayı başlangıcında sağlıklı beslenme önerisinde bulunan Dr. Serhat Korkmaz sözlerini şöyle tamamladı: “Ben Beyin Cerrahıyım. Beslenme Uzmanı değilim. Ama şunu çok iyi biliyorum sahurda ne kadar çok yenilirse bu kişiye sabaha kadar bir işkence olacak. Çünkü sahurdan sonra yatıldığı için mide sindirimle uğraşmak zorunda kalacak. Akşam iftarda uzun saat aç kalma acısını bir kerede çıkarttığımız için midemizinde bir kapasitesi var sabaha kadar o yorgunluğu çekmek zorunda kalıyoruz. Sahurda ve iftarda çok sert ve yoğun yemek yememiz lazımdır. Herşeyi azar azar yiyin ki öncelikle mide bir kendine gelsin. Kronik ve özel hastalıkları olanlar şeker hastalığı v.d hastalıkları olanların mutlaka doktorlarına gitmeleri gerekiyor. Oruç tutmak isteyenlerin ilaçlarını doktorlarının ayarlaması gereklidir. Hasta kafasına gore ilaç ayarlaması yapamaz. Aksi halde acil servislerde onlarla uğraşmak zorunda kalıyoruz. Bize de onlara da yazıktır.” >> Burak AYDIN’ın Özel Haberi