Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

HAKSIZ YERE İNSAN ÖLDÜRMEK BÜTÜN İNSANLARI ÖLDÜRMEK GİBİDİR

Muharrem Günay 18 Eylül 2017 Pazartesi 13:25:21
 

Haksız yere bir cana kıymak çok büyük zulüm ve haksızlıktır. Nitekim yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur: “Haksız yere bir insanı öldürmek bütün insanları öldürmek gibi büyük zulümdür, bir insanı kurtarmak da bütün insanları kurtarmak gibidir.” (Maide, 5/34) Hal böyle olunca haksız yere savaşmak ve savaşa sebep olmak büyük bir günah olduğu gibi aynı zamanda da zulümdür.
Haksız yere bir insanı öldürme konusunda Abdülaziz Debbağ Hazretleri şöyle der:
Âdemoğlunun vücudu üzerinde 366 kemik bulunuyor. Bu sayı zat/vücvud sahibi olan her zat üzerinde vardır. Kim haksız yere birisini öldürürse, öldürülen zat üzerinde bulunan bu melekler, onun ölmesiyle ayrılırlar, onu haksız yere öldürene lânet etmekten başka bir işleri kalmaz. Meleklerin duası ise her zaman makbuldür….
Yine her zat üzerinde yedi tane koruyucu ve yazıcı melek bulunur. O zat haksız yere öldürülünce o yedi meleğim tek işi, maktulün/öldürülen insanın amel defterindeki kötülükleri katilin amel defterine, katilin amel defterindeki iyilikleri maktulün amel defterine nakletmek olur. Katil ölünceye kadar bu yedi melek bu işe devam eder. Sonra da bu manzara o meleklerin anısı olur. Onlar kimi kötülükle anarlarsa o kimsenin üzerine kötülük iner. Kimi de iyilikle anarlarsa o kimsenin üzerine iyilik iner. Onlar durmadan maktulü (öldürülen insanı) hayır ile yâd ederler, (Anarlar,) hayır da devamlı onun üzerine iner. Ve yine durmadan katili şer ile anarlar ve onun üzerine şer inmeye başlar.(Eş-Şeyh Abdülaziz Debbağ Hazretleri, EL İBRIZ, Şeriat-Tarikat-Marifet-Hakikat, 1. Cilt, 52-53, Demir Kitabevi Yayınları No: 42, Temmuz 1979, Tercüme Celal Yıldırım)
Cihat adı altında bir Müslümanın bir Müslümanı öldürme olayı ise hem öldüren hem de öldürülen açısından son derece kötüdür. Buhari ve Müslim Ebu Bekre’den yaptığı bir rivayete göre Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “İki Müslüman birbirine kılıç çekerse, öldüren de öldürülen de cehenneme gider.” (Ebu Bekre der ki:) ‘Ey Allah’ın Resulü! Kâtili anladık da, ya maktul niçin cehenneme gider?’ dedim.  “Çünkü o da-bütün gücüyle- arkadaşını öldürmek için çaba gösteriyordu.” diye buyurdu.” (Buharî, İman, 22; Rikak, 31; Fiten, 10; Müslim; Fiten, 14). Cehenneme girmeleri, kâfir olduklarından ötürü değil, işledikleri suçtan dolayıdır. Hadiste geçen “Çünkü o da-bütün gücüyle- arkadaşını öldürmek için çaba gösteriyordu.” ifadesi, öldürmeye teşebbüs etmeyenlerin, canını ve malını korumak için çaba gösterirken ölenlerin, sorumlu olmadığını göstermektedir.
“Sulh hayırdır.” (Nisa Sûresi, 128) emrini alan Allah Resulü insanları durmadan hidayete çağırmış bu çağrıya karşı çıkanların zulüm ve işkencelerine uzun süre sabırla karşı koymuş ve daha sonra İlâhi fermanla kendisine savaş izni verilmiş.
Her devrin kendine has cihat şartları ve usulleri vardır. Bu duruma işaret eden Cenâb-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de, “Allah yolunda nasıl cihad etmek gerekirse öyle cihad edin” ( Hac Suresi, 22/78) buyuruyor

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER